Submarine

-          Ergenliğin getirdiği derin düşüncelerle uğraşırken bir yandan ailesinin boşanması, bir yandan da kız arkadaşıyla yaşadığı problemlerle boğuşan 15 yaşındaki Oliver Tate'in hayatını anlatıyor. Filmin müziklerini Alex Turner yapmış. Başroldeki çocuğun da Alex'e benzemesi sebebiyle 'Alex Turner'ın çocukluğunu çekmişler gibi hissettim. Estetik açıdan çok güzel sahneler var izlemenizi tavsiye ederim. İzlerken çok değişik duygular hissettiriyor. 

 Begin Again

-          Başrollerinde Keira Knightley, Mark Ruffalo gibi isimlerin olduğu film, hayallerini gerçekleştirmek üzere New York'a gelen Gretta'nın inişli çıkışlı hayatını anlatıyor. Adam Levine ve Hailee Steinfeld'in de olduğu filmin müzikleri ayrı güzel. Genel olarak müzik üzerine kurulu bir film olduğu için izlerken çok keyif almıştım. Aşırı pozitif bir film. Karantina günlerinize 2 saat de olsa neşe katacağına inanıyorum. Müzikal film sevmeyen arkadaşlarıma müzikal sevdirmiştir.

La La Land

-          Hepinizin izlediğini düşündüğüm fakat izlemeyen kaldıysa yönlendirme olsun diye eklediğim film. La La Land, yolları kesişen iki kişinin hikayesini anlatıyor. Her ikisi de deli sanat tutkunudur ve hayallerini gerçekleştirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Filmi çok sevme nedenlerimden biri içinde çok sık caz çalıyo olması. Caz aşığı olarak izlerken çok keyif almıştım o yüzden. Zaten görsel açıdan da muazzam bir film. Şarkılarıyla birleşince keyifli bir film ortaya çıkmış.

School of Rock

-          Hayatını rock müziğe adamış biri olan Dewey Finn, hayatında bir takım problemlerin baş göstermesiyle beraber kendisini bir okulda müzik öğretmeni olarak buluyor. Klasik müzik eğitimi almaya alışan çocukların hayatına çok hızlı şekilde giriş yapıp birlikte organize olarak, bir rock yarışması için grup kuruyorlar. Komik ve eğlendirici bir film. Enerjisi düşük birini bile filmin sonunda enerjik yapabilecek türden bir film. Rock müzik tutkunuysanız filmde çalan şarkılar ve yapılan göndermeler çok hoşunuza gidecek.

Lemonade Mouth

-          Bu listeye bu filmi koymasaydım rahat edemezdim. 11 yaşında izleyip müzisyen olmak istemem sebep olan, o yaştan beri de müzikle uğraşmama neden olan film. Konusu, cezaya kalan 5 öğrencinin birlikte müzik yapmaya başlamasıyla beraber müzik kariyerlerinin ilerleyiş şeklini anlatıyor. Şarkıları, özellikle sözleri bir Disney filmi için çok başarılı bence. Bildiğim kadarıyla kitapları da var devamını merak edenler için duyurayım. 

Amadeus

-          Mozart'ın hayatını anlatan bu film, müzikleriyle klasik müzik severlerin ilgisini hızlıca çekecek.

Whiplash 

-          Küçük yaşlardan beri bateri çalan Andrew'un ülkenin en iyi müzik okuluna girmesiylle başlayan hayatını anlatıyor. İşinde mükemmel olmak isteyen ve bu amaç uğruna yaptıklarını biraz da sert bir şekilde izlediğimiz filmde bolca caz müzik de çalıyor. Sevmeyeni çok fakat benim favori filmlerimden biri. Müziğe biraz ilginiz varsa sizin de seveceğinizi düşünüyorum.

Once 

-          Glen Hansgard'ın başrolünde olduğu film, sokak müzisyeni ile bir göçmenin yollarının kesişmesiyle beraber birlikte şarkı yapmalarını anlatıyor. Samimi fakat içinizde biraz burukluk bırakacak bir film. Glen Hansgard'ın dokunduğu belli olan şarkılarıyla da bu açıdan çok başarılı.

8Mile

-          Başrolünü Eminem'in oynadığı bu film, Jimmy'nin (Eminem) müzik dünyasına girme çabalarını anlatıyor. Bolca rap parçası var filmde.

The Breakfast Club

-          80'lerin klasikleşmiş gençlik filmlerinden. Çok eğlenceli bir film. Birbirinden bağımsız 5 lise öğrencisinin cezaya kalması sonucunda okulda geçirdikleri bir günü anlatıyor. Çekildiği dönemden kaynaklı mıdır bilemem ama müzikleri efsane iyi. Daha önceden müziklerini içerik olarak girmiştim ona da burdan ulaşabilirsiniz.