1) Teatro Massimo Vittorio Emanuele Operası

Palermo- Piazza Verdi'de bulunan bir opera binasıdır.Tıpkı Milano'daki Galleria Vittorio Emanuele gibi Kral Victor Emanuel II'ye ithaf edilmiştir. İtalya'nın en büyüğüdür ve Avrupa'nın en (7730 m²'lik alanıyla - Paris'teki Palais Garnier ve KK Hof'tan sonra Avrupa'nın üçüncü büyük opera binasıydı. -Opernhaus in Vienna)



1864 yılında başkan Antonio Starrabba di Rudini tarafından açılan uluslararası yarışmada Palermo için bir opera binası tasarlanması istenir. Sonucunda İtalyan Mimar Giovan Battista Filippo Basile tarafından tasarımına başlanır. 1891 yılında Basile vefat edince, yapım sürecini yine mimar olan oğlu Ernesto Basile devralır. 1874 yılında yapımına başlanan opera binasının inşası 1882-1890 yılları arasında durduktan sonra 1897 yılında tamamlanır. Mimar Basile tasarımında antik ve klasik Sicilya mimarisinden etkilenmiştir. Binanın dış kısmında neoklasik mimari özellikler görülmektedir.

   

Rönesans mimarisi tarzındaki oditoryum önceleri 3000 kişi için tasarlanmıştır. Ancak 1350 kişilik oturma kapasitesi mevcuttur. 1974 yılında bir takım renovasyon çalışmaları yapılmıştır.



Teatro Massimo'nun sinema severler için de ayrı bir yer vardır. "Godfather 3" filminin final sahnesinde suikast girişiminde bulunulan Michael Corleone'yu (Al Paçino) kurtarmak isteyen kızının önüne atladığı bölümün sahneleri burada çekilmiştir.

     

2) Catacombe dei Cappuccini Müzesi

Palermo'da saygın bir rahip olan Gubbio Silvestro’yu ölünce, mumyalayarak ona saygılarını sunmak istemişler ve manastırın altını oyarak cesedini yeraltı mezarlığına yerleştirmişlerdir. Önceleri sadece rahipler için olan yeraltı mezarları daha sonra zamanla bir statü göstergesi halini alıp burjiva ve alt kesime kadar gelmiştir



Sosyal sınıflara göre tahsis edilen mumyaların sahipleri hala mumyaların bakımını yapmakta ve elbiselerini onarmaktadır.

16.yy’da kurulan ve dünyanın en korkunç 7 müzesinden biri olan Catacombe dei Cappuccini’de rahiplerin 8000’e yakın insanı mumyaladığı biliniyor.

2000 civarında mumya ise şu an bu müzede sergileniyor. Müzede rahatsız edici bir koku yok eğer merak ettiyseniz. Ve aslında müzenin ismini aldığı Cappucini kelimesi bulunduğu bölgeden  geliyor , malesef bu bölge pek güvenli bir bölge değil bu bölgede biraz dikkatli olmakta fayda var.






Müzede fotoğraf çekmek kesinlikle yasak bundan dolayı fotoğraf çekememiştim. Fakat kitapçığını satın alıp ordaki fotoğraflardan görseller ekledim buraya.



Burada mumyalar gemiciler,rahipler, rahibeler- Virgin kadınlar(bakire kadınlar) ,burjivalar, çocuklar ve daha bir çok kategoriye göre gömülmüş ve o kategorilere göre sergileniyor. 



Müzeye 2018 senesinde gittiğimde giriş ücreti olarak 3 euro vermiştim. Güncel müze ücretini bilmiyorum fakat pek değişeceğini düşünmüyorum. Gelelim müzenin göz bebeğine: 1920 yılında ölen ve bu müzede gömülen son ceset olan 2 yaşındaki Rosalie Lombard’a. Lombard’ın ölümünden bu yana 92 yıl geçmesine rağmen cesedi çok iyi muhafaza edildiğinden ona “Uyuyan Güzel” lakabı verilmiştir. Müzede vakumlama yöntemiyle korunan tek bedendir.



İtalya'ya projeyle gittiğimden local host familyde kalıyordum. Ailemdeki babama göre 2000 senesinde Cappucini müzesi bakıma girdi ve bu kızın mumyasının fanusu taşıma esnasında kırıldı ve o an oksitlenmeden dolayı kızın cildi soldu. Babama göre resimdeki hali çok kötü hali , önceden görmeliydin sanki dün uykuya yatmış gibi uyuyordu ,demişti.



Yazıları çok uzun tutmamak adına burda sonlandırıyorum. Bir sonraki yazımda tekrardan buluşmak üzere, sağlıkla kalın.

Kaynaklar :

https://medium.com/turkce/korkunc-gezi-rehberi-7a6df12639fb
https://gezimanya.com/GeziNotlari/dunyanin-en-korkunc-muzelerinden-biri-cappuccini-iskelet-muzesi