“2023'te yaşadığımız dünyada olmak isteyeceğim son şey bir robot.”

Thomas Bangalter, BBC ile yaptığı bir röportaj sırasında ikonik elektronik ikilisi Daft Punk'ın dağılmasıyla ilgili ilk kez kamuoyuna konuştu . 1993 yılında Guy-Manuel de Homem-Christo ile kurulan grup, 2021'de dağılmadan önce büyük beğeni toplayan dört stüdyo albümü yayınladı.

Son teknolojik gelişmeler ve modern kültürün bunları benimsemesi, Bangalter'ın Daft Punk konseptinden uzaklaşmasına yardımcı oldu. Bangalter, "Daft Punk bir keşifti, diyebilirim ki, makinelerle başlayıp onlardan uzaklaştı. Teknolojiyi bir araç olarak seviyorum (ama) bir şekilde makineler arasındaki ilişkinin doğasından korkuyorum makineler ve kendimiz."

Bangalter, Daft Punk'ın teknoloji kullanımının basit bir dizginsiz kucaklamadan çok insani bir şeyi ortaya çıkarmaya yardımcı olduğunu açıklamaya devam ediyor. Bangalter, "Bu makineleri, bir makinenin hissedemeyeceği ama bir insanın hissedebileceği son derece hareketli bir şeyi ifade etmek için kullanmaya çalıştık."

AI'daki son gelişmeler, Bangalter'de "müzik yapımında kullanımının ötesine geçen" endişelere yol açtı ve Daft Punk'ı geride bırakma kararının doğru olduğunu doğrulamaya yardımcı oldu. "Bu karakteri ne kadar sevsem de, 2023'te yaşadığımız dünyada olmak isteyeceğim en son şey bir robot."

Bu Cuma Bangalter , Orchester National Bordeaux Aquitaine tarafından icra edilen ve aynı adlı bir bale için yazılmış bir solo albüm ve orkestra müziği olan Mythologies'i yayınlayacak . Daft Punk'ın son albümü Random Access Memories'in 10. yıl dönümü yeniden yayımı Mayıs ayında piyasaya sürülecek.