İzleyicilere pastel dünyasında alternatif düş alanları yaratması ile aşina olduğumuz sanatçı Serdar Acar'ın Ankara'daki ilk kişisel sergisi Bulutların Altında: Gerçekler ve Düşler 21 Kasımda'da Atakule'de izleyici ile buluşuyor.

Düşlerimizin çoğu ortak bir özelliğe sahiptir; uyanık halimizin en büyük işlevi olan; mantık, gerçeğin kurallarına uymaz. Uyurken daldığımız düşler, gerçekte hiç mümkün olmayacak biçimde, birden çok olayı aynı anda oluyormuş gibi görmemizi sağlar. Gerçek olmayan ama varmışçasına bellekte tasarlanan şeyler; görüntüler ve düşünceler, sınırsız sonsuzla, zamansız bir uzamın içinde birleşir. 
Serdar Acar’ın Ankara’daki ilk kişisel sergisi Bulutlar Altında: Gerçekler ve Düşler yaşamın kapılarını aralayan bir bakış içerir. Acar, inzivaya çekildiği odasından kendi düşlerine, oradan da yaşamın gerçek izlerine renkler aracılığıyla taşınır. Sanatçının oldukça saf, temiz renk kullanımı ve düzenli hatta sistemli tekrarlar içinde dinamizm taşıyan küçük siluet jestlerini saklar. 
Acar’ın resimleri, kullandığı mekanlarla bireyin ruh halini, mekanlarda açtığı boşluklarla mümkün olan, mümkün olup ulaşılamayan imkânları ve hatta mümkün görünmeyen imkansızlıkları amaçlamaktadır. Renkleri tıpkı sözcüklerle oynar gibi küçük oyun bahçelerine dönüştürür. Bir sahneden ötekine atlarken geniş görüntüyü görünür kılar. Şiirsel bulutlar, ağaçlar, figürler, başka bir evrene aitmiş gibi duran sahneler; hepsi gündelik yaşamın içindedir. Acar, rutin bir zamansızlığa odaklanır. Her bir resim bu nedenle şiir dizeleri gibidir. İlk baktığınızda kolayca okunur ancak renkler, durağanlık ve isimsiz kimliklerle yüzeylerin içeriği derinleşir. Bu, çok az elemanla fazlasını anlatmak, pekâlâ sınırsız düşler diyarına has bir özellik değil midir?
Bulutlar Altında: Gerçekler ve Düşler sergisindeki izleyeceğiniz resimler aracılığıyla sanatçı, bazen düşlere açılan bir pencere inşa eder bazen de gündelik yaşamın içinde pusuya yatarak izleyen, analiz eden ve yorumlayan bir bilge rolüne bürünür. Düş ve gerçek arasındaki ilişkiyi kullanarak rengi, kendi saptamaları ve kestirimlerini ruhsal bir alemin içinde gezinmek amacıyla birleştirir.  
 
 
Kimler düşlerinden vazgeçebilir? Hiçbirimiz!
Kimler gerçeklerden kaçabilir? Hiçbirimiz!
O zaman gelin, güncel bir mit anlatıcısının resimlerinden, kendi gerçeklerimize doğru gerçeküstü bir yolculuğa çıkalım.  
Serdar Acar’ın repliklerini dinleyelim.
Perde açılsın, oyun başlasın!
 
  Dilek Karaaziz Şener, Ekim 2024