Herkes Filozof Olabilir Mi?

Herkes Filozof Olabilir Mi?
  • 4
    0
    1
    0
  • Düşünüyorum, öyleyse filozof muyum?

    Filozofluk günümüz toplumunda genellikle boş zamanı çok olan, bütün gün bir yerlerde sessizce vakit geçiren ve ağır konuşmalar yapan insanlar için taşlama amaçlı kullanılıyor. Asıl anlamıyla ise filozofluk, felsefeyle uğraşan ve felsefe biliminin gelişmesinde katkıları olan, felsefede çığır açan kişi, düşünür anlamına geliyor. Kaynaklar filozofluğun bir meslek ve yaşam tarzı olarak ortaya çıkış noktalarının İyon şehir devletleri, Anadolu ve Yunanistan olduğunu gösteriyor. En çok aşina olduğumuz Yunan felsefesinin kapsamlı olması, elbette ki doğu toplumlarının da bu alanda ilerlediği gerçeğini değiştirmiyor. Bilinen ilk filozof olan Anadolulu Thales (MÖ 624 - MS 546), Eski Yunan'ın yedi bilgesinden ilkidir. İlk defa varoluş konusunda sorular soran Thales hakkındaki bilgiler, günümüze Yunanlı tarihçi Heredot tarafından aktarılmıştır. Felsefenin özü arayışta olmaya ve her zaman arada olmaya dayanır. Yolda olmaya dayanır. Bunun için en başta yapılması gereken, insan ve dünya arasındaki o uzun yola ilk adımı atmaktır. O adımı atan, değerleri ve ilkeleri sorgulayan, bilmek ve bilmenin her zaman yetersiz kalacağını kabul eden insan felsefeyi biliyor ya da en azından ona giden yolu anlıyor demektir. Nasıl filozof olunur konusuna gelecek olursak; dışarıdan nasıl görünürse görünsün, zorlu bir süreç olduğu inkar edilemez. Gerekli olan ilk şey bariz bir şekilde zamandır. İnsanın düşünmesi için gerekli olan zaman. Bugün, kişinin bir işe veya herhangi bir sorumluluğa bağlı olmadan düşünebilmek için vakit sahibi olması neredeyse imkansızdır. Oysa Eski Yunan'da felsefenin bu kadar gelişmiş olmasının tek sebebi köleliğe dayalı yaşamdır. Başta üretim olmak üzere neredeyse her iş için köleler çalışırdı ve özgür olanlar bu sayede düşünmek ve gelişmek için yeterli zamana sahip olmuş olurdu. Vakti bol olan insanın zihni, eninde sonunda sorulara sürüklenmeye, dallanıp olgunlaşmaya mahkumdur. Gerekli olan ikinci şey ise sorgulayan, çatışan, tabiri caizse dünyayla savaş içinde olan bir ruha sahip olmak. Hayatını salt mutluluk halinde geçiren, soru sormayan ve merak etmeyen, kendi içinde dingin bir şekilde hayatı olduğu gibi kabullenen ve gören kimse filozof olamaz. Yani soruların soruları doğurması ve sonsuz sorgulayışın başlaması için kişinin isteği ve çabası şarttır. ''Neden buradayım?'' sorusuyla başlayan bir kıvılcımın, bu istekle alevlenmemesi mümkün değildir. İçinde bulunduğumuz toplumda ve yüzyılda, insanın içinde sorular filizlense ve ruhu çatışmaya girmeye meyillense dahi, ne yazık ki ilk şart olan zamanı kazanmak belli sebeplerden dolayı pek mümkün olmuyor. Kaldı ki filozof olmak için gereken zaman, neredeyse kişinin tüm ömrünü kapsar. Sokrates'in dediği üzere, filozof olmak için her iki şarta da sahip olmak gerekiyor: ''Filozof olmak istiyorsanız sorular sormaktan geri durmayın ve kendinize zaman ayırıp, günlük yaşamı, dünyayı, genel kabulleri, doğruları ve yanlışları, iyileri ve kötüleri düşünün.'' Kaynak: 1

    Yorumlar (1)
    • Düşüne düşüne sora sora sorgulaya sorgulaya "paradoks dedektörü" oldum...:))

      Yorum Bırakın

      Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.