Moda Algısını Değiştiren Kadın: Coco Chanel

Moda Algısını Değiştiren Kadın: Coco Chanel
  • 3
    0
    0
    0
  • "Kendiniz olmaya karar verdiğiniz an, güzelleşirsiniz."

    Yedi kişilik fakir bir ailenin çocuğu olarak 1883’te Fransa’nın Saumur şehrinde doğdu Gabrielle Bonheur Chanel. Yaşamın ilk büyük darbesini 6 yaşında yedi ve annesini tüberkülozdan kaybetti. İkinci sille de hemen ardından geldi, babaları tarafından 3 kız kardeş Aubazine Yetimhanesi’ne bırakıldılar. Aubazine’de kaldığı 6 yıl boyunca dikiş dikmeyi öğrendi ve terzi olarak işe başlamayı kafasına koydu genç Chanel. Ardından Fransız subaylarının kıyafetlerini diken bir terzide işe başladı ve uzunca bir süre dönemin giyim mağazalarında terzi yardımcılığı yapma fırsatı oldu. Fransız subaylarının kıyafetlerini diktiği dönemde her gün pek çok subay ziyarete geliyordu ve içlerinden biri Chanel'i Coco yapan kişi oldu. Etienné, genç bir Fransız subayıydı. İlk görüşte etkilenmişti genç Chanel’den. Gabrielle gündüzleri kıyafet dikip geceleri sahne almaktaydı. Yine bir gece sahnedeyken “Qui qu’a vu Coco dans I’Trocadero?” adlı parçayı söyledi. Gabrielle sahneden indikten sonra Etienné kendisine sarıldı ve “ Co-co Co-co” diye fısıldadı ve “Sen benim için bugünden sonra Coco olucaksın” dedi ve Coco Chanel aslında o gün doğdu. Daha sonra Gabrielle dönemin elitlerinden Etienne Balsan’ın çiftliğinde yaşamaya başladı. Yine onun sayesinde tasarladığı şapkaları satabildiği ilk dükkânını açtı. Fakat şapkaları çok tercih edilmedi, çünkü o dönem kadınlarının taktığı şapkalar gibi gösterişli değildi Coco’nun şapkaları. Bir süre sonra Etienne sayesinde tanıştığı iş adamı Arthur Capel sayesinde Paris’te bir dükkan açan Coco Chanel, moda dünyasına giriş yaptı ve Chanel markası büyümeye başladı. Popülaritesinin artmaya başladığı yıllarda ise Chanel tutuklandı. Gerekçe olarak da Alman hükümeti için çalışması ve üst düzey Nazi subaylarıyla ilişkisi olması gösterildi. Tüm bunlar ne kadar doğru bilemiyoruz elbette. Winston Churchill’le yakın dost olduğu ve Almanlarla görüşerek savaşın sona ermesini sağlamaya çalıştığı söylendi. Kendisi de ifadesinde barış için çabaladığının altını çizdi. Kısa bir süre tutuklu kaldı. Tüm bu yaşananlardan dolayı İsviçre’ye gitti ve 15 yıl boyunca bir nevi sürgün hayatı yaşadı. Kısa süre sonra serbest bırakılan Chanel bütün dükkanlarını kapattı ve sadece evde haute couture giysiler hazırladı. Moda dünyasına yani Paris'e geri dönüş yaptığında yeni bir dükkan açtı ve eski müşterilerinin de desteğiyle ününe yeniden kavuştu. No.5 Hikayesi  Chanel’in o dillere destan parfümünün adı No.5. Yaratıcısı ise Ernest Beaux. Beaux, Chanel’e 1-5 arası ve 20-24 arası olmak üzere iki seri sundu. Chanel, 5’i tercih etti. 5’i tercih etmesinin sebebi olarak da, her yılın beşinci ayının beşinci gününde defilesini başlatmasını gösterdi. 5’in kendisine şans getireceğine inandı. Marilyn Monroe’nün bir röportaj sırasında kendisine sorulan “Uyumak için ne yaparsınız?” sorusuna, “No.5’in bir damlasını koklamam yeterli.” şeklinde verdiği cevap, o sıralar satışları çok da iyi olmayan parfümün satışlarının artırdı. No.19  Chanel, Henri Robert ve No.5’in yaratıcısı Ernest Beaux, No.19 adlı parfümü Coco’nun doğum günü olan 19 Ağustos’ta (1970) piyasaya sürdü. Bu tarihten kısa bir süre sonra, 10 Ocak 1971’de Coco hayata gözlerini yumdu. Moda Dünyasına Kazandırdıkları  Her şeyden önce kadınları korseden kurtardı. Daha doğrusu kadın belini özgürlüğe taşıdı. Bununla da kalmadı, elbiseleri kısalttı, kadına bilekleri olduğunu hatırlattı. Jarse kullanımına son verdi. Rivayet odur ki, ata binmeyi çok seven Coco eyere yanlamasına oturmayı reddediyor ve ata rahatça binebilmesine imkân verecek bir pantolon dikiyor kendine. Böylece ilk kez pantolon giyen kadın oluyor kendisi. Beyaz tenin Avrupa konumunda soyluluk simgesi sayıldığı bir dönemde bronz tenle gezmeye başlayarak beyaz tenin pabucunu dama attı. Coco siyahı gündelik yaşama taşıdı, “yas” rengi olarak kabul edilen siyahı şıklığın rengi haline getirdi. Belli bir döneme kadar erkekliğin simgesi olan sigarayı, toplum içinde içme cesaretini gösterdi Coco. Alışılmadık şekilde saçlarını kısa kestirdi ve hayat kadınlarına özgü olan kırmızı renk ruj kullanmaktan da çekinmedi. Coco hakkında izleyebileceğiniz filmlerle yazıyı sonladırıyorum: 1. Coco Before Chanel                                                      2. Coco Chanel & Igor Stravinsky                            3. Broadway Müzikali Kaynak: 1

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.