Pop Art her birimizin çok da uzak olmadığı sanat dalları arasında. Günümüzde çoğumuzun evlerini süsleyen tabloların çoğunda Pop Art'ı görüyoruz.
'POP' sözcüğü ilk olarak 1954 yılında İngiliz sanat eleştirmeni Lawrence Alloway tarafından popüler kültürün imgelerinden esinlenen yeni bir sanat türünü tanımlamak için kullanıldı.
ABD'de de etkili olsa da Pop Art'ın doğuşu İngiltere'de oldu. Sanatçılar Richard Hamilton, Eduardo Paolozzi ve Lawrence Alloway, 1952-1955 yılları arasında Londra'da yapılan ICA toplantılarında çağdaş görsel kültüre radikal yaklaşımları araştıran sanatçı, mimar ve yazarlardan oluşan kolektif olan bir grubun kurucu üyeleri arasında yer aldı ve İngiliz Pop sanatının öncülerinden oldular. İlk toplantılarında Paolozzi, Amerikan tarzı yaşam tarzına ironik bir bakış attıran 'Bunk' başlıklı görsel bir konferans verdi ve Amerikan dergilerinden GI'den aldığı bir dizi kolajla gösterildi. 'Bunk' dizilerinden biri olan "Rich Man's Plaything", 'POP' kelimesini içeren ilk görsel sanat eseriydi.
[caption id="attachment_55177" align="aligncenter" width="793"]
"Rich Man's Plaything"- Eduardo Paolozzi - 1947[/caption]
Pop sanatçıları sıradan nesneleri ve günlük yaşamın insanlarını kullandıkları eserlerinde popüler kültürü güzel sanatlar seviyesine yükseltmek istiyorlardı. Belki de ticari imgelerin bir araya gelmesiyle, pop art modern sanatın en tanınmış stillerinden biri haline geldi. Pop Art geleneksel yüksek sanat görüşünden uzak durdu. Pop sanatçılar her şeyin birbiriyle bağlantılı olduğuna inandılar ve bu yüzden bu bağlantıları yapıtlarında gerçek anlamıyla göstermeye çalıştılar.
Bazı eleştirmenler, Pop sanatının görüntü seçimini, kapitalist pazarın ve onun dolaştırdığı malların hevesli bir şekilde kabulü olarak öne sürerken diğerleri, Pop sanatçılarının gündelik ve yüksek sanatın yükselişinde bir kültürel eleştiri unsuru olduğunu belirttiler.
Çarpıcı, cesur, renkli ve esprili sanat eserleri ile karakterize edilen Pop Art, farklı tarzlarda resim, heykel, kolaj ve sokak sanatı dahil olmak üzere birçok tasarım unsurunu birleştirdi.
Gelin şimdi Pop Art sanatının en etkili 5 ismi ile tanışalım.
Pop Art akımının ikonlaşmış eserlerinden Marilyn Monroe.[/caption]
1962'de, Marilyn Monroe'nun ölümünden dört ay sonra, Warhol 1953 yapımı "Niagara" filminin tanıtım fotoğrafına dayanan, aktrisin çeşitli resimlerini yarattı. Warhol'un en ünlü sanat eserinden biri olan görselde, görüntünün tekrarı, medyadaki varlığını temsil ediyordu. Bu baskıda portrelerdeki canlı renklerin siyah ve beyaza dönüşümü ünlülerin popülerliğini ve ölümünü simgeliyordu.
[caption id="attachment_56481" align="aligncenter" width="808"]
Andy Warhol, Campbell's Soup Cans, 1962[/caption]
Warhol'un Campbell'ın çorba tenekesi bir diğer ikonik eser. Mickey Mouse veya Marilyn Monroe'nun yüzü gibi evrensel olarak tanınmış görüntüleri bir araya getirdiği eserlerinde, Warhol sadece popüler görüntüleri değil, insanların modern zamanlarda bu şeyleri nasıl algıladıklarına dair yorumlarda bulundu.
Warhol’un eserleri Coca-Cola şişeleri, Campbell Soup tenekeleri gibi tüketim ürünlerinin yer aldığı görselleri farklı renklerde, tekrar tekrar boyayarak, herhangi bir süpermarket rafında görebileceğiniz görüntüleri sanata dönüştürmek kadar basit bir fikirden yola çıktı.
Sanat eleştirmeni Arthur Danto, Warhol’un sanatı için “sanat tarihinin yarattığı, felsefi bir dehaya en yakın şey” diyor. Gerçekten de Warhol, zamanın ötesinde bir deha olduğunu kanıtlamaya bugün bile devam ediyor. Ölümünün üzerinden 30 yıldan fazla bir süre geçmiş olmasına rağmen, bugün Warhol’un eserlerinin popülerliği ve satışları halen sürüyor.
1923'te New York'ta doğan Lichtenstein, Pop Art dönemine damga vuran sanatçılardan biri oldu ve eserleri klasikler arasında yer aldı.
Çizgi romanı ana esin kaynağı olarak öne süren Lichtenstein denildiğinde akla hemen çizgi roman kareleri şeklindeki tablolar geliyor. Lichtenstein, çizgi romana dayanan bir pop art stili geliştirdi. Roy Lichtenstein’ın sanatsal üretiminin büyük bir parçası, çizgi roman basan seri üretim makinelerin renkli nokta vuruşlarından ilham aldı. Söz konusu nokta vuruşlarına Ben-Day noktaları deniyor ve başta çizgi romanlar olmak üzere 1960’lar ve 1970’lerin birçok renkli basılan dergi ve kitabı bu teknikle basılıyordu. Lichtenstein ise, bu teknikle basılan çizgi romanlardan sahneleri elle boyayarak, ölçüleriyle, ölçekleriyle, renkleriyle, metinleriyle oynayarak, eklemeler ve çıkarmalar yaparak bu popüler imgeleri baştan yarattı siyah hatlar, koyu renkler ve BenDay noktalar tarafından oluşturulan tonlar tam olarak Lichtenstein'ı anlatıyor. Diğer Pop-Art sanatçıları gibi hem bu popüler imgeleri gündelik yaşamından tanıyan insanları sanatla ilgilenmeye davet etti hem de popüler kültürü küçümseyen sanat dünyasını bu renkli dünyayla tanıştırdı.
[caption id="attachment_56287" align="aligncenter" width="841"]
Roy Lichtenstein, 'Whaam!', 1963[/caption]
Oldenburg ve Coosje van Bruggen'nin eserleri espri, ironi ve çelişkilerle dolu. Oldenburg'un eserlerinde tanıdığımız ruj, kaşık, vişne, dondurma gibi basit sıradan nesneleri mimari bir ölçekte yeniden yaratarak nesnelerin büyüklüğünü altüst ettiler.
Oldenburg “Bir konu almayı ve işlevinden tamamen vazgeçmeyi seviyorum” diyor eserleri hakkında. İkili bir nesnenin şeklini, ölçeğini ve işlevini oldukça değiştirerek, anlamıyla çelişir ve izleyiciyi varlığını yeniden değerlendirmeye sunuyor. Büyük ölçekli eserleri bir binanın üzerinde ya da bir parkın tam ortasında görebilirsiniz.
[caption id="attachment_56474" align="aligncenter" width="755"]
"Spoonbridge and Cherry" (collaboration with van Bruggen) - 1988[/caption]
1956’daki Tomorrow sergisi için yaptığı Pop Art kolajı "Günümüz Evlerini Bu Denli Farklı, Çekici Kılan Tam Olarak Nedir?"[/caption]
Hamilton'un "Günümüz Evlerini Bu Denli Farklı, Çekici Kılan Tam Olarak Nedir?" adlı kolajı, bazı sanat tarihçileri tarafından Pop Art akımının ilk örneği olarak değerlendirilmekte. Kolajda bulunan elektrikli süpürge, konserve ve televizyon da dahil olmak üzere, modern yaşamın sunduğu tüm modern olanaklar ile çevrili güncellenmiş bir mekanı gösteriyor. Kolajında yarattığı iç mekan hem tüketimciliğe dikkat çekiyor hem de Amerikan savaş sonrası ekonomik patlama yıllarının simgesi olan çöküşü eleştiriyor.
Pop Shop Quad III - 1989[/caption]
1980 ve 1989 yılları arasında Harring, bağımsız ve işbirlikçi sergiler aracılığıyla uluslararası tanınırlığa ulaştı. Kullandığı motif ve figürlerde sosyal meselelere gözleri çevirtiyor ve kendi bakış açısıyla kendine has tarzı ile olan biteni yorumluyor.
1990 yılının Şubat ayında kaybettiğimiz Harring'in çalışmaları hala Pop sanat dünyasında en etkili olanlardan bazıları olarak kabul ediliyor. Haring'in çalışmalarında kullandığı renkler oldukça canlı kullandığı figürlerin ise daima anlatacak bir meselesi var.
[caption id="attachment_56472" align="aligncenter" width="854"]
IGNORANCE = FEAR / SILENCE = DEATH
1989[/caption] Kaynak: 1, 2, 3
"Rich Man's Plaything"- Eduardo Paolozzi - 1947[/caption]
Pop sanatçıları sıradan nesneleri ve günlük yaşamın insanlarını kullandıkları eserlerinde popüler kültürü güzel sanatlar seviyesine yükseltmek istiyorlardı. Belki de ticari imgelerin bir araya gelmesiyle, pop art modern sanatın en tanınmış stillerinden biri haline geldi. Pop Art geleneksel yüksek sanat görüşünden uzak durdu. Pop sanatçılar her şeyin birbiriyle bağlantılı olduğuna inandılar ve bu yüzden bu bağlantıları yapıtlarında gerçek anlamıyla göstermeye çalıştılar.
Bazı eleştirmenler, Pop sanatının görüntü seçimini, kapitalist pazarın ve onun dolaştırdığı malların hevesli bir şekilde kabulü olarak öne sürerken diğerleri, Pop sanatçılarının gündelik ve yüksek sanatın yükselişinde bir kültürel eleştiri unsuru olduğunu belirttiler.
Çarpıcı, cesur, renkli ve esprili sanat eserleri ile karakterize edilen Pop Art, farklı tarzlarda resim, heykel, kolaj ve sokak sanatı dahil olmak üzere birçok tasarım unsurunu birleştirdi.
Gelin şimdi Pop Art sanatının en etkili 5 ismi ile tanışalım.
1- Andy Warhol
"Herkes bir gün 15 dakikalığına ünlü olacaktır."
Andy Warhol, Pop Art sanat akımının önde gelen isimlerinden, hatta neredeyse çoğu kişi için Pop Art denildiğinde ilk akla gelen isim. Bilinen ilk Pop Art sanatçıları İngiltere’de bulunsa da Andy Warhol pop artla bütünleşmiş bir sanatçı. [caption id="attachment_56470" align="aligncenter" width="921"] Pop Art akımının ikonlaşmış eserlerinden Marilyn Monroe.[/caption]
1962'de, Marilyn Monroe'nun ölümünden dört ay sonra, Warhol 1953 yapımı "Niagara" filminin tanıtım fotoğrafına dayanan, aktrisin çeşitli resimlerini yarattı. Warhol'un en ünlü sanat eserinden biri olan görselde, görüntünün tekrarı, medyadaki varlığını temsil ediyordu. Bu baskıda portrelerdeki canlı renklerin siyah ve beyaza dönüşümü ünlülerin popülerliğini ve ölümünü simgeliyordu.
[caption id="attachment_56481" align="aligncenter" width="808"] Andy Warhol, Campbell's Soup Cans, 1962[/caption]
Warhol'un Campbell'ın çorba tenekesi bir diğer ikonik eser. Mickey Mouse veya Marilyn Monroe'nun yüzü gibi evrensel olarak tanınmış görüntüleri bir araya getirdiği eserlerinde, Warhol sadece popüler görüntüleri değil, insanların modern zamanlarda bu şeyleri nasıl algıladıklarına dair yorumlarda bulundu.
Warhol’un eserleri Coca-Cola şişeleri, Campbell Soup tenekeleri gibi tüketim ürünlerinin yer aldığı görselleri farklı renklerde, tekrar tekrar boyayarak, herhangi bir süpermarket rafında görebileceğiniz görüntüleri sanata dönüştürmek kadar basit bir fikirden yola çıktı.
Sanat eleştirmeni Arthur Danto, Warhol’un sanatı için “sanat tarihinin yarattığı, felsefi bir dehaya en yakın şey” diyor. Gerçekten de Warhol, zamanın ötesinde bir deha olduğunu kanıtlamaya bugün bile devam ediyor. Ölümünün üzerinden 30 yıldan fazla bir süre geçmiş olmasına rağmen, bugün Warhol’un eserlerinin popülerliği ve satışları halen sürüyor.
2- Roy Lichtenstein
1923'te New York'ta doğan Lichtenstein, Pop Art dönemine damga vuran sanatçılardan biri oldu ve eserleri klasikler arasında yer aldı.
Çizgi romanı ana esin kaynağı olarak öne süren Lichtenstein denildiğinde akla hemen çizgi roman kareleri şeklindeki tablolar geliyor. Lichtenstein, çizgi romana dayanan bir pop art stili geliştirdi. Roy Lichtenstein’ın sanatsal üretiminin büyük bir parçası, çizgi roman basan seri üretim makinelerin renkli nokta vuruşlarından ilham aldı. Söz konusu nokta vuruşlarına Ben-Day noktaları deniyor ve başta çizgi romanlar olmak üzere 1960’lar ve 1970’lerin birçok renkli basılan dergi ve kitabı bu teknikle basılıyordu. Lichtenstein ise, bu teknikle basılan çizgi romanlardan sahneleri elle boyayarak, ölçüleriyle, ölçekleriyle, renkleriyle, metinleriyle oynayarak, eklemeler ve çıkarmalar yaparak bu popüler imgeleri baştan yarattı siyah hatlar, koyu renkler ve BenDay noktalar tarafından oluşturulan tonlar tam olarak Lichtenstein'ı anlatıyor. Diğer Pop-Art sanatçıları gibi hem bu popüler imgeleri gündelik yaşamından tanıyan insanları sanatla ilgilenmeye davet etti hem de popüler kültürü küçümseyen sanat dünyasını bu renkli dünyayla tanıştırdı.
[caption id="attachment_56287" align="aligncenter" width="841"] Roy Lichtenstein, 'Whaam!', 1963[/caption]
3- Claes Oldenburg & Coosje van Bruggen
Claes Oldenburg ve eşi Coosje van Bruggen heykeltraş Pop sanatçılarından. İkili ilhamlarını tüketici mallarının görüntüsünde buldu.
Oldenburg ve Coosje van Bruggen'nin eserleri espri, ironi ve çelişkilerle dolu. Oldenburg'un eserlerinde tanıdığımız ruj, kaşık, vişne, dondurma gibi basit sıradan nesneleri mimari bir ölçekte yeniden yaratarak nesnelerin büyüklüğünü altüst ettiler.
Oldenburg “Bir konu almayı ve işlevinden tamamen vazgeçmeyi seviyorum” diyor eserleri hakkında. İkili bir nesnenin şeklini, ölçeğini ve işlevini oldukça değiştirerek, anlamıyla çelişir ve izleyiciyi varlığını yeniden değerlendirmeye sunuyor. Büyük ölçekli eserleri bir binanın üzerinde ya da bir parkın tam ortasında görebilirsiniz.
[caption id="attachment_56474" align="aligncenter" width="755"] "Spoonbridge and Cherry" (collaboration with van Bruggen) - 1988[/caption]
4- Richard Hamilton
“Unutulmaz bir imge yaratmak çok kolay değil. Sanat, bir sanatçının duyarlılığı ve rolün gerektirdiği hırs ve zekâ, merak ve iç yönüyle yapılır."
24 Şubat 1922 Londra doğumlu İngiliz sanatçı Richard Hamilton Pop sanatının kurucu isimlerinden. Pop sanatının temellerini atan ve ilk olarak amaçlarını ve ideallerini tanımlayan bir sanatçı kendisi. [caption id="attachment_56465" align="aligncenter" width="862"] 1956’daki Tomorrow sergisi için yaptığı Pop Art kolajı "Günümüz Evlerini Bu Denli Farklı, Çekici Kılan Tam Olarak Nedir?"[/caption]
Hamilton'un "Günümüz Evlerini Bu Denli Farklı, Çekici Kılan Tam Olarak Nedir?" adlı kolajı, bazı sanat tarihçileri tarafından Pop Art akımının ilk örneği olarak değerlendirilmekte. Kolajda bulunan elektrikli süpürge, konserve ve televizyon da dahil olmak üzere, modern yaşamın sunduğu tüm modern olanaklar ile çevrili güncellenmiş bir mekanı gösteriyor. Kolajında yarattığı iç mekan hem tüketimciliğe dikkat çekiyor hem de Amerikan savaş sonrası ekonomik patlama yıllarının simgesi olan çöküşü eleştiriyor.
5- Keith Haring
Pennsylvania'da doğup büyüyen Keith Harring 1978'de üniversiteden ayrıldıktan sonra Pop Art sanatından eserler vermeye başladı. [caption id="attachment_56662" align="aligncenter" width="793"] Pop Shop Quad III - 1989[/caption]
1980 ve 1989 yılları arasında Harring, bağımsız ve işbirlikçi sergiler aracılığıyla uluslararası tanınırlığa ulaştı. Kullandığı motif ve figürlerde sosyal meselelere gözleri çevirtiyor ve kendi bakış açısıyla kendine has tarzı ile olan biteni yorumluyor.
1990 yılının Şubat ayında kaybettiğimiz Harring'in çalışmaları hala Pop sanat dünyasında en etkili olanlardan bazıları olarak kabul ediliyor. Haring'in çalışmalarında kullandığı renkler oldukça canlı kullandığı figürlerin ise daima anlatacak bir meselesi var.
[caption id="attachment_56472" align="aligncenter" width="854"] IGNORANCE = FEAR / SILENCE = DEATH1989[/caption] Kaynak: 1, 2, 3
Yorum Bırakın