Kurallara Başkaldırış - Finding Vivian Maier

Kurallara Başkaldırış - Finding Vivian Maier
  • 7
    0
    0
    4
  • Keşfedilmenin yeri ve zamanı olmuyor sanırım. Kimi sanatçılar yaptıkları ilk eserle adını duyururken, kimileri ise öldükten sonra tesadüf eseri sanatları can buluyor. Vivian Maier ise öldükten sonra keşfedilen sanatçılardan biri. Yaptığı sanatının yanı sıra yaşadığı hayat, tarzı ve gizemli kişiliği ile etkisini uzun süre kaybetmeyen bir sanatçı.

    1 Şubat 1926'da Ney York'da hayata gözlerini açan sanatçı yaşamın zorluğu ile küçük yaşlarda karşılaşmıştır. Babasını kaybettikten sonra Fransız asıllı annesi ile yaşamaya başlar. Hayatın getirdiği acı gerçekler ile annesini de kaybeden sanatçı, hayatını devam ettirebilmek adına bir tekstil atölyesinde işe başlar. Atölye yoğunluğu nedeniyle kendine ve en önemlisi, hayatının bir parçası haline gelmiş fotoğrafçılık ile ilgilenemez hale gelir. İşin getirdiği zorluklara daha fazla dayanamayan sanatçı asıl mesleğine yani dadılığa başlar. Hayatında hiç evlenmeyen, çocuk sahibi olmayan Maier yaptığı dadılık ile onlarca çocuğun annesi olmuştur bile.

    Hayat felsefesi, suskunluğu ile herkesin ilgisini çekmeyi başaran bir kadın haline gelen sanatçının bir diğer ilgi çekici özelliği ise şapkalarıdır. Taktığı farklı şapkalar, asker botları ve maskülen ceketleri ile gözleri her zaman üzerine çevirmeyi başarmıştır. Tanıştığı herkese kendini farklı biri olarak tanıtan sanatçı, üstlendiği rolleri de hakkıyla yerine getirmiştir. 1949 ve 1959 yılları arasında Fransa'da yaşadığı için aksanının da değişmesi nedeniyle gizemli Fransız kadın havası altında bir yaşam sürmüştür.

    Bakıcılık yaptığı çocukları da yanına alarak şehrin farklı kesimlerinde yürüyüşe çıkan sanatçı, aynı zamanda insanlara hayat hakkında kısa sorular sorarak videolar da çekmiştir. Sorduğu bir soru sonrasında çekingen ve özgüvensiz bir kadından cevap alamaması üzerine  “bir fikrin olmalı,” der, “kadınların söyleyecek bir fikri olmalı diye umut ediyorum.” sözleri ile karşılık verir. Çevresinde tanındığı bir diğer özelliği ise dönem şartlarına göre başkaldırıcı bir tavır olan Feminist olmasıdır.

    Çıplak mankenlere, sanata, ünlü kişilere, sarı renge, antika eşyalara, evsizlere ve daha sayılabilecek tüm farklı alanlara ilgisi olan sanatçı aynı zamanda bir koleksiyoncudur.

    2007 kışı bir müzayede sonucu şans eseri, bekli de öylesine alınmış bir fotoğraf arşivinin bu denli ses getireceğini kim bilirdi ki? John Maloof, yazdığı tarih kitapçığı için belki bir şeyler çıkar umuduyla aldığı arşiv kutusunu biraz inceledikten sonra diğer fotoğraflar ile birlikte bir köşeye koyar. Üzerinde yazan isimler üzerine internette araştırma yapsa da bir sonuca ulaşamaz. Yaklaşık 2 yıl sonra fotoğrafları tekrar gün yüzüne çıkaran Maloof, sanatçıya olan hayranlığını bastıramaz ve fotoğrafları internete yüklemeye başlar. Aynı zamanlarda Maier'in yaşlılık nedeniyle durumunun kötüleşmesi ve yavaş yavaş hayata veda ediyor olması da bir diğer üzücü detaydır.

    21 Nisan 2009 yılında hayata veda eden Vivian'ın ölüm ilanı ilanı ile karşılaşan Maloof, sanatçı hakkında edinebildiği bilgiler ışığında bir belgesel çekmeye karar verir. Finding Vivian Maier adında John Maloof ve Charlie Siskel tarafından yazılan, yönetilen ve yapımcı ve Jeff Garlin tarafından yönetilen film aynı zamanda En İyi Belgesel Film Oscar'ına da aday olmuştur.

    Sanatçının diğer fotoğraflarını görmek için:Vivian Maier

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.