Bir Fotoğrafta Aynınla Karşılaşmak: La Double Vie De Veronique (1991)

Bir Fotoğrafta Aynınla Karşılaşmak: La Double Vie De Veronique (1991)
  • 21
    0
    0
    18
  • ''Hayatım boyunca aynı anda iki ayrı yerdeymişim gibi hissettim. Burada ve başka yerde. Anlatması zor.''

    Biri Polonyalı, diğeri Fransız olan iki farklı kadın. Farklı dedim ama bu iki kadın hem dış görünüşleri hem ilgi alanları söz konusu olduğunda neredeyse aynılar. İsimleri bile bu 'aynlılığı' kanıtlayacak biçimde: Weronika ve Veronique.

    ''Bir Fotoğrafta Aynınla Karşılaşmak.'' Kieslowski, başlığa adını veren bu durumu açıklamayı, görseldeki gibi tek fotoğraf karesiyle başarıyor.  Elbette biz, olaylar bu çözülmeyi yaşayana kadar, karakterlerin yaşamlarına konuk oluyoruz.

    Weronika, babası ile birlikte Polonya'da yaşayan bir gençtir. Anlam veremediği bir duygunun etkisiyle 'Yalnız olmadığını' hissetmektedir. Piyano eğitimi almıştır ve sesi çok güzeldir. Bütün bunlar bize müzik alanında iyi bir kariyere sahip olacağını düşündürür. Teyzesi ile arasında geçen bir sohbet sırasında, ailesindeki çoğu kişiyi ani ölümlerle kaybettiğini öğreniriz. Çok geçmeden Weronika da ailesindeki bu kişilerle aynı kaderi paylaşır. Kalbi ilk gösterisi esnasında yaşadığı heyecana dayanamaz ve sahnede ölür.

    Bu ölümden sonra, Veronique'nin yaşamı başlar. Veronique'de tıpkı Weronika gibi annesini kaybetmiştir, o da müzikle ilgilenmektedir, o da zaman zaman 'yalnız olmadığını' hissettiğini dile getirir. Veronique'nin Weronika'dan ayrıldığı kısım, kalp rahatsızlığını ciddiye alması, doktora gitmesi ve sağlığı için müzik kariyerinin yönünü değiştirmeyi göze alabilmesidir.

    Filmin sonlarına doğru, Alexandre Fabbri Veronique'nin 2 tane kuklasını yapar. Kuklaların neden iki tane olduğunu açıkladığı sahne ve kuklalarla ilgili olarak anlattığı hikaye aslında tüm filmin özeti niteliğindedir. 

    ''23 Kasım 1966 onların hayatlarındaki en önemli gündü. O gün ikisi de ayrı şehirlerde ve ayrı kıtalarda, sabah doğdular. Her ikisi de siyah saçlarla ve ela gözlerle doğdu. İki yaşına geldiklerinde yürümeyi henüz öğrenmişken, onlardan birisi elini sobada yaktı. Birkaç gün sonra, diğeri sobaya elini değdirdi. Ama zamanında, elini çekti. Ancak kendini yakmak üzere olduğunu bilemezdi.''

    Film bittikten sonra kendimize hangisi olduğumuzu soruyoruz: Hayatı doya doya yaşayan Weronika mı yoksa riskleri göz önünde bulundurarak daha sakin bir yaşama yönelen Veronique miyiz?

    Filmin müziklerine değinmeden içeriği bitirmek istemiyorum. Meraklısı için, aşağıya birkaç tanesini ekleyeceğim. Filmi izleyecek olanlara da şimdiden iyi seyirler dilerim!


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.