2020'nin Z Raporu: Türkçe Rap Müzik

2020'nin Z Raporu: Türkçe Rap Müzik
  • 6
    0
    0
    1
  • Hiç şüphesiz 2020, koca bir neslin her zerresiyle hafızasına kazıdığı bir yıl olarak tarihe geçti. Bu topraklar üzerinde unutulması zor yıllardan ve olaylardan bol bir şey yok elimizde ama bu sefer bambaşka bir durumun içerisinden geçtik. Evlerimizden tüm dünyaya ulaşabilecek şanstaydı bazılarımız, bazılarımız yoksullukla sokaklardayken sokakta olmanın türlü türlü cezasını çekti. Mikrodan makroya tüm yanlış yapılanmaları yeniden farkettik. Bir gün tüm bunları, ardımızda bıraktığımız bir zamana geçebildiğimizde bize yeniden hatırlatacak bir şey var: müzik.

    Müziği kaynayarak yerinden çekip çıkaran şey hayat dediğimiz gerçeklik fakat o gerçekliği döndürüp dolaştırmadan direkt olarak önümüze servis edecek olansa elbette rap müzik. Rap müziğin benim için olan ifadesini göz önünde bulundurarak 2020 bitmeden bıraktığım bu Z raporunda yıl boyunca çıkan ve zevkle dinlediğim, içinde bulunduğum zamana bir anlam veren parçaları bir araya getirdim. - Bu bir araya getiriş hiçbir teknik kaygı taşımamaktadır ve bu rapor bir inceleme yazısı da değildir.- Zevklerinde özellikle de rap müzik seçiminde ortodoks biri olarak oluşturdum listeyi yani demem o ki herkesin Z raporu kendine. :)

    Kronolojik olarak:

    Ocak 2020:

    Ocak ayına Ezhel Murda ikilisi damga vururken Allame, "Gözlerim Görmeden" parçasını listelerimize bırakmıştı. Parçada "Herkes rapçi bu camiaya doluşup taşıyor sen bas bombaya" dediği gibi de bolca yeni rapçiyle veya tanıdığımız rapçilerin kendilerince yeni denemeleriyle tanıştığımız bir yıl oldu.

    Şubat 2020:

    Şubat ayını dünyada başlayan bir salgının ülkemize uğramamasına şaşırarak geçiriyorken bu şaşkınlığı bölen iyi parçalarla listelerimiz de kendince yolunu bulmaya başladı. İlk olarak tabii ki yılın geri kalanına damgasını vuran ve Gazapizm'i bambaşka bir noktaya "Harbiye"ye getiren "Hiza" albümünden bahsetmek gerek. Albümün her parçası hem birbirleriyle ilişkiliyken hem de birbirlerinden tamamen bağımsız altyapıdaki kalite ve tabii enstrüman çeşitliliğiyle kendi varlıklarını ortaya koyuyordu. Gazap'ı ilk gününden bugüne dinleyen biri olarak bu değişime, gelişime tanık olmak müthiş keyifli. Albüm, sonrasında çok güzel kliplerle müzik listelerinde parlamaya devam etti. Benim için albümdeki en iyi parça Deniz Sungur'un eşlik ettiği "Efkar" parçası idi.  

    İkinci parçaya gelirsek dünyanın başka bir yanında Rap God parçasının bir milyar dinlenmeyi aştığı konuşulurken burada genç yaşta hayatını kaybeden bir rapçi olan Vio'nun Yanyol albümünü dinliyorduk. Hem de o hiç yokken. Bu albümde rap müziğin ustalarından biriyle de bir araya geldi Vio. Albüme ismini veren parçada Ceza ile birlikteydi.

    Son olarak Çağrı Sinci, yılı "On Beş Dakika" parçasıyla açtı. 2019'u Çığlık ve Çığ albümleriyle geçiren dinleyiciyi bu parçayla yeni yıla hazırladı.

    Bonus: Sansar Salvo ve Can Kazaz'ı bir araya getiren "Hezeyan" parçası. 2020, rapçilerin farklı müzisyenlerle birçok kez bir araya geldiği bir yıldı. Hezeyan'ın o parçaların arasında kendini ayıran bir yanı var.

    Mart 2020:

    Salgının kapıya dayanmakla kalmayıp içeriye girip ne varsa dağıtmaya başladığı, 3 haftalık tatilde geldiği gibi gideceğini sandığımız virüsle tanıştığımız Mart ayında onca kafa karışıklığı arasında müzik en azından dijital olarak yaşamaya/yaşatılmaya devam etti. Otonom Piyade "Deliler Bayramı" diyerek 6 şarkıyla giriş yaptı Mart ayına. Klipli olarak gelen "Kapalı Kapılar" albümün benim için en iyi parçası idi. Diyecek çok bir şey yok onların daha önce de dediği gibi "Acil durumda camı kırınız yazan pencerenin içindeki balyoz otonom piyade menşeili!".

    Allame tekli serisine "Dünya" parçasını kattı ve ekledi "Öğren, doğru yerden Allame bi' mektep".

    Nisan 2020:

    Nisan ayı yavaş yavaş içinde bulunduğumuz durumu kabullenmeye başladığımız bir aydı. Canlı konser geleneğinin başladığı Nisan ayında Kayra, "Kayıp Gölgeler" isimli 4 şarkılık bir EP'yi dinleyicisinin listesine bıraktı. Kayra, "Arafta Bile" parçasını okurken ben onu dinlemenin dayanılmaz hafifliği içerisindeydim.

    Nisan ayı bununla da yeterli kalmadı ve Çağrı Sinci, "Revolver" dedi. Öyle bir lirik yazmış ki hayata destur çekmiş. "Türümüzün hüznünü anlamayanlar cürmünü ne yapsınlar ki?"

    Mayıs 2020:

    Mayıs ayını kıymetinin neden ve nasıl anlaşılmadığını bilemediğim Beatmucit Ceyhuni ile açtım. "Gurbet" parçası Amsterdam'dan kalkıp Ankara'daki listeme iniş yaparken evimin içinde gurbet elde bıraktı beni.

    Mayıs'ın devamında ise birlikte olmalarını özlediğimiz Erkurt kardeşler "S.O.S" ile listeleri alt üst etti. Lirikte alışık olmadığımız bir Saian olsa da flowdan devam deyip müthiş bir parça dinlemiş olduk. "Çıktı verseden Saian, game over!"

    Haziran 2020:

    Haziran ayında Çağrı Sinci, üzerinden aylar yıllar geçse de unutulmayacak, listelerin mihenk taşı olacak bir albümle geldi: Deniz Sungur ile Çarpıntı. Albümde insanı memnun etmeyen küçücük bir boşluk bile yok. Albümü neresinden tutsam orada yeni bir dünya buluyorum. Balta girmemiş bir orman olarak tasvir edilen büyükşehirde, ortalıkta gezen bir virüsten kaçarken sığındığım yerde albümle birlikte kendimi yeniden keşfediyorum. Sesimin duyulmadığı yerlerde sevdiğim sokaklarla olan düşmanlığımı yüzüme çarpıyor albüm adının hakkını verircesine. Bugün bu yazıyı yazarken ve yıl biterken çıktığım tüm kavgalardan gökyüzüne merdiven yapmanın gayesini taşımaya devam ediyorum, sayesinde, sayelerinde. Albümdeki tüm şarkılar bir araya gelip yeri gelince sarsıyor beni yeri gelince tüm dağınıklığımı toplayıp ellerime tutuşturuyor. Hem Çağrı Sinci'nin liriklerini hem beatleri hem de Deniz Sungur'un albüm içerisindeki girişlerini düşününce bundan daha iyi ne olabilir? Bundan daha iyisi ancak yeni Sinci&Sungur şarkıları olur.

    Haziran'ı bir başka yapansa Kayra'nın sırtımı sıvazlayan "Karartma Enseyi" parçası idi. Kendime rağmen kendimin inadına enseyi karartmamayı öğretti bana, öncesinde birçok şey öğrettiği gibi.

    Temmuz 2020:

    Temmuz ayı yılın geri kalanında her gün en az bir kez dinlemeden geçemeyeceğim bir parça getirdi bana: Saian ve Bedo - Birkaç Güzel Gün İçin. Saian abim "Seni yaşamak bile tüketmedi kim onlar?" diyerek Çağrı Sinci'nin sayesinde yeniden bulduğum, Kayra'nın yüzleştirdiği kendiliğimle beni karşı karşıya getirip ayağa kaldırdı. Tüm yaşadıklarımı, yaşadıkça yazdıklarımı beni hayata bağlayan bir sicim olmaktan öteye geçirdi. İyi ki varsın abi!

    Ağustos 2020:

    Temmuz'da yaşanılan normalleşme çabalarıyla her şeyin eskiye döneceğini sandığımız Ağustos ayında yaşam normale dönmese de gerçek olan bir şeylerin olabileceğine tanık olduğum bir parça sımsıcak bir kliple geldi: Saian'dan Ay Şarkısı. Yıllardır Saian'a sorulan "Abi bu şarkıları Aydan'a mı yazdın?" sorusunun cevabını açıkça verdi Saian, onu bir Monet tablosuna benzeterek.

    Ağustos ayında Ezhel ve Murda'nın çıkardığı "Made In Turkey" albümünde benim gibi lirik takıntılı bir insana çok ekmek çıkmıyor ama tatsız bir anı keyiflendiren bir yanı da var şarkıların. Ben bir sene daha geriye gidip "AYA" ile devam ettim bu albüme.

    Eylül 2020:

    Çarpıntı albümünün üzerime düşen gölgesiyle yaşamaya devam ederken Çağrı Sinci, "sen olmasan abi rap müzik kalabalıkların içindeki kimsesiz bir çocuk gibi kalırdı" dediğim yeni bir EP albümle geldi: Terbiye. DJ Suppa'nın eşlik ettiği Terbiye albümünde bazen sakince durup düşünüyorsunuz bazen tansiyonunuz yükseliyor. İnce ince dokunmuş liriklerin her biri yeni bir öğreti. "Gerilim filmi gibi sarsıcı gündem" dediği bir zamanın içinde karantinaları gönüllü versiyonuna döndürürken "Ölmezsen kaybetmezsin" dedi Çağrı abi. Hayatımda yenemediğim cümlelerden biri oldu bu, belki de yeni bir gerçeklik... Bizi kendi batağına sürüklemeye çalışan sistemle yeniden karşı karşıya geldik, savaştık Terbiye'de, Sinci öncülüğünde. Sonuna kadar savaşacaksın dedi başı toprağa sığmayanlara.

    Eylül bir başka yandan Ceza'nın Yeni Mesaj parçasıyla kapanıyordu. Ceza, dosdoğru söylüyordu yine cümlelerini. Günü gelir gerekirse gene konuşuruz diyerek her zaman olduğu yerden ayrılmadığını da gösterdi dinleyicisine. Bu parçada onun için kendinden başka kimseye ihtiyacı olmadığını görebilmesini umuyorum. :) Yoksa abi demişti...

    Ekim 2020:

    Ekimde rap üstadı Fuat Ergin, geride bıraktığı 47 yılda neler olduğunu "47" adını verdiği parçada tekrar hatırlattı. Az önce birçok kez ismini geçirdiğim abilerin abisi olan Fuat, muhtemelen de bu abiliğe ve "Fuat 'abi demişti' dedirtir"e dayanarak laflarını söylemiş ama bazen yalnızca kendi müziğinde devam etmek -özellikle belli bir zamandan sonra- daha faydalı gibi, herkes için. :)

    Eypio ile eşleşemediğim bir hal vardı yıllardır. Terbiye albümünde Sinci'ye eşlik etmesinde kırdım o hali ve "Urgan" isimli albümü bir şekilde o eşleşmeye aracı oldu. Sonrasında albümdeki "Utandım Ah" parçası listelerimde daim bir yer kaptı kendine.

    Bonus: Yıl içinde çıkan farklı türlerdeki iş birliklerinden sevdiğim bir parça da Sokrat ST ve Emre Aydın'ı bir araya getiren "Bu Sefer Sorun Bende" parçası idi. 

    Kasım 2020:

    2020 yılını en verimli geçirenlerden biri de Türkçe rap müzikte beatmaker deyince ilk akla gelen isimlerden biri olan Farazi idi. Sayısını hatırlayamadığım kadar iş birliği yaptı ve solo çalışmalarıyla geldi. Tüm bunların içinde kapanışta Sorgu ile karşımıza çıktı. "Anti-Kahraman: 90 Nesli" 2020'nin kapanışına müthiş yakışan bir albüm oldu. Albümde en sevdiğim parça Kodes Kahra'nın eşlik etmesiyle ortaya çıkan "ölü kedi" idi.

    Aralık 2020:

    Rap müziğin özgün isimlerinden biri olan Ağaçkakan yılı bitirmeden bir albüm bıraktı dinleyicisine: "Kendiliğinden". Uzun zamandır Ağaçkakan dinlemediğimi hesaba katınca benim adıma da yepyeni bir tanışma gibi olan albümde alternatif sahneyle de ilgilenen müzik zevkimin yanlılığıyla Ağaçkakan ve Nilipek birlikteliğindeki "Karbondioksit" parçası en sevdiğim parça olarak yerleşti listeme.

    Aralık ayını öylesine geçirdiğimizi düşünürken Çağrı Sinci yetişti imdadıma. Yanına aldığı K"st, Barış Baran ve Barni ile birlikte bir serinin habercisi olan "Serüven"i çıkardı. Çok da bir şey istemedin diyor geriye dönüp bir yıla bakan bana. Aşk, hürriyet, devrim ve hip hopdan başka!

    Bonus parça: Rap müzikte kendine yer arayan genç bir rapçi arkadaşım şöyle bir parça bıraktı bu yıl: "Çöl Kadını". Dinlerken çok zevk aldığım ve Zegas'ın gelişimine sevindiren bir parça idi. Yolları açık olsun. :) Keşfetmek isteyenlere link:

    Son olarak hiç beklemediğim bir anda karşılaştığım sevgilerle birlikte gelen yanılgıların içinde, sıkışmışlıklarla ve çaresizliklere tanık olmakla geçirdiğim 2020 yılına, yıl boyunca etkisinden çıkamadığım Çarpıntı albümünden "Günah" parçasını atfediyorum. 2021'in çok daha farklı, çok daha adaletli ve yaşanabilir geçmesi dileğimce!

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.