“Büyülü gerçekçilik” ~ Bir kez içine girince yazarın hayal gücünün bize sunduğu her ne varsa onlarla karşılaşmaya hazırızdır. 

Roman, bir yerleşim alanının, Macondo’nun kuruluşunun, gelişiminin ve yokoluşunun ve o kasabanın en önemli ailesi Buendíaların tarihi. Yüzyıllık Yalnızlık kesinlikle harikulade ve popüler bir metindir, tarihi köklerinden ya da siyasal çıkarımlarından bihaber olanlar bile bu metinden keyif alabilir. Latin Amerika dışında da olay yaratmasının, bu kadar popüler olmasının asıl nedeni şu da olabilir: Bu kitap Latin Amerika yayıncılık tarihinin ilk gerçek uluslararası çoksatarıdır, çünkü yazar bu kitabıyla 1982 Nobel Edebiyat Ödülü’nü almıştı. Bir yandan bu roman harikulade eğlendirici bir mizaha sahip, hiç beklenmedik, nefis olaylar ve karakterlerle dolu; bu yüzden de olağanüstü coşku verici bir deneyim onu okumak. Öbür yandan, bence bu romanın insanın içine işleyen yanı; güçlü ironi anlayışı, hâkim olan hüznün alttan alta kuvvetli bir şekilde verilmesi ve trajik bir çaresizlik duygusu. Romanın başından sonuna dek fantastik olanla olguların birbirine harmanlanması okuru tam sınırda ve hep hayal gücüne dayalı bir beklenti içinde tutuyor, özellikle, hayalleri ardı arkasına hüsrana uğrayan Buendía erkeklerinin öyküsündeki, sürekli eğlence, yenilik ve keyif kaynağı olan entrikalar söz konusu olduğunda. 

Amacım roman hakkında detaylı bir özet yazmak değil, böyle bir girişim sayfalar alacaktır, romanı ilk kez okuyanlar ya anlamayacak ya da baştan sona derin bir keyifle okuyacaktır. Ben ikincisiyim bu yüzden herkese tavsiye ediyorum keyifli okumalar!