Logoterapi: Viktor Frankl'ın Anlam Teorisi

Logoterapi: Viktor Frankl'ın Anlam Teorisi
  • 9
    0
    0
    0
  • Viktor E. Frankl, Viyana Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde nöroloji ve psikiyatri profesörüydü.

    Avusturyalı psikiyatrist ve nörolog 26 Mart 1905'te doğdu. Erken bir yaştan itibaren tıbba ve doğa bilimlerine ilgi duymaya başladı.

    Aşkın, özgürlüğün, anlamın ve sorumluluğun ırk, kültür, din ve kıtaları aştığını gösteren 50 dile çevrilmiş 40 kitap yayınladı.

    En ünlü anı kitabı, ürkütücü Auschwitz toplama kamplarında geçen kişisel bir deneyimi özetleyerek başlar. Toplama kamplarında geçirdiği üç yıl, bir hayatta kalma hikayesinden daha fazlası oldu. Frankl, günümüzün dayanıklılık tanımını somutlaştırıyor.

    Viktor Frankl, bizi benzersiz yapan şeyin ruhumuz olduğunu düşünüyordu. O dönemin pek çok felsefecisi ve psikiyatrının yaptığı gibi hayatı ve insanın doğasını “hiçliğe” indirgemek ona göre doğru bir bakış açısı değildi.

    Henüz 19 yaşındayken iki önemli fikrini geliştirmişti.

    • Birincisi: Varlığımızdan sorumlu olduğumuza göre hayatın bize hayatımızın anlamı hakkında sorduğu soruyu cevaplamalıyız.
    • İkincisi: Nihai anlam bizim kavrama yeteneğimizi aşar ve orada kalır. Anlamın peşinden koşarken orada olduğuna dair bir inancımız olmalı.

    Frankl’in toplama kamplarında yaşadığı deneyimler ona insanın anlam bulma kapasitesi olduğunu gösterdi. Öyle ki insan en tuhaf ve acı dolu koşullarda bile anlam arayışına kendini kaptırabiliyordu.

    Viktor Frankl 2 Eylül 1997’de, 92 yaşında, arkasında müthiş bir miras bırakarak hayata gözlerini yumdu. Hayatı boyunca yaptığı çalışmalarla bize, hepimizin zor anlarımızda bizi kurtaracak, hayat ne kadar

    Anlam arayışını, aşkın aşkın gücünü, mizahı bulmayı ve zorluklar karşısında cesareti keşfetmeyi düşünüyor. Frankl, akla gelebilecek en kötü koşullarda, en kritik özgürlüğün, bireyin tutumunu seçme yeteneği olduğu inancına bağlıydı.


    Logoterapi Nedir?


    Logoterapi genellikle “ üçüncü Viyana psikoterapi okulu ” olarak anılır ve 1930'larda hem Freud'un psikanalizine hem de Adler'in toplum içindeki güce vurgusuna bir yanıt olarak ortaya çıkmıştır. Bu sadece “terapi”den daha fazlasıdır. Manevi olarak kaybolanlar için bir felsefe ve kafası karışık olanlar için bir eğitimdir. Hastalar için acı ve şifa karşısında destek sunar. (Guttmann, 2008).


    Logoterapi kelimesindeki logo “anlam” demektir. İnsanların her zaman aradığı şey. Bu yüzden logoterapi “anlam” yoluyla terapi demektir.


    Zorlu, acı veren durumlarda anlam bulmamızı sağlar. Böylece bu tür durumlar gelişmemiz, büyümemiz için fırsat haline gelir. Bu yöntem hayatta başımıza gelen her şeyde bir anlam bulmamızı sağlar ve eksiksiz bir hayat yaşamayı mümkün kılar


    Logoterapinin temel ilkelerinden ilki, insanın temel uğraşının haz almak ya da acıdan kaçınmak değil, yaşamında bir anlam bulmaktır. İnsanın elbette acısının bir anlamı olması şartıyla, acı çekmeye hazır olmasının nedeni budur. Anlam bulmak için acı çekmek çok gereksizdir. Acının kaçınılabilir olduğu durumlarda yapılacak en anlamlı durum, ister ruhsal veya fiziksel, ister politik olsun, acıya yol açan nedeni ortadan kaldırmak olacaktır. Gereksiz yere acı çekmek, kahramanca bir tutum değil mazoşistçe bir tutumdur. 


    Logoterapi, bir insanın fiziksel, psikolojik ve ruhsal (noolojik) yönlerini inceler ve bireyin işleyişinin ifadesi aracılığıyla görülebilir. Genellikle hümanist-varoluşçu bir düşünce okulu olarak kabul edilir, ancak çağdaş terapilerle birlikte de kullanılabilir (McMullin, 2000).


    Freud'un " zevk arzusu " ve Adler'in " güç arzusu"nun aksine, logoterapi, bir  "anlam arzusu" veya yaşamda amaç ve anlam bulmaya yönelik içsel bir arzu tarafından yönlendirildiğimiz fikrine dayanır. (Amelis & Dattilio, 2013).


    İnsanlar olarak, işleyişin ilk iki boyutundaki (fiziksel/psikolojik) durumlara genellikle koşullu ve otomatik tepkilerle yanıt veririz. Bu tepkilerin örnekleri arasında olumsuz kendi kendine konuşma, mantıksız eylemler, patlamalar ve olumsuz duygular bulunur.


    Hayvanlar da ilk iki boyutta tepki verir. İnsanı diğer türlerden ayıran, işleyişin üçüncü boyutudur. Logoterapinin eşsiz güzelliği budur.


    İnsanlar tıpkı ilk iki boyutta (fiziksel ihtiyaçları ve düşünceyi karşılayan) yaşayan hayvanlar gibi hayatta kalabilirken, logoterapi ruhla daha derin bir bağlantı ve bizi benzersiz bir şekilde insan yapan şeyi keşfetme fırsatı sunar.Manevi boyut, anlam boyutudur. 


    Logoterapinin temel ilkeleri şunlardır:


    insan hayatının anlamı vardır,insanlar kendi yaşam anlamlarını deneyimlemeyi çok isterler veinsan her koşulda anlamı deneyimleme potansiyeline sahiptir (Schulenberg, 2003)


    Viktor Frankl'ın Teorisi



    Frankl, logoterapiyi, insanın “anlam-boyutunu” veya manevi boyutunu vurgulayarak mevcut terapileri geliştirmenin bir yolu olarak gördü. Frankl'ın logoterapisini üç felsefi ve psikolojik kavram oluşturur: 


    irade özgürlüğü, anlam istemi ve hayatın anlamı 


    İrade özgürlüğü, insanların karar vermede özgür olduğunu ve hem iç hem de dış koşullara karşı tavır alabileceklerini ileri sürer. Bu bağlamda özgürlük, kişinin kendi yaşamını belirli olasılıklar dahilinde şekillendirmesi için bir alan olarak tanımlanmaktadır. Danışana somatik veya psikolojik hastalık karşısında özerklik için alan sağlar. Özünde, koşullarımız ne olursa olsun yanıtlarımızı seçmekte özgürüz.


    Anlam istemi, insanların yaşamdaki amaçlarına ulaşmakta özgür olduğunu belirtir. Hayal kırıklığı, saldırganlık, bağımlılık, depresyon ve intihar, bireyler “anlama isteklerini” gerçekleştiremedikleri zaman ortaya çıkar. İnsanlar olarak birincil amacımız, yaşamlarımızda anlam veya amaç aramaktır. Anlamlı bir neden için hazzı aşma ve acıyı destekleme yeteneğine sahibiz.


    Yaşamdaki anlam, anlamın yalnızca bir yanılsama veya kişisel algıdan ziyade nesnel bir gerçeklik olduğu fikrine dayanır. İnsan, her durumda anın anlamını fark ederek mümkün olan en iyi benliklerini ortaya çıkarmak için hem özgürlüğe hem de sorumluluğa sahiptir.


    Her koşulda, kaçınılmaz ıstırapta bile bir anlam bulabilir miyiz? 


    Araştırma ve Ampirik Sonuçlar


    Logoterapi, bireyin her boyutunda (üç boyutlu ontoloji) önemli bir uygulamaya sahiptir. 


    Fizyolojik olarak logoterapi, ıstırap ve fiziksel acı veya kayıpla baş etmenin etkili bir yoludur. Ruhsal olarak logoterapi, insanlar bizim can sıkıntısı, ilgisizlik, boşluk ve depresyon olarak deneyimlediğimiz “varoluşsal boşluktan” muzdarip olduğunda hayatın anlamı veya amacı olduğunu gösterir. (Frankl, 2006).


    1. TSSB ve Akut Stres


    Logoterapi ile ilgili en etkili şeylerden biri, bireyleri güçlendirme, semptomlarından kurtulmalarına izin verme ve proaktif olma kapasitelerini artırma yeteneğidir.


    Logoterapi, acı çekmenin önsözü üzerine kurulduğundan, travmatik deneyimleri tedavi etmek için doğal bir terapidir. Logoterapi, akut stres bozukluğu veya travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) olan bireyler için faydalı bir tedavidir.


    2. Alkol ve Uyuşturucu Tedavisi


    Frankl (2006), bireyler varoluşsal bir boşluk yaşadığında ortaya çıkan saldırganlık, depresyon ve bağımlılıktan oluşan bir “kitle nevrotik üçlüsü”nü tartıştı. Bu boşluk, sosyal normların ihlaline, stres belirtilerine ve bağımlılığa yol açar.


    Bu varoluşsal boşluğun tedavisi, elbette, danışana seçme özgürlüğünü, anlam bulma isteğini ve amaçlı bir yaşam sürme sorumluluğunu keşfetme konusunda rehberlik etmektir. 


    Logoterapi, alkolikler arasında aşerme ve içmeye katılımı azaltmada etkili olmuştur.


    Frankl, bireyler özgürlüklerini, sorumluluklarını ve yaşam amaçlarını kullanabildiklerinde, alkol veya uyuşturucu gibi zihin değiştiren maddelere artık ihtiyaç veya istek kalmayacağını savunur.




    3. Anksiyete ve Depresyon


    Logoterapi, depresyon ve kaygıyı tedavi etmek için başarıyla kullanılmıştır. Bir çalışma, özellikle rahim ağzı kanseri hastaları arasındaki depresyon ve stresi araştırdı.


    Araştırmacılar, 15 hastadan oluşan iki grup arasında kortizol düzeylerini (stres hormonu) ve Beck Depresyon Envanterinden (BDI) alınan puanları ölçtüler. Bir grup toplam altı hafta (haftada bir 45 dakikalık seanslar) logoterapi tedavisi aldı ve kontrol grubu standart kanser tedavisi aldı.


    Altı hafta sonra, tedavi grubu için BDI skorlarında ve kortizol düzeylerinde önemli bir düşüş olurken, kontrol grubunda herhangi bir değişiklik olmadı (Soetrisno & Moewardi, 2017). 


    Benzer şekilde, 22 meme kanseri hastasından oluşan bir grup arasında iki saatlik logoterapi seansları, BDI puanlarını önemli ölçüde azalttı (Hagighi, Khodaei ve Sharifzadeh, 2012). Bu araştırmalar, logoterapinin kanser veya diğer önemli hastalıklarla mücadele eden bireyler için faydalı bir tedavi olabileceğini göstermiştir.


    4. Grup logoterapisi


    Grup ortamlarında logoterapi kullanımını destekleyen önemli araştırmalar da var. Hem bireyleri hem de grupları sorumluluk, özgürlük ve değerler konusunda eğitmek, ıstırabın azaltılmasına ve çeşitli psikolojik iyilik halinin ölçülmesine yardımcı olabilir.


    Boşanmış kadınlardan oluşan bir grup ortamında gestalt ve logoterapinin etkinliği karşılaştırıldığında, logoterapi depresyon, kaygı ve saldırganlıkta daha önemli bir azalma sağlamıştır. (Yousefi, 2006).


    Grup logoterapisi ayrıca zihinsel engelli çocukların anneleri arasında artan psikolojik refah, olumlu ilişkiler, özerklik, kişisel gelişim ve ustalık sağlamıştır. (Faramarzi ve Bavali, 2017)

    Logoterapi Teknikleri Nasıl Uygulanır?


    Frankl'ın psikoterapiyi insancıllaştırma çabaları, depresyon, ıstırap, kronik ağrı/sağlık koşulları, kaygı, fobiler, takıntılar ve önemli yaşam değişiklikleri olan danışanlarda kullanılacak pratik teknikleri içeriyordu.


    Logoterapinin terapötik teknikleri ile hem Bilişsel Davranışçı Terapi (CBT) hem de Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT) arasında benzerlikler vardır.


    1. Yansıma


    Logoterapi de ilk teknik, danışanların dikkatini sorunlardan ve şikayetlerden uzaklaştırıp olumlu bir şeye odaklamasına yardımcı olmayı amaçlayan yansıtmadır. Kendinden uzaklaşma ve kendini aşma kavramına dayanır .


    Pratik olarak konuşursak, “ X probleminiz olmasaydı hayatınız nasıl olurdu? ” gibi sorular sormayı içerir. ”; “ Hayatında her şey mükemmel gitseydi, bu nasıl olurdu? ”; ve “ Hayatında uğrunda öleceğin bir şey var mı? ” gibi. 


    2. Paradoksal Niyet


    Paradoksal niyet, fobiler, korku ve kaygı ile kullanılabilecek etkili bir tekniktir.


    Bu tekniğin temeli, korku felç olduğunda, mizah ve alay etmenin yararlı olabileceğidir. Eylem/niyet en çok korkulan şeye odaklandığında korku ortadan kalkar. Örneğin, bir kişi reddedilme korkusuyla mücadele ederse, kendilerini bilerek reddedilecekleri veya “hayır” denilecek pozisyonlara sokarlar.


    Uygun bir örnek, genç öğrencilerin en büyük korkularıyla yüzleşmek zorunda kaldıkları Harry Potter ve Azkaban Tutsağı'nda (Rowling, 1999) yer almaktadır. Korkularını yenmek için, korkunç düşünceyi, paten üzerinde büyük bir örümcek gibi gülünç bir şeye dönüştürmek zorunda kalırlar, böylece alay edip felç edici korkunun üstesinden gelirler.

    3. Sokratik Diyalog


    Sokratik diyalog, danışanın kendi sözleriyle kendini keşfetme sürecinde yönlendiren logoterapide bir araçtır.


    Sokratik diyalog bir konuşmada anlam bulmak için kullanılır. Danışanın amaçlarına, anlamlarına ve özgürlüklerine zaten sahip olduklarını fark etmelerini sağlar. 


    Hayat ve Anlam Üzerine 5 Ünlü Alıntı


    1. “ Bizim hayattan ne beklediğimiz değil, hayatın bizden ne beklediği önemli"  ( Frankl)

    2. "Artık bir durumu değiştiremediğimizde, kendimizi değiştirmek zorunda kalırız." ( Frankl)

    3. "Acı, kader ve ölüm gibi, yaşamın silinmez bir parçasıdır. Acı ve ölüm olmadan insan yaşamı tamamlanamaz." ( Frankl)

    4. "Çünkü başarı, tıpkı mutluluk gibi peşinden gidilemez; ortaya çıkması gerekir ve bunu yalnızca kişinin kendisinden daha büyük bir amaca kişisel adanmasının istenmeyen yan etkisi olarak veya kişinin kendinden başka birine teslim olmasının yan ürünü olarak gelir." ( Frankl)


    5. "Uğruna yaşamak için bir nedeni olan, neredeyse her nasıla dayanabilir. " ( Nietzsche) 


    Logoterapi İle İlgili 5 Kitap


    İnsanın Anlam Arayışı (2006), Viktor Frankl Anlam İradesi (Frankl, 2014)Frankl'ın Doktor ve Ruh: Psikoterapiden Logoterapiye (1986) Yaşamda Bulma Anlamı: Logoterapi (1995)










    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.