Askerdeyken 40 gün ezan duymadan geçirdiğim zamanı unutamıyorum. Annemin ölüm haberini veren doktorun kalbime düşürdüğü ateşe benzer bir acı. Anneler gatantidir hep ceptedir. Anne koşulsuz sever, haklı haksız aramaz evladını savunur. Bu sebeplerden ötürüdür sanırım annemin varlığını onu kaybedince anladım. Tıpkı ezan gibi.

Neydi ezanı bu denli değerli kılan?

Namaz vaktini duyurur ve huzura davet maksadıyla inler sokaklar muezzinlerin her vakit ayrı makamda okudukları Ezanlarla.
Kimi duygulanir kimi rahatsız...

Malumunuz üzere bir dönem ülkemizde ezan Türkçe okunmuştur. Objektif bir şekilde nedenini araştırdım. Ciddi anlamda "Neden?" sorusunu sordum kendime. Hayyalel Felah Türkçe'ye çevrilmeden okunması kadar hiç bir şey dikkatimi çekmedi. Tüm kelimeler Türkçe "Hayyalel Felah" hariç.

Hayalel Felah kelime manası olarak Haydin Kurtuluşa demektir. Eğer maksat Türkçeleştirmek olsaydı bu da Türkçe'ye çevrilir idi. Günde beş defa minarelerden Haydi kurtuluşa nidaları yükselmesi kimi rahatsız eder?

Maksat Türkçeleştirmek değil imiş maksat islamsızlaştırmak imiş.

Kişilerle derdim yoktur olaylar ilgimi çeker , düşünceler, hayaller, ideolojiler...