Kazım'ı Özlüyoruz

Kazım'ı Özlüyoruz
  • 1
    0
    0
    0
  • Karadeniz'de doğmakla kalmayan, Karadeniz'i yaşayan, Karadeniz'i yaşatan biriydi Kazım. Lazcanın yaşaması için uzun uğraşlar verdi, albümleri ile sayısız Lazca esere yuva oldu.

    İyi bir Trabzonsporluydu. Hayat verdiği "Uyy! Aha Trabzon" bugün hala şampiyonluk kutlamalarında milyonlarca Trabzonluyu coşturuyor, taraftarların coşkusunu yansıtıyor. 

    "Trabzonspor’u tutmak sadece o yörenin çocuğu olmakla açıklanabilecek milliyetçi bir davranış değildir. Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen hayali kahramandı. Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmişti."

    Her şeyden önce Kazım bir devrimciydi. Karadeniz'in asi çocuğu,  "Beni radyasyon değil, Türkiye'deki kirli sistem kanser etti." sözleriyle düzeni eleştiriyordu. Sosyalistti. Ben bir müzisyenim, ondan sonra biraz Karadenizliyim; ama hepsinin ötesinde ben bir devrimciyim. Ve gerçekten doğru bildiğim bir şeyi en azından çok zorlanırsam ortaya koymaktan çekinmem, diyordu. Sanatın sol penceresinden sızan ışığı besteleriyle milyonların kulağına taşıdı. Atilla İlhan'ın Askıda Yaşamak ve Sisler Bulvarı şiirlerinin yanı sıra Kavganın Ortasında gibi bir başyapıtı bizlere armağan etmiştir. Can Yücel'i duygulara boğan bu eseri eğer dinlemediyseniz Kazım'ı anarak bir kulak verin sözlerine.

    <iframe style="border-radius:12px" src="https://open.spotify.com/embed/track/0m8nHZj1nI0NpsyEGhYq0u?utm_source=generator&theme=0" width="100%" height="352" frameBorder="0" allowfullscreen="" allow="autoplay; clipboard-write; encrypted-media; fullscreen; picture-in-picture" loading="lazy"></iframe>

    "Bu arada; hiç başımızdan eksik olmayan gökyüzüne, günün karanlık saatlerine, ara sıra kopsa da fırtınalara, bir gün boğulacağımız denizlere, eski günlere, neler olacağını bilmesek de geleceğe, kötülüklerle dolu olsa bile tarihe, tarihin akışını düze çıkarmaya çalışan tüm güzel yüzlü çocuklara, Donkişotlar 'a, ateş hırsızlarına, Ernesto "Çe" Guevara'ya, yollara-yolculuklara, sevgililere, sevişmelere, sadece düşleyebildiğimiz olamamazlıklara, üşürken ısınmalara, her şeyden sıcak annelere, babalara ve tadını bütün bunlardan alan şarkılara kendi sıcaklığımızı gönderiyoruz. Kötü şeyler gördük. Savaşlar, katliamlar, ölen-öldürülen çocuklar gördük. Kendi dilini, kendi kültürünü, kendisini kaybeden insanlar, topluluklar gördük. Yanan köyler, kentler, ormanlar, hayvanlar gördük. Yoksul insanlar, ağlayan anneler, babalar, her gün bile bile sokaklarda ölüme koşan tinerci çocuklar gördük. Biz de öldük. Ama her şeye rağmen bu yeryüzünde şarkılar söyledik. Teşekkürler dünya."

    Kazım ölmeden önce "Her şeye rağmen yeryüzünde şarkılar söyledik..." demişti. Senin için şarkılar söylemeye, isyanımızı haykırmaya devam edeceğiz. Huzur içinde uyu...


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.