Film, 1939 Nazi Almanyası döneminde caz müzikleri dinleyip, dans eden ve kendilerine "Swing Kids" diyen gençleri konu alıyor. Yönetmeni Thomas Carter olan 1993 yapımı filmin başrollerinde Robert Sean Leonard ve Christian Bale yer alıyor.
Dead Poets Society'deki rolüyle gönüllerimize taht kuran Robert Sean Leonard bu filmdeki Peter karakteriyle de bizi kendine hayran bırakmayı başarıyor.
Bir sene önce Disney'in Newsies adlı müzikalinde oynayan Bale'in bizce bu filmde Thomas rolünü almasına büyük katkısı vardır.
Konusuna gelirsek: Film o dönem Almanya’da o yaşanan gerçeklerin bir kısmını yansıtmaktadır. Hitler'in Yahudileri topladığı ve II. Dünya Savaşı'nın başlamasına yakın zamanlarda, bir grup genç saçlarını uzatıp, geceleri belirlenen yerlerde o dönemin gözdesi olan swing adlı tarzda dans ediyor ve Beny Goodman ve Count Basie gibi yasaklanan müzikleri dinliyorlardı. İlk başlarda tamamen Nazi Gençliği ‘ne karşı gelip onlarla dalga geçerlerken aralarından birkaçının topluluğa katıldıktan bir süre sonra fikir değiştirdiğini görüyoruz. Nazi Gençliği kamplarında gençlerin nasıl manipüle edildikleri filmde yansıtılan gerçeklerden birkaçıdır.
Gelelim filmde ilgi çeken en büyük unsurlardan biri swing dansına. Swing kelimesinin Türkçe karşılığı sallanmak manasına gelse de görünen dans sadece sallanmaktan ibaret değil. 1920'lerde caz müziği yoluyla ortaya çıkan swing dansının şöhreti 40'lar ve 50'lere kadar devam etmiştir. Dansın kökeni Afro-Amerikan'a dayanır. Örnek göstermek istersek, işte filmde en çok göz kamaştıran sahnelerden biri;
Tabi oyuncular film boyunca dans edip gülmüyorlar. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi gençler Nazi Gençliği kamplarına katıldıktan sonra yavaş yavaş değişmeye başlıyorlar. Kamplarda Alman ırkının ne kadar üstün olup Yahudi ırklarının ne kadar kötü olduğuna dair videolar izletiliyor. Gençlerin üzerine uygulanan bu psikoloik baskıya bazıları karşı gelmeye devam ederken bazıları bundan haliyle etkileniyor.
Peter'ın (Robert Sean Leonard) babası Nazizm'e kurban giden şansız insanlardan birkaçıdır. Peter'ın bazı şeyleri sorgulamasında bunun da önemi vardır. Öte yandan zengin ailesi tarafından hiçbir zaman yeterli bulunamayan Thomas (Christian Bale) kendini onlara kanıtlamak adına beyninin yıkanmasına izin verecektir.
Thomas ve Arvid'in (Frank Whaley) ilk başlarda çok yakın birer arkadaş olmalarına rağmen sonralardan Thomas'ın fikirlerinin değişmesinden dolayı can sıkıcı olaylar meydana geliyor. Film zaten bu 3 arkadaş arasında gelişen olaylar ile devam ediyor.
II. Dünya Savaşı dönemi Almanya'sını anlatan çok etkileyici filmlerden olmamasına rağmen bizce izlenmeyi hak edenler arasına girebilir.
Bonus;
Kaynak: 1, 2
Dead Poets Society'deki rolüyle gönüllerimize taht kuran Robert Sean Leonard bu filmdeki Peter karakteriyle de bizi kendine hayran bırakmayı başarıyor.
Bir sene önce Disney'in Newsies adlı müzikalinde oynayan Bale'in bizce bu filmde Thomas rolünü almasına büyük katkısı vardır.
Konusuna gelirsek: Film o dönem Almanya’da o yaşanan gerçeklerin bir kısmını yansıtmaktadır. Hitler'in Yahudileri topladığı ve II. Dünya Savaşı'nın başlamasına yakın zamanlarda, bir grup genç saçlarını uzatıp, geceleri belirlenen yerlerde o dönemin gözdesi olan swing adlı tarzda dans ediyor ve Beny Goodman ve Count Basie gibi yasaklanan müzikleri dinliyorlardı. İlk başlarda tamamen Nazi Gençliği ‘ne karşı gelip onlarla dalga geçerlerken aralarından birkaçının topluluğa katıldıktan bir süre sonra fikir değiştirdiğini görüyoruz. Nazi Gençliği kamplarında gençlerin nasıl manipüle edildikleri filmde yansıtılan gerçeklerden birkaçıdır.
Gelelim filmde ilgi çeken en büyük unsurlardan biri swing dansına. Swing kelimesinin Türkçe karşılığı sallanmak manasına gelse de görünen dans sadece sallanmaktan ibaret değil. 1920'lerde caz müziği yoluyla ortaya çıkan swing dansının şöhreti 40'lar ve 50'lere kadar devam etmiştir. Dansın kökeni Afro-Amerikan'a dayanır. Örnek göstermek istersek, işte filmde en çok göz kamaştıran sahnelerden biri;
Tabi oyuncular film boyunca dans edip gülmüyorlar. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi gençler Nazi Gençliği kamplarına katıldıktan sonra yavaş yavaş değişmeye başlıyorlar. Kamplarda Alman ırkının ne kadar üstün olup Yahudi ırklarının ne kadar kötü olduğuna dair videolar izletiliyor. Gençlerin üzerine uygulanan bu psikoloik baskıya bazıları karşı gelmeye devam ederken bazıları bundan haliyle etkileniyor.
Peter'ın (Robert Sean Leonard) babası Nazizm'e kurban giden şansız insanlardan birkaçıdır. Peter'ın bazı şeyleri sorgulamasında bunun da önemi vardır. Öte yandan zengin ailesi tarafından hiçbir zaman yeterli bulunamayan Thomas (Christian Bale) kendini onlara kanıtlamak adına beyninin yıkanmasına izin verecektir.
Thomas ve Arvid'in (Frank Whaley) ilk başlarda çok yakın birer arkadaş olmalarına rağmen sonralardan Thomas'ın fikirlerinin değişmesinden dolayı can sıkıcı olaylar meydana geliyor. Film zaten bu 3 arkadaş arasında gelişen olaylar ile devam ediyor.
II. Dünya Savaşı dönemi Almanya'sını anlatan çok etkileyici filmlerden olmamasına rağmen bizce izlenmeyi hak edenler arasına girebilir.
Bonus;
Kaynak: 1, 2
Yorum Bırakın