Filmlerdeki anlık dans sahneleri bile içimizi kıpır kıpır yaparken bazı dans filmleri var ki tutkuyla izlemekten kendimizi alamıyoruz. İzledikçe dans edesimiz geliyor. Bir filmde senaryo, çekimler ve oyuncular o filmi ne kadar güzelleştiriyorsa dans sahneleri de bir o kadar etkiliyor. Şimdi dansı konu alan, muhteşem sahneleriyle bizi fethetmiş 10 filmimizi huzurlarınıza sunuyoruz. Şimdiden iyi seyirler dileriz.
Singin' in the Rain (1952) imdb: 8.3
Hollywood’un sessiz sinema filminden sesli filme geçişini anlatan filmin, hem yönetmeni hem de başrol oyuncusu Gene Kelly'dir.
Gene Kelly tarafından seslendirilen “Singin’ in the Rain” adlı şarkısıyla efsaneleşmiş olağanüstü bir yapımdır.
Yapıt, sesli filmlerin ortaya çıktığı dönemde yıldızı sönen bir aktörün öyküsünü konu alıyor.
Black Swan (2010) imdb:8.0
En iyi psikolojik gerilim filmleri arasında da ilk sıralara adını yazdıran bir diğer Oscar ödüllü yapım. New York’ta yaşayan Nina (Natalie Portman) genç ve yetenekli bir balerindir. Hayatının tamamını kapsayan dans en büyük tutkusu, yaşam amacıdır. Kuğu Gölü balesini sahneye koyan bale yönetmeni Thomas Leroy,(Vincent Cassel) yeni sezonda Beyaz Kuğu'yu canlandıran baş balerini değiştirmeye karar verir ve ilk terci olarak da Nina'yı görür.
The Red Shoes (1948) imdb:8.3
Periler Dünyası olarak da bilinen 1948 yapımı Kırmızı Pabuçlar (The Red Shoes) filmi, gelmiş geçmiş en iyi dramatik müzikallerden biri olarak gösteriliyor. Victoria Page, (Moira Shearer) genç ve oldukça yetenekli bir balerindir. Güzel dansçının kariyeri, mükemmeliyetçi bir sahne yöneticisi olan Boris Lermantov'un (Anton Walbrook) ellerinde yükselişe geçer. Victoria, sahnede bir yıldız gibi parlarken, bunun bedelini ödeyeceğini henüz bilmemektedir.
Scent of a Woman (1992) imdb:8.0
Özel bir kolejde okuyan Charlie, (Chris O'Donnell) paraya ihtiyacı olduğundan kör bir adama, bakıcılık yapmaya razı olur ama iş umduğu kadar basit olmayacaktır. Çünkü Emekli Albay Frank Slade'in (Al Pacino) hafta sonu için çok özel bir planı vardır.
Bu plana New York'a yolculuk, kadınlar, iyi bir yemek, birinci sınıf şarap, tango, limuzin ve ne yazık ki, bir de 45'lik dahildir.
Al Pacino bu rolüyle kariyerinin ilk ve tek Oscar ödülünü kazanmıştır.
Shall We Dance (2004) imdb:6.1
Bir emlak avukatı olan John Clark (Richard Gere), işinde ve ailesinde oldukça huzurlu bir yaşam sürmektedir. Ancak hayatında bir şeylerin eksik olduğunu düşünür. Her gün eve giderken, bir dans merkezinin penceresinin önünde aynı kızı görmeye başlar.
Bu kızla tanışmak umuduyla dans derslerine başlayan John, ilk başlarda işlerin kötü gitmesiyle bir hata yaptığını düşünür.
Paulina, (Jennifer Lopez) John'a dans konusunu ciddiye almasını ve onunla çıkmayı düşünmediğini söyler.
Zenne (2012) imdb:7.4
Can, (Kerem Can) İstanbul’da gündüzleri fal bakarak, akşamları dans ederek hayata tutunmaya çalışan, Almanya’dan gelmiş teyzesiyle birlikte yaşayan feminen-aseksüel bir asker kaçağı.
Ahmet, (Erkan Avcı) Urfa’dan İstanbul’a üniversite için gelmiş, kardeşiyle yaşayan, ailesiyle sıkıntıları olan bir eşcinsel.
Daniel (Giovanni Arvaneh) ise savaş muhabirliği yaptığı Afganistan’da fotoğrafını çektiği çocukların mayına basarak ölmelerine sebebiyet veren, İstanbul’da kafasını toplamaya çalışan Alman biseksüel bir fotoğrafçı.
Ahmet Yıldız'ın gerçek hikayesinden esinlenilerek kaleme alınmıştır.
Chicago (2002) imdb:7.2
En iyi film oscarını kazanan ilk müzikal filmdir. Sahnelerde geçen bir yaşamın hayalini kuran Roxy Hart, (Renée Zellweger) gecelerini Chicago’nun parlak ışıklarında caz gösterilerini izleyerek geçirmektedir. 1920’li yılların yıldızları arasında yerini alarak sıkıcı kocası Amos’tan (John C. Reilly) kaçacağı hayaliyle geçirmektedir.
Baştan çıkarıcı şarkıcı Velma Kelly’ye (Catherine Zeta-Jones) büyük bir hayranlık duyan Roxie, kendisini gösteri dünyasına adım attıracağına inandıran Fred Casely (Dominic West) ile tanışır.
Pina (2011) imdb:7.7
Pina, Pina Bausch için çekilmiş bir film. Tanztheater Wuppertal Pina Bausch topluluğuyla üç boyutlu olarak çekilmiş bu uzun metraj dans filmi, 2009 yazında ölen büyük Alman koreografın nefes kesen eşsiz sanatını betimliyor.
Moonwalker (1988) imdb:8.5
Michael (Michael Jackson) ve küçük arkadaşlarının kötü kalpli uyuşturucu satıcısı Mr. Big’e (Joe Pesci) karşı verdiği mücadeleyi konu ediyor. Başlamadan önce canlı Man in Mirror performansı ve Michael’ın müzikal geçmişinin bir özetiyle giriş yapılan Moonwalker filmi, MJ’in film adına yaptığı en akılda kalan projesi olmuştur.
Daha çok sanatçının biyografisine yönelik olan film, kısa filmlerden ve Michael Jackson'ın yazdığı bir de senaryodan oluşmaktadır.
Dirty Dancing (1987) imdb:6.9
80'li yılların önemli filmlerinden sayılabilecek sıcacık bir yapım. Bir yaz kampında dans öğretmenliği yapan Johnny Castle, (Patrick Swayze) iş dışında kalan vakitlerinde de diğer dansçılarla dans etmektedir. Baby (Jennifer Grey) olarak tanınan genç bir kız Johnny'e aşık olur ve onun hem sevgilisi hem de dans partneri olur.
Singin' in the Rain (1952) imdb: 8.3
Hollywood’un sessiz sinema filminden sesli filme geçişini anlatan filmin, hem yönetmeni hem de başrol oyuncusu Gene Kelly'dir.
Gene Kelly tarafından seslendirilen “Singin’ in the Rain” adlı şarkısıyla efsaneleşmiş olağanüstü bir yapımdır.
Yapıt, sesli filmlerin ortaya çıktığı dönemde yıldızı sönen bir aktörün öyküsünü konu alıyor.
Black Swan (2010) imdb:8.0
En iyi psikolojik gerilim filmleri arasında da ilk sıralara adını yazdıran bir diğer Oscar ödüllü yapım. New York’ta yaşayan Nina (Natalie Portman) genç ve yetenekli bir balerindir. Hayatının tamamını kapsayan dans en büyük tutkusu, yaşam amacıdır. Kuğu Gölü balesini sahneye koyan bale yönetmeni Thomas Leroy,(Vincent Cassel) yeni sezonda Beyaz Kuğu'yu canlandıran baş balerini değiştirmeye karar verir ve ilk terci olarak da Nina'yı görür.
The Red Shoes (1948) imdb:8.3
Periler Dünyası olarak da bilinen 1948 yapımı Kırmızı Pabuçlar (The Red Shoes) filmi, gelmiş geçmiş en iyi dramatik müzikallerden biri olarak gösteriliyor. Victoria Page, (Moira Shearer) genç ve oldukça yetenekli bir balerindir. Güzel dansçının kariyeri, mükemmeliyetçi bir sahne yöneticisi olan Boris Lermantov'un (Anton Walbrook) ellerinde yükselişe geçer. Victoria, sahnede bir yıldız gibi parlarken, bunun bedelini ödeyeceğini henüz bilmemektedir.
Scent of a Woman (1992) imdb:8.0
Özel bir kolejde okuyan Charlie, (Chris O'Donnell) paraya ihtiyacı olduğundan kör bir adama, bakıcılık yapmaya razı olur ama iş umduğu kadar basit olmayacaktır. Çünkü Emekli Albay Frank Slade'in (Al Pacino) hafta sonu için çok özel bir planı vardır.
Bu plana New York'a yolculuk, kadınlar, iyi bir yemek, birinci sınıf şarap, tango, limuzin ve ne yazık ki, bir de 45'lik dahildir.
Al Pacino bu rolüyle kariyerinin ilk ve tek Oscar ödülünü kazanmıştır.
Shall We Dance (2004) imdb:6.1
Bir emlak avukatı olan John Clark (Richard Gere), işinde ve ailesinde oldukça huzurlu bir yaşam sürmektedir. Ancak hayatında bir şeylerin eksik olduğunu düşünür. Her gün eve giderken, bir dans merkezinin penceresinin önünde aynı kızı görmeye başlar.
Bu kızla tanışmak umuduyla dans derslerine başlayan John, ilk başlarda işlerin kötü gitmesiyle bir hata yaptığını düşünür.
Paulina, (Jennifer Lopez) John'a dans konusunu ciddiye almasını ve onunla çıkmayı düşünmediğini söyler.
Zenne (2012) imdb:7.4
Can, (Kerem Can) İstanbul’da gündüzleri fal bakarak, akşamları dans ederek hayata tutunmaya çalışan, Almanya’dan gelmiş teyzesiyle birlikte yaşayan feminen-aseksüel bir asker kaçağı.
Ahmet, (Erkan Avcı) Urfa’dan İstanbul’a üniversite için gelmiş, kardeşiyle yaşayan, ailesiyle sıkıntıları olan bir eşcinsel.
Daniel (Giovanni Arvaneh) ise savaş muhabirliği yaptığı Afganistan’da fotoğrafını çektiği çocukların mayına basarak ölmelerine sebebiyet veren, İstanbul’da kafasını toplamaya çalışan Alman biseksüel bir fotoğrafçı.
Ahmet Yıldız'ın gerçek hikayesinden esinlenilerek kaleme alınmıştır.
Chicago (2002) imdb:7.2
En iyi film oscarını kazanan ilk müzikal filmdir. Sahnelerde geçen bir yaşamın hayalini kuran Roxy Hart, (Renée Zellweger) gecelerini Chicago’nun parlak ışıklarında caz gösterilerini izleyerek geçirmektedir. 1920’li yılların yıldızları arasında yerini alarak sıkıcı kocası Amos’tan (John C. Reilly) kaçacağı hayaliyle geçirmektedir.
Baştan çıkarıcı şarkıcı Velma Kelly’ye (Catherine Zeta-Jones) büyük bir hayranlık duyan Roxie, kendisini gösteri dünyasına adım attıracağına inandıran Fred Casely (Dominic West) ile tanışır.
Pina (2011) imdb:7.7
Pina, Pina Bausch için çekilmiş bir film. Tanztheater Wuppertal Pina Bausch topluluğuyla üç boyutlu olarak çekilmiş bu uzun metraj dans filmi, 2009 yazında ölen büyük Alman koreografın nefes kesen eşsiz sanatını betimliyor.
Moonwalker (1988) imdb:8.5
Michael (Michael Jackson) ve küçük arkadaşlarının kötü kalpli uyuşturucu satıcısı Mr. Big’e (Joe Pesci) karşı verdiği mücadeleyi konu ediyor. Başlamadan önce canlı Man in Mirror performansı ve Michael’ın müzikal geçmişinin bir özetiyle giriş yapılan Moonwalker filmi, MJ’in film adına yaptığı en akılda kalan projesi olmuştur.
Daha çok sanatçının biyografisine yönelik olan film, kısa filmlerden ve Michael Jackson'ın yazdığı bir de senaryodan oluşmaktadır.
Dirty Dancing (1987) imdb:6.9
80'li yılların önemli filmlerinden sayılabilecek sıcacık bir yapım. Bir yaz kampında dans öğretmenliği yapan Johnny Castle, (Patrick Swayze) iş dışında kalan vakitlerinde de diğer dansçılarla dans etmektedir. Baby (Jennifer Grey) olarak tanınan genç bir kız Johnny'e aşık olur ve onun hem sevgilisi hem de dans partneri olur.
Yorum Bırakın