Sherlocklar buraya! Bu yazımda gerçek çantaları sahtelerinden nasıl ayırt edebileceğimizden bahsedeceğim. Çantalar kimimiz için yalnızca tamamlayıcı aksesuarken kimimiz için gerçek bir tutku ve arzu nesnesi. Lüks markaların ve tasarımlarıyla hepimizi kendine hayran bırakan tasarımcıların çantaları ise bu tutkunun en büyük besleyicisi.
Lüks markaların tasarımlarına hemen herkes hayran olsa da yüksek fiyatlar nedeniyle bu kesimin tümü sahip olamıyor. Üreticiler ise bu durumu fırsata çevirerek tasarımcının bile ayırt etmekte zorlanacağı replika ve sahte ürünleri seri şekilde piyasaya sunuyor. Bu durum hem orijinal marka kullanıcılarının hoşuna gitmiyor hem de marka değerine ve tasarımcıya zarar veriyor.
Tek bir kişi ve tek bir ürün bazında düşündüğünüzde olay size masum görünebilir. "Bundan kim ne zarar görebilir ki?" diyebilirsiniz ama yine OECD'nin 2016 verilerine göre sadece İngiltere'de tüm taklit ürün pazarının büyüklüğü 17.6 milyar dolarmış ve bunun 3.11 milyarlık bölümünü lüks moda oluşturmuş. Taklit ürünler, her yıl dev bütçeler harcayarak markalarının prestijli isimlerini en üstte tutmak için çaba sarf eden moda evlerine yapılan büyük, organize bir suç ve sahte ürün alanlar da bu suça dahil oluyor. Kazanılan gelirin teröre destek, silah ve insan kaçakçılığı gibi ağır suçlara kaynak oluşturması ise gözden kesinlikle kaçırılmaması gereken en vahim sonuç. Tabii, her sahte o kadar da sahte değil.
Taklit konusunda oldukça dertli bir sektör de çanta sektörü bilindiği üzere. Lüks markalar arasında konu çanta olunca en çok taklit edilenler listesinin birincisi ise Hermès. 2011 yazında, marka içinde filmleri aratmayan bir polisiye av yaşanmıştı. En bilen gözlerin dahi gerçeğinden ayırt edemeyeceği Hermès çantalar piyasaya yayılmıştı. Hem de bu ürünler sanıldığı gibi Çin'den değil, moda evinin hemen burnunun ucundan, yani Fransa'nın içinden geliyordu. Aynı turuncu kutular, aynı metal malzeme, aynı deri kalitesi tutturularak üretilen çantaların, bazı Hermès çalışanları ve onaylı tedarikçilerinin de dahil olduğu son derece organize bir çeteden kaynaklandığı belirlendi. Marka tarafından basına aktarılan bilgilerde, çetenin 22 milyon Dolar değerinde vurgun yaptığı açıklandı ve denildi ki, "İnternette gördüğünüz Hermès çantaların yüzde 85'e yakını sahte!"
Hal böyle olunca sahte çanta korkusu hem tüketicinin hem de moda evlerinin en büyük korkularından biri durumunda. Peki biz tüketiciler olarak sahte ürünlerden nasıl kaçınacağız?
Eğer belirli bir tasarımcının mağazasından veya saygın bir mağazadan bir çanta almayı planlamıyorsanız, tonla araştırma yapmanız gerek. İlgilendiğiniz çantaya olabildiğince aşina olun. Bunu yapmanın harika bir yolu var, o da tasarımcının mağazasına gitmek ve gerçek çantayı bizzat incelemek. Derisinin nasıl hissettirmesi gerektiği, donanımın nasıl göründüğü ve logoların tam olarak nereye yerleştirileceği hakkında bilgi edinin. Unutmayın her şey ayrıntılarda!
Bir çanta normalde 2,500 dolara satılıyorsa ve 150 dolara size sunuluyorsa, büyük ihtimalle sahtecilik dünyasında bir gezintiye çıkıyorsunuz. Eğer büyük ölçüde indirimli bir çanta arıyorsanız, muhtemelen çok fazla aşınma ve yıpranma ile ikinci el bir şey satın almanız gerekeceğini unutmayın.
Bir çantanın taklit olup olmadığını belirleme konusunda genellikle en belirleyici faktör olan fermuarlara, tokalara ve kapaklara özellikle dikkat edin. Tasarımcı çantalarındaki donanımların hepsi aynı renk ve kaplamaya sahip olmalıdır (istisna, karışık donanım kullanılan çantalar oluşturan Chloé'dir). Fermuarlar da sorunsuz bir şekilde açılıp kapanmalıdır.
Tasarım çantanın dikişleri nadiren yapıştırılır. Eğer dikişler özensiz, düzensiz veya eğimli görünüyorsa, muhtemelen sahte bir çantaya bakıyorsunuz.
Deri ürünler deri gibi kokar, bu nedenle tutkal, kauçuk veya kimyasalların kokusunu alırsanız, muhtemelen elinizde sahte ürün vardır. Unutmayın, satıcı ürünün deri olduğunu iddia ediyorsa deri yumuşak ama kuru bir dokuya sahip olur. Sahte deri ise yapışkan ve yağlı hissettirir. Gerçek deri birkaç hafta kullanıldıktan sonra renk değişimine uğrar. Sahte deri ise hep parlak ve aynı renkte kalır.
Lüks markaların tasarımlarına hemen herkes hayran olsa da yüksek fiyatlar nedeniyle bu kesimin tümü sahip olamıyor. Üreticiler ise bu durumu fırsata çevirerek tasarımcının bile ayırt etmekte zorlanacağı replika ve sahte ürünleri seri şekilde piyasaya sunuyor. Bu durum hem orijinal marka kullanıcılarının hoşuna gitmiyor hem de marka değerine ve tasarımcıya zarar veriyor.
Tek bir kişi ve tek bir ürün bazında düşündüğünüzde olay size masum görünebilir. "Bundan kim ne zarar görebilir ki?" diyebilirsiniz ama yine OECD'nin 2016 verilerine göre sadece İngiltere'de tüm taklit ürün pazarının büyüklüğü 17.6 milyar dolarmış ve bunun 3.11 milyarlık bölümünü lüks moda oluşturmuş. Taklit ürünler, her yıl dev bütçeler harcayarak markalarının prestijli isimlerini en üstte tutmak için çaba sarf eden moda evlerine yapılan büyük, organize bir suç ve sahte ürün alanlar da bu suça dahil oluyor. Kazanılan gelirin teröre destek, silah ve insan kaçakçılığı gibi ağır suçlara kaynak oluşturması ise gözden kesinlikle kaçırılmaması gereken en vahim sonuç. Tabii, her sahte o kadar da sahte değil.
Taklit konusunda oldukça dertli bir sektör de çanta sektörü bilindiği üzere. Lüks markalar arasında konu çanta olunca en çok taklit edilenler listesinin birincisi ise Hermès. 2011 yazında, marka içinde filmleri aratmayan bir polisiye av yaşanmıştı. En bilen gözlerin dahi gerçeğinden ayırt edemeyeceği Hermès çantalar piyasaya yayılmıştı. Hem de bu ürünler sanıldığı gibi Çin'den değil, moda evinin hemen burnunun ucundan, yani Fransa'nın içinden geliyordu. Aynı turuncu kutular, aynı metal malzeme, aynı deri kalitesi tutturularak üretilen çantaların, bazı Hermès çalışanları ve onaylı tedarikçilerinin de dahil olduğu son derece organize bir çeteden kaynaklandığı belirlendi. Marka tarafından basına aktarılan bilgilerde, çetenin 22 milyon Dolar değerinde vurgun yaptığı açıklandı ve denildi ki, "İnternette gördüğünüz Hermès çantaların yüzde 85'e yakını sahte!"
Hal böyle olunca sahte çanta korkusu hem tüketicinin hem de moda evlerinin en büyük korkularından biri durumunda. Peki biz tüketiciler olarak sahte ürünlerden nasıl kaçınacağız?
1. Araştırma Yapın
Eğer belirli bir tasarımcının mağazasından veya saygın bir mağazadan bir çanta almayı planlamıyorsanız, tonla araştırma yapmanız gerek. İlgilendiğiniz çantaya olabildiğince aşina olun. Bunu yapmanın harika bir yolu var, o da tasarımcının mağazasına gitmek ve gerçek çantayı bizzat incelemek. Derisinin nasıl hissettirmesi gerektiği, donanımın nasıl göründüğü ve logoların tam olarak nereye yerleştirileceği hakkında bilgi edinin. Unutmayın her şey ayrıntılarda!
2. Gerçek Olamayacak Kadar İyi Anlaşmalara Karşı Dikkatli Olun
Bir çanta normalde 2,500 dolara satılıyorsa ve 150 dolara size sunuluyorsa, büyük ihtimalle sahtecilik dünyasında bir gezintiye çıkıyorsunuz. Eğer büyük ölçüde indirimli bir çanta arıyorsanız, muhtemelen çok fazla aşınma ve yıpranma ile ikinci el bir şey satın almanız gerekeceğini unutmayın.
3. Donanımı Kontrol Edin
Bir çantanın taklit olup olmadığını belirleme konusunda genellikle en belirleyici faktör olan fermuarlara, tokalara ve kapaklara özellikle dikkat edin. Tasarımcı çantalarındaki donanımların hepsi aynı renk ve kaplamaya sahip olmalıdır (istisna, karışık donanım kullanılan çantalar oluşturan Chloé'dir). Fermuarlar da sorunsuz bir şekilde açılıp kapanmalıdır.
4. Dikişlere Dikkat Edin
Tasarım çantanın dikişleri nadiren yapıştırılır. Eğer dikişler özensiz, düzensiz veya eğimli görünüyorsa, muhtemelen sahte bir çantaya bakıyorsunuz.
5. Deri Taklit Edilmez
Deri ürünler deri gibi kokar, bu nedenle tutkal, kauçuk veya kimyasalların kokusunu alırsanız, muhtemelen elinizde sahte ürün vardır. Unutmayın, satıcı ürünün deri olduğunu iddia ediyorsa deri yumuşak ama kuru bir dokuya sahip olur. Sahte deri ise yapışkan ve yağlı hissettirir. Gerçek deri birkaç hafta kullanıldıktan sonra renk değişimine uğrar. Sahte deri ise hep parlak ve aynı renkte kalır.
6. Küçük Bir Detay: "Seri Numarası"
Seri numarası, özgünlüğün ve orijinalliğin en önemli işaretlerinden biridir. Numaralı etiket özel bir şekilde mühürlenir ve yapıştırılır, böylece zarar görmeden çıkarılması imkansız hale gelir. Sahte ürünler ise genellikle yüzeyinde bir yere yapıştırılmış numaralı çıkartmalara sahiptir.
İşte bu genel bilgiler ışığında sahte ürünlerden kaçınmak mümkün. Eğer siz de moda evlerinin çantalarını kullanmak istiyor fakat fiyatlarını mantıklı bulmuyor ya da bütçe olarak karşılamakta zorlanıyorsanız sahteleri yerine ikinci el çantaları tercih edebilirsiniz. Böylece hem suça ortak olmayacak hem de ikinci el moda sektörüne katılarak "slow fashion" hareketine destek vermiş olacaksınız!
Kaynak: 1 2 3
İşte bu genel bilgiler ışığında sahte ürünlerden kaçınmak mümkün. Eğer siz de moda evlerinin çantalarını kullanmak istiyor fakat fiyatlarını mantıklı bulmuyor ya da bütçe olarak karşılamakta zorlanıyorsanız sahteleri yerine ikinci el çantaları tercih edebilirsiniz. Böylece hem suça ortak olmayacak hem de ikinci el moda sektörüne katılarak "slow fashion" hareketine destek vermiş olacaksınız!
Kaynak: 1 2 3
Yorum Bırakın