Aromaterapi yağları, yüzyıllar boyunca çeşitli hastalıkların iyileştirilmesinde yardımcı olduğu düşünülen ve bu nedenle ev yapımı ilaçlarda da sıklıkla kullanılmakta olan bitkisel yağlardır. Son yıllarda artan kimyasal ilaçların kullanımı nedeniyle, "alternatif tıp" olarak adlandırılan, yani kimyasaldan ziyade, bitkisel ve doğal kaynaklar kullanılarak oluşturulan tedavi yöntemlerine olan ilgide gözle görülür bir artış gerçekleşmiş bulunmakta. Bu nedenle de atalarımızdan bizlere miras kalan aromaterapi yağları tekrardan popülerleşmeye başladı. Bu yağların, iyileştirici etkilerinin yanısıra, cilde iyi geldiği de düşünülmektedir.

Ben de sizlere hangi yağın nasıl bir yardımcı etkisi olduğunu anlatmak amacıyla bir yazı oluşturmak istedim.

Yazımıza başlamadan önce birkaç önemli hatırlatmayı yapmakta fayda var:

-Aromaterapi yağlarını içmeyiniz. Bir çok aromaterapi yağı, vücüda girdiği zaman zehir etkisi yaratabilmektedir. Bu nedenle bu yağları sadece cildinizin yüzeyine uygulamaya özen gösterin.

-Yağları vücudunuzda büyük bir yüzeye uygulamadan önce kolunuzda küçük bir alanda test edin. Eğer alerjik bir reaksiyon ile karşılaşırsanız, o yağı kullanmaktan kaçının.

-Seçtiğiniz yağların saf yağ olmasına özen gösterin. İçlerinde kimyasal barındıran yağlar, istediğiniz etkiyi vermeyecektir.

Şimdi hazırsak hangi aromaterapi yağının neye iyi geldiğini anlatmaya başlayabiliriz.

 

 

1. Lavanta Yağı

Faydaları saymakla bitmeyen lavanta yağının en dikkat çeken özelliği, rahatlatıcı etkisiyle birlikte uyumaya yardımcı olmasıdır. Lavanta yağı koklamanın, aynı zamanda baş ağrısına da iyi geldiği, bilinen etkileri arasındadır. Özellikle sıcak yaz günlerinde sıkça karşılaştığımız böcek ısırmalarına karşı, böcek ısırığının olduğu bölgeye dairesel hareketlerle uygulanan lavanta yağı, kaşıntı ve kızarıklığı da alacaktır.

 

 

2. Gül Yağı

Tatlı bir kokuya sahip olan gül yağını kokladığınızda, anksiyete seviyenizde gözle görülür bir düşüş yaşayabilirsiniz. Bunun yanında cilde sürüldüğü takdirde, dış etkenleren dolayı oluşan sivilcelerin geçmesinde ve cildin daha genç bir görünüm kazanmasında da yardımcı bir etkisi vardır. Eğer sivilceleriniz hormonel sebeplerden ötürü oluşmaktaysa, sivilcelerinizin tedavisi için gül suyu kullanmak yerine, bir cildiye hekimine sorarak gerekli tedaviyi uygulamanız, sizler için daha iyi olacaktır.

 

 

3. Zufa Otu Yağı

Bilinen başka bir ismi de Çürdükotu olan Zufa otunun yağı, genel olarak iyileştirici etkisi ile tanınmaktadır. Yara izlerinin görünürlüğünün azalmasına ve cilt üzerinde bulunan iltihapların geçmesine yardımcı olduğu söylenmektedir. Hamile iseniz veya hamilelik ihtimaliniz varsa, felç geçmişiniz varsa zufa otu yağını kullanmaktan kaçının.

 

 

4. Greyfurt Yağı

Keskin kokusu sayesinde genellikle odalara hoş koku verme amaçlı yağ difüzörleri aracılığı ile kullanılan greyfurt yağı, aynı zamanda cildinizde bulunan mantarlara veya bakteri kaynaklı rahatsızlıklara iyi gelmektedir. Greyfurt yağını cildinize uyguladıktan sonra ise yoğun güneş ışınlarına maruz kalmaktan kaçınmalısınız.

 

 

5. Nane Yağı

Nane yağını koklamak, huzursuz bağırsak sendromuna iyi gelmekte, hazmı kolaylaştırmaktadır. Aynı zamanda baş ağrılarına iyi geldiği de gözlemlenen faydaları arasındadır. Vücuda sürüldüğünde ise anında etki eden bir ferahlama hissi verir. Ayrıca kas ağrılarına, güneş yanıklarına ve kaşıntı yapan böcek ısırıklarına karşı da iyi gelmektedir.

 

Kaynak: 1