Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman
Dilimde sabah keyfiyle yeni bir umut türküsü
Kar yağmış dağlara, bozulmamış ütüsü
Rahvan atlar gibi ırgalanan gökyüzü
Gözlerimi kamaştırsa da geleceğim sana
Şimdilik bağlayıcı bir takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.
Şair ilk dizesiyle umutlu olduğunu belirtmiştir.''Dilimde sabah keyfiyle yeni bir umut türküsü'' ifadesinde şair sabah ile umudu aynı satırın içine yerleştirerek aydınlıkla etrafın ışımasıyla göz önünün açıklığıyla umudu eşleştirmiştir.Şairin keyifli olduğunu ''sabah keyfiyle''ifadesinden anlıyoruz.İnsanlar eğer mutluysa şarkı söylerler şair gayr-ı ihtiyari umut türküsü söylemektedir.
''Kar yağmış dağlara bozulmamış ütüsü''
Şair görüntü olarak pürüzsüz bir doğayı seyretmekte ve kış mevsiminde bu kadar net ve aydınlık günde gözleri kamaşarak ilerlemektedir.Nasıl ki atlar ırgalanır yani titreme vari bir kıpırtıyla irkilirse gökyüzü de aynı rahvan atlar gibi kıpır kıpır hare hare ışık tayflarıyla yeryüzüne ışıklarını sunuyor.İşte süzülmeden yere inen bu ışıklar şairin gözlerini kamaştırmaktadır.Gözlerimiz bu durum da geçici bir körlük yaşar yani anlık bir gözde kararma yaşanır,hatta bayılıp yere düşülebilir.Bu kırık ışıkların yerde yaptığı etki kış aylarında çoğumuzun güneş gözlüğüyle dolaşmasına yol açar.Gözleri kamaşan insan önünü göremez şair burada önümü görmesem de (geleceğimi) ben sana geleceğim diyerek vaadde bulunuyor.
''Şimdilik bağlayıcı bir takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman''
Şair geleceği bilememekte ama yine de gelmeyi taahhütte bulunmaktadır.Gelecektir elbet,kış bahar dönünce diyememektedir.Sadece ''ıhlamurlar çiçek açtığı zaman'' diyebilmektedir.Ihlamur, doğanın en ilginç bitki türlerinden birisidir.Ihlamur ağacı bahar sonu yani yazın başında çiçek açar.Yani baharın en son çiçek açan ağacı Ihlamurdur.İnsanoğlu bahar mevsiminde doğanın uyanışına çiçeklerin açışıyla şahit olur.Kimi aşıklar bu çiçekleri kırlardan toplar sevgililerine bağlılıklarının ve ince duygularının bir nişanesi olarak verirler.Tuhaftır ki şair son çiçeği seçmiş.Sanki aşkta kalıcılığın ifadesi gibi şiirde bir yerleşkesi var ıhlamur çiçeğinin ya da ortak biz gizin şifresi gibi.
Ay, şafağa yakın bir mum gibi erimeden
Dağlar çivilendikleri yerde çürümeden
Bebekler hayta hayta yürümeden
Geleceğim diyorum, geleceğim sana
Ne olur kesin bir takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.
Güneşin doğuşuyla birlikte ay ışığı kaybolur .Şair burada ay ışığını bir muma benzetip mum nasıl eriyerek tükenirse tükenmeden sana geleceğim demektedir.Şair umutludur,kararlıdır.Bekleyen kişiye tükenmeden tüketmeden geleceğini haber vermektedir.Ama yine de bekleyene ''Ne olur kesin bir takvim sorma bana''diyerek vaadini ileri bir tarihe atıyor.
Beklesen de olur, beklemesen de
Ben bir gök kuruşum sırmalı kesende
Gecesi uzun süren karlar-buzlar ülkesinde
Hangi ses yürekten çağırır beni sana
Geleceğim diyorum, takvim sorma bana
-Ihlamur çiçek açtığı zaman.
Şair bu bölüme ''Beklesen de olur, beklemesen de'' ifadesiyle başlıyor.Şair bu ifade ile kendisini bekleyen kişide beklemenin bağımlı halini ortadan ortadan kaldırıyor.İstiyorsan,eğer,beklersen demek istiyor.Para nasıl keseden çıkarsa sen de beni gönlünden çıkarabilirsin diyor.Şu kışın kıyametin ortasında beni yürekten çağıran sesin sahibi sensin geleceğim,merak etme,tarih sorma!
Ama bil! ıhlamurlar çiçek açtığı zaman.
Bu şiir böyle doğarken dost elin elimdeydi
Sen bir zümrüd-ü ankaydın, elim tüylerine deydi
Sevda duvarını aştım, sendeki bu tılsım neydi?
Başka bir gezegende de olsan dönüşüm hep sana
Kesin bir gün belirtemem, n`olur takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.
Muhtemelen şair bir ıhlamur ağacı altında sevgilisiyle yanyana oturmuş ve ilk defa onun ellerini tutmuştu ya da tutmak istemişti.''Sen bir zümrüd-ü ankaydın, elim tüylerine deydi ''eline dokunmakla o an sanki tılsımlı bir şey olmuş ve kanatlanmıştı adeta.Burada şair sevgilisini şark edebiyatının ünlü masal kuşu zümrüd-ü anka kuşuna benzetmiştir.Sanki o dokunuşla şair çok çok ötelere yol almıştır.Şair ne kadar uzaklara gitsem de bu gidişlerin hepsi sana dönüş olacaktır demekte saati değil sabrı rica etmektedir.
Eski dikişler sökülür de kanama başlarsa yeniden
Yaralarıma en acı tütünleri basacağım ben
Yeter ki bir çağır beni çiçeklendiğin yerden
Gemileri yaksalar da geleceğim sana
On iki ayın birisinde, kesin takvim sorma bana
-Ihlamur çiçek açtığı zaman.
Dikiş yarayı kapatmak için açık yara üzerinden ayrılmış iki yakayı birleştirip kanamayı kesmekle yapılır.Eskiden insanlar herhangi bir durumda kanamayı durdurabilmek için yara üzerine tütün basarak kanamayı durdurmayı denerlerdi.Bu yöntem tütünün acısının cana değmesiyle çok yakıcı olur ama kanamayıda durdururdu.Şair eski kırgınlıkları ya da acıları telmih ediyor.Bir yandan da içindeki aşkın verdiği dayanılmaz duruma benzetim yapıyor.Bu hasrete içimdeki bu kanamaya acılı bir sabırla katlanacağım'' Yeter ki bir çağır beni çiçeklendiğin yerden '' diyor.Şair Gemileri yaksalar da geleceğim sana ifadesinde Tarık Bin Ziyad'ın İber Yarımadasına birliklerini naklettikten sonra askerlerinin geriye tekrar dönmemeleri için gemileri yakmasına talmihte bulunuyor ancak gemileri yaksalar da vasıtasız da olsa sana gelirim demektedir.
Bak işte, notalar karıştı, ezgiler muhalif
Hava kurşun gibi ağır, yağmursa arsız
Ey benim alfabemdeki kadîm Elif
Ne güzellik, ne de tat var baharsız
Güzellikleri yaşamak için geleceğim sana
Geleceğim diyorum, biraz mühlet tanı bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.
Şiirin bir önceki bölümünde belirten ayrılık şiirin bu kısmında ağır ve tatsız bir hava anlatımıyla pekişiyor.Şair beklesen de olur beklemesen de derken aslında sevgilinin kendisini beklemesini arzu etmekteydi.Şair sevgili sınırlandırmadan seçme hakkını ona tanıyarak beklemesini istiyordu.
Bu bölüme şairin :''Bak işte, notalar karıştı, ezgile muhalif/Hava kurşun gibi ağır, yağmursa arsız ''diyerek başlaması sevgilinin beklememe ihtimalinin içsel huzursuzluğu olarak karşımıza çıkıyor.
Sevgili terk edebilir,peki ya bu son mudur!Aşk ne olcaktır?Şair kafasındaki bu sorulara ''Ey benim alfabemdeki kâdim elif''' diyerek çare buluyor.Arap alfabesindeki ilk harf eliftir.Elif Allah'ın varlığını ve birliğini,bir vet tek oluşunu karşılar.Şair,tek aşkını tek ve sonsuz olana yani Allah'a ısmarlayarak baharın güzelliği de tadı da sensin demektedir.Şair bundan sonra sevgiliye sesleniyor bu güzellikleri bu kadim aşkı seninle yaşamak için geleceğim diyor.
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman
Ben güneş gibi gireceğim her dar kapıdan
Kimseye uğramam ben sana uğramadan
Kavlime sâdıkım, sâdıkım sana
Takvim sorup hudut çizdirme bana
Ben sana çiçeklerle geleceğim
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.
Şair son bölüme o anla başlıyor.Kavuşma ânı.
Kavuşma ânının güzelliği ve heyecanını yaşayan şair, ışık nasıl bulduğu her aralıktan süzülürse Ben güneş gibi gireceğim her dar kapıdan demektedir.Kimseye uğramam eş-dost-akraba sadece ve ilk sana geleceğim diyen şair kavline yani sözüne sadık olduğunu belirtiyor.Şair, içindeki o aşka sadıktır.Şair; takvim,saat vermiyor o efsaneleşen zaman diliminde gelecektir:ıhlamurlar çiçek açtığı zaman.
Kaynak: http://mhkamis.blogspot.com/2014/03/ihlamurlar-cicek-actigi-zaman-i-siir.html?m=1
Yorum Bırakın