Alışkanlıklar Ve Boşluklar

Alışkanlıklar Ve Boşluklar
  • 6
    0
    0
    0
  • her sabah içine uyandığım bilinmezliği yavaş yavaş tanımaya başlıyorum. yapmak istediklerim kayıp, yapmayı çok istediklerim ise zaten kayıp gitmişti ellerimden. “yeni normal” benim için doğru tamlama değil. daha çok koskoca bir kayıp, bir boşluk, bilinçsizlik hali gibi geliyor, yaşananlar ve yaşanacaklar. tüm bunların içinde sürünürken ya da sürüklenirken yeni normallerin sadece virüsten kaynaklanmadığını anlamaya başladım. anladıktan sonra da her bitişin yeni bir normale atılan ilk adım olduğu gerçeği çarptı yüzüme.


    alışkanlıklar akışkan hal aldıktan sonra içlerinde boğulmamaya çalışmak da yeni bir alışkanlığın doğuşu değil miydi zaten? bitişe alışınca da nur topu gibi bir alışkanlığımız olmuyor muydu aslında? bilinçsizliğin içinden çıkarılan insan yeni bir bilinçsizliğe adım atıyor, sonra da buna alışıyor galiba. eksilmenin sonucu oluşan; belki de bu eksilmeden, kopmadan çok daha önce oluşmuş boşluğu dolduruyor bir şekilde, doldurmaya çalışıyor ya da. 


    aralarındaki farkı yazmak kolay, anlamak zor, ben de hala ne dediğimin farkında değilim zaten. tavan izlemeler, yerdeki döşemenin her detayını öğrenmeler, düşünmeler, düşünememeler, acılar, acı sanılanlar, hepsi bitişin ve başlangıcın tutarsız ama tutkulu dansından başka bir şey değil benim için. 

    yani uzun lafın kısası yeni normalin sandığımız kadar da yeni olduğunu düşünmüyorum. aslında her “normal”in bitişinde yaşadığımız bizi ürküten, bizi şoka sokan ve tavan izleten duygular yeni normalin kapısını aralıyor. biz ise artık o kapıyı kapatacak kontrole sahip olamıyoruz ne kadar istesek de. 


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.