Daha önceden Dwarf ve Look Insıde oyunlarından tanıdığımız Unexpected stüdyosunun 3. oyunu As Far As The Eye, 10 Eylül’de çıkışını gerçekleştirdi. Yayıncılığını Goblinz Stüdyonun yaptığı oyunun türü ise hayatta kalma, strateji kısaca Rogue-like denilebilir. Oyunun hikayesinden bahsedecek olursam; dünya sular altında kalmak üzere ve biz de dünyanın merkezine ulaşmaya çalışıyoruz. Buraya ulaşırken yolculuğumuz adeta zorluklarla dolu desem yeridir çünkü oyunda dengeyi kurmak gerçekten zor. Bir yandan yiyecekle uğraşırken diğer yanda yapı kurmak için oduna ihtiyacımız var ancak bir yerden sonra bu dengeyi kurmak bana zor geldi. Oyun sıra tabanlı yani her turda bir hamle yapıyoruz. Pupil, yani öğrenci adı verilen karakterleri yönetiyoruz ve onlara her tur yapacağı işler veriyoruz. Yine burada beni zorlayan şeylerden birisi öğrencilerimi hayatta tutmak oldu çünkü sürekli aç kalıyorlar doymak bilmiyorlar. Birisini avcılığa yönlendiriyorum desem diğeri odun ya da madende olması gerekiyor yoksa yolculuğa devam etmek için gereken şartları sağlayamıyorum ama yine de sanki yiyecek yetmiyor gibi.

Az önce bahsettiğim gibi The Eye’a kadar kabilemizi iyi yönetip onları hedefe ulaştırmamız gerekiyor. Çünkü dünya sular altında kalacak ve tek şansımız ise merkeze ulaşmak. Buraya ulaşıncaya kadar her seviyede birbirinden farklı ve hoş tasarlanmış haritalar görüyoruz. Bazen başka bir kabile de geliyor bazen ise çok değerli kaynaklar bulabiliyoruz. Burada değinmeden geçeceğim tatlı bir detay var oyunda aslında biz bir rüzgarız ve öğrencilere bu şekilde rehberlik ediyoruz. 

Merkeze giderken seçeceğimiz belli rotalar bulunuyor. Bu rotaları seçerken de dikkatli davranmak gerekiyor çünkü rotada seçtiğimiz yollar bizden farklı kaynaklar istiyor. Bulunduğumuz yerde bu kaynakları toplayıp tamamlamamız ardından da rotamızdaki diğer yerleşime geçmemiz lazım. Bu saydıklarımı ne yazık ki öyle rahat rahat çayımızı içerken arkamıza yaslanıp yapamıyoruz çünkü oyun bizi strese sokuyor. Bir yandan öğrencileri hayatta tutma diğer yandan tur sayısını çok harcamadan kaynakları toplama ve en önemlisi de sulardan kaçmak ve merkeze ulaşmak. İşte bunlar bize bir türlü rahat vermiyor.

Oyunda bu zorlukların yanında doğada ya da keşfettiğimiz yerlerde bize saldıracak herhangi bir düşman yok. İyi ki yok çünkü bir de düşman olsaydı düşünemiyorum. Bizim yapmamız gerekenler kaynakları iyi yönetmek ve merkeze bir an önce ulaşmak. Bu sırada başka öğrenciler de alabilir ve onları da başka işlere verebiliriz ancak tabii ki bu dediğim ekstra bir boğaz demek yiyecek demek av demek!

Benim oyunda başarılı olduğum pek söylenemez, birçok kez bütün öğrencilerim öldü ya da zamanında kaynakları toplayıp merkeze ulaşamadım ama yine de oyundan keyif aldım. Tatlı grafikleri, güzel müzikleri ve merkeze ulaşmaya çalışmanın çabası bana oldukça keyif verdi. Rogue-like yapısından dolayı her öldüğünüzde dünya farklı bir boyuta bürünüyor ve aynı yeri bir daha oynuyormuşsunuz gibi hissetmiyorsunuz. Oyun bana yine de gereğinden bir tık zor geldi diyebilirim ama bu tatlı oyunun şansı hak ettiğini düşünüyorum. 

İncelemenin sonuna gelirken oyunun sistem gereksinimlerinden ve fiyatından da bahsedelim. Oyunun Steam ve Epic Games fiyatı 40 TL. Ayrıca çok bir sistem gereksinimi istemiyor As Far As The Eye.

Sistem gereksinimleri:

İşletim Sistemi: Windows 7 / 8 / 8.1 / 10

İşlemci: Intel Core2 Duo E4300 / AMD Athlon Dual Core 4450e

Bellek: 4 GB RAM

Ekran Kartı: GeForce 8800 GTX / Intel HD 4600 / Radeon HD 3850

Depolama: 2 GB kullanılabilir alan