Hepimizin Model grubundan aşina olduğu bir isim Fatma Turgut. Grubun dağılma kararının ardından, solo olarak kariyerine devam etmeye karar vermesi hayranlarını oldukça mutlu etti. Solo kariyerinin ilk albümü olan Elimde Dünya, 17 Mayıs 2019 tarihinde piyasaya ve müzikseverlerin beğenisine sunuldu. Ortak kararlar alınan, ekip çalışması yapılan, bir sahne paylaşılan uzun yılların ardından tek başına bir serüvene atılan Fatma Turgut bu albümüyle bizlere kendisini biraz daha açmış diye düşünüyorum. Sesinin, sahne performansının, yazdığı oldukça başarılı sözlerinin bu albümde de yer aldığını söylememe gerek yok sanırım. Albümü dinlerken elbette aşina olduğumuz Fatma Turgut var ama sanki her şarkıda gözümüzün önüne başka bir kadın geliyor gibi, başka bir Fatma'nın dünyaları bize açılıyormuş gibi bir his yaratıyor. Fatma Turgut'un bir başka rock müzik sanatçısı olan Can Bonomo ile iyi arkadaş olduğunu zaman zaman birlikte yer aldıkları işlerden görüyorduk. Bu albümde de ikilinin birlikte yarattığı dokunuşlar var. Albümün açılış şarkısı olan 'Beni Tutmayın' bir Can Bonomo - Fatma Turgut düeti, albümün kapanış şarkısı olan 'Bir Varmış Bir Yokmuş'un söz ve müziği de Can Bonomo imzası taşıyor. Ayrı ayrı da beraberken de çok beğendiğim iki müzisyenin ortaklığı gerçekten albüme bambaşka bir lezzet katmış. Hele Ki Can Bonomo'nun şu dokunuşu o kadar gerçek ki...

"Bir varmış bir yokmuş ve fırtına kopmuş Elimizde, ne varsa kanıyor Solsun resimler, aşk ölmüş desinler Sen gül, benim içim yanıyor"

  Solo kariyerinin ilk albümü olmasına rağmen albümle oldukça büyük beğeni toplayan Fatma Turgut, albüm henüz ilk yılında olmasına rağmen 2 şarkısını kliple taçlandırdı bile. Fatma Turgut hakkında kaleme aldığımız içeriği de buradan ziyaret edebilirsiniz. İyi okumalar! 1. Beni Tutmayın: Beni Tutmayın ikilinin düet yaptığı açılış parçası. Sözleri çok etkileyici bir şarkı fakat Can Bonomo ile düet olmasından kaynaklı zannediyorum Fatma Turgut'tan ziyade Bonomo'nun tarzının daha ağır hissedildiği bir parça gibi geldi bana. 2. Mübadele Günleri: Aşkı savaşa benzeten, bir çok şarkı gelir aklıma ama buruk bir aşk hikayesini mübadeleyle bağdaştıran bir şarkı ilk defa çalınıyor kulaklarıma... O kopamayışı, o bitemeyişi, gitsen bile yüreğinin bir kısmının hep gittiğin yerde kaldığı bu kalp ağrısını daha iyi ne anlatabilirdi ki? Şarkının sonuna doğru gelen keman ve gitar ikilisi de tam hüzünden boğulacakken isyana o kadar güzel bir geçiş yapmış ki Mübadele Günleri'nde, anlatamam. 3. Unuttum Gitti: Hayatta hepimizin düştüğü, kırıldığı, gülemediği şeyler var. Hafızanın bize bahşedilmiş bir armağan olduğu kadar bir lanet de olması yüzünden. Unutmak istediklerimizin kanayan yara kadar taze kalabilmesinden. Düşenin kalktığı, kırılanın tamir olduğu, gülemediğin şeyin seni bir anda gülümsettiği zaman; artık hafızana yenik düşmediğin ve acıyı artık unutabildiğin zamandır. Fatma Turgut  Unuttum Gitti'de çok güzel özetlemiş: "Düştüm, kalktım, unuttum gitti." 4. Günleri Bağlarken: Albümün klip çekilen şarkılarından bir tanesi de Günleri Bağlarken. İsyankar tarzını bu şarkıda iyiden iyiye parlatmış Fatma Turgut. Olmakla olmamak arasındaki o bıçak sırtı ruh halini isyana çevirmiş, çok da güzel ifade etmiş bence. Belki bir gün biraz daha agresif bir yorumunu duyarız bir yerlerde, ne dersiniz? 5. Elimde Dünya: Albüme de adını veren şarkı Elimde Dünya. Tam bir Fatma Turgut şarkısı olmuş bu. Her türlü ruh halinin arka planda yaşandığı, önde kabullenilmiş gibi görünen bir savaş hali ve sonunda buruk bir pes ediş. Kendisiyle çelişen ama bu çelişkiyle çok tastamam olan bir iş olmuş. 6. Sen Diyorum: Sezen Aksu'nun git, git, git dedikten sonra kal ne olursun demesi gibi bir ruh hali aşk. Kararsız, kahrı kendinden büyük olsa da vazgeçilmez, kırıcı olduğu kadar birleştirici... Fatma Turgut da aşkın ne kadar zorlu bir savaş, ne kadar kararsız bir ruh hali olduğunu anlatıyor. Bir yandan sonunu düşünüp kaçıvereyim derken, bir yandan da büyüsüne kapılıp kalıveren bir ruh hali. Fatma Turgut da hepimizin 'hep sen diyorum' deyip gidemeyişini muazzam özetlemiş Sen Diyorum'da. Bazen keşke 'sen' demeseydim deyişimizi bile... 7. Maya Tutmaz: Fatma Turgut'un söz kabiliyeti gerçekten benim dilimi bağlıyor bazı zamanlarda. Hayatın ne kadar gerçeği,ne kadar duygusu varsa çatır çatır kulağınıza fısıldıyor. Ne varsa yüreğe dair, açık açık söylüyor şiir gibi. Maya tutmayan kesilmiş sütün o kesif kokusu, bozulmuş pütür pütür çökeleğin baktığınızda eksik kalan bir kadının ruhuna ne kadar benzediğini fark etmeniz hiç de zor değil. Şaşırtıcı belki ama ben Fatma Turgut'a şaşırmayı çok uzun zaman önce bıraktım sanıyordum. Maya Tutmaz ise beni bir kez daha şaşırtmayı başardı. 8. Öpme Beni: Bazı şarkıların fevkalade aldatıcı bir gücü var. Şarkının yapısına ve ritmine bakıyorsunuz, konser ortasında "coşmalık" arabada bağıra bağıra eşlik etmelik bir şarkı gibi geliyor size. Sözlere bakıyorsunuz tam bir dram, tam bir perişanlık manifestosu. Rita Ora- Poison'dan sonra Öpme Beni de kesinlikle aldatan şarkılar sınıfında benim gözümde. Bu şarkı rimellerimizi akıtan, bizi ateşlere atan, dokunsalar ağlatacak hale getiren tüm zalimlere gelsin. 9. Alelade: İkiden bir çıkınca bir kaldığını anlamak diye bir söz var. Ayrılıklardan, ölümlerden sonra gelen farkındalığa dair bir söz. Birinden sonra gelen yalnızlığın, kimse yokmuşçasına bastıran yalnızlığın betimlenmesi. Bir pazar kahvaltısını tek başına ederken, ona ithaf edilmiş şarkıyı bir yerde tek başına dinlerken, birlikte arşınladığınız sokakları tek başına turlarken gelen o hiç kimsesizlik hissi... Ruh gibi, bomboş, bir hiçmişcesine içinizi betona çeviren; buz gibi üşüten o yalnızlık. Sanki biri ölmüş gibi: hem o, hem de içinizdeki siz ölmüş gibi. Fatma Turgut bunu bir üst  düzeye çıkartıp bunların yanına bir de 'Sensiz ben alelade biriyim' demiş Alelade'de. 10. Bir Varmış Bir Yokmuş: Sadece bu şarkıyla ilgili bir içerik bile yazabilirim, o kadar iyi ki.  Ekşi Sözlük'te, Onedio'da, kısacası Fatma Turgut'un hayranlardan gelen sorulara yanıt verdiği her platformda konusu geçen inanılmaz bir şaheser bu şarkı. Can Bonomo'nun inanılmaz bir iş çıkartığını düşünüyorum. Hem sözlerde hem de müzikte çok kaliteli bir eser ortaya koymuş. Fatma Turgut'un bir duran bir çoşan  yorumu da şarkıyı zirveye taşımış resmen. Albümün başından beri yorumladığım tüm şarkıların bir harmanı gibi olmuş Bir Varmış Bir Yokmuş. Bencilliğin, isyanın başkaldırışın, öfkenin, iç yanmasının betimlenişleri... Tüm bu sayılanları anlatan bir şarkıda yine de 'Oluru var mı ?' diye sorduracak kadar aşık olmanın, bunun sonucunda bitmez bir yenilgiler zincirinin içinde ezilip un ufak olmanın içimizde yarattığı fırtınayla bütünleşmesi... Bir yanda özgüvenli olmaya çalışan, bir yanda da gururunu ayaklar altına alan bir kadının ikilemi gibi. Günün sonunda sonu ne olursa olsun, her aşk hikayesi birer masaldır. Masalsıdır. Periler, büyüler, tek boynuzlu atlar yerine fırtınalar, ikilemler ve yangınlar vardır ama yine de masaldır. Ve her masal, bittiği andan itibaren 'bir varmış bir yokmuş' diye anlatılır. Sonu bazen çok kötü bitse bile, ardında cam kırıklarıyla dolu bir yol bıraksa bile... Geriye dönüp 'bir varmış bir yokmuş' dediğiniz bir masalınız olması dileğiyle! Kaynak: 1, 2