Şimdi sizlerle muhteşem bir aşk yolculuğuna çıkacağız, sıkı tutunun uçuyoruz!
Evet uçuyoruz dedim çünkü hikayemiz yıldızlararasında geçiyor.

Kahramanlarımız Gökbilimci Carl Sagan ve Bilim Yazarı eşi Ann Druyan.

Hikayemiz 1977'de geçiyor. NASA, Voyager Yıldızlararası Misyonu kapsamında iki uzay aracı fırlattı. Her gemide, diğer şeylerin yanı sıra, bir öpücüğün sesi, bir annenin yeni doğan çocuğuna ilk sözleri, dünyanın her yerinden müzik ve 59 farklı dilde selamlaşmayı içeren altın bir plak vardı. Uzay aracı, Jüpiter ve Satürn'ün yakın plan fotoğraflarını çekmek ve ardından güneş sistemimizin ötesindeki geniş uzaya doğru ilerlemek için tasarlandı. Gemideki kayıtlar bir gün uzaylı bir medeniyetle yollarının kesişebileceği umuduyla bir milyar yıl boyunca hayatta kalması gerekiyordu. Kaydın içeriğini seçmek zorlu ve acı verici bir süreçti. Azaltılmış dönüş hızında bile, yalnızca yaklaşık 90 dakikalık müzik ve yüz kadar görüntü için yeterli alan vardı. Bu, Gökbilimci Carl Sagan'ın göreviydi ve aynı zamanda projenin yaratıcı direktörü Ann Druyan'ın. "Bu, bundan belki 1000 milyon yıl sonraki varlıklara Dünya'daki yaşamın nasıl bir şey olduğunu anlatmak için bir şanstı" diyor, Druyan.

İkili aynı ekipte yer alıyor ve bir gün Druyan, kayıt altına almak için bir Çin müziği parçası aradıktan sonra, sonunda "Akan Su" adında 2500 yıllık bir şarkı buluyor. Heyecan içinde Sagan'ı arıyor ve odasına bir mesaj bırakıyor. 1 Haziran 1977'de çok önemli bir telefon görüşmesi yapıyorlar. Bir randevunun, hatta romantik bir anın bile yardımı olmadan, ikisi Altın Plak'ı tamamlamak için çılgınca koşuşturma sırasında aşık oluyorlar. Bu sırada Druyan ve Sagan sadece ekip arkadaşıydılar ancak bir saat sonra Sagan, Druyan'ı geri arıyor ve bu konuşmanın sonunda Druyan ve Sagan evlenmek üzere nişanlanıyorlar. Hatta Druyan durumu şöyle özetliyor: "İkimiz de telefonu kapattık ve ben sadece yüksek sesle çığlık attım."

Bu sırada Voyager projesinin iki uzay aracından ilki 20 Ağustos 1977'de fırlatılıyor. Druyan ve Sagan iki gün sonra nişanlandıklarını duyuruyorlar. Bu aşk dolu telefon görüşmesinden kısa bir süre sonra, Druyan'ın aklına bir fikir geliyor: Plağın içine insan beyninin düşünürken yaydığı dalgaların ses kayıtlarını koymak!  Ve tam da Carl Sagan ile aşklarını ilan etmelerinden bir kaç gün sonra... Bu amaçla hastaneye giden Druyan, Sagan'a olan aşkını düşünürken kayıt aldırıyor. Druyan'a göre içinde bulunduğu bu durum "aşkın, aşık olmanın harikası" ile ilgiliydi. 
Eğer uzaylılar bulursa diye hazırlanmış plağın içine, Druyan'ın Sagan'a aşkını düşünürken kaydedilmiş beyin dalgalarının sesi de yerleştiriliyor. 
İşte bu dalgalar hâlen uzayın sonsuzluğuna doğru ilerlemeye devam etmekte.
Eğer olur da uzaylılar Voyager'lardan birini bulup içeriğini deşifre ederlerse, kısa bir süre içinde onlarca müzisyen, sanatçı, balina, köpek, cırcır böceği, mühendis ve sıradan çalışan insanla tanışacaklar. Ama gerçekten tanıma şansına sahip olabilecekleri tek kişi o genç kadın yani kahramanımız Druyan!

Kaynaklar:

kaynak1 kaynak2