o gün güneş yoktu havada
Bulutlar yok
kıyametten çalınmış birgünün, akşamüstü demlerinde hayallerimi katletmekle meşguldüm
kan yerine mutlu anılarım akıyordu parmaklarımdan
Kadıköy sessizdi
ya da bilmiyorum
belki de ben duymuyordum
martılar ağlamıyordu
hatta inanır mısın
korna bile çalmıyordu
susmuştu koca semt
sanki saygı duruşuna geçmişti her şey
trafik lambaları, arabalar, kediler...
biri mi geliyıor acaba dedim şehire
bir kralımız vardı da ben mi unutmuştum
devlet mi geliyordu ya da ?
bu neyin sessizliğiydi?
yoksa ölmüş müydüm?
burası benim cennetim miydi?
severim sessizliği ama duymak istemem kalp atışlarımı
cehennemim miydi yoksa?
sonra güneş açtı, gördüm
o zaman anladım
nefes almayı unuttuğum anlardan birini yaşıyordum
an geldi
sen geldin
öldüm sanmıştım
yaşadığımı anladım
sen geldin
içimde tuttuğum nefesi geri verdim
işte olmuştu
sana bakıyordum
bir mucizeyi izliyormuş gibi adımlarını sayıyordum
bütün ağrılarım son buldu
uyandım
an geldi
hareket başladı
martılar ağlamaya
arabalar deli gibi korna çalmaya
trafik lambaları yayaları bekletmeye devam etmeye başladı
lambalar yandı
evvelsi günden iki gün sonraya gelmişim
zaman bir garip izafiyet
hayret ediyor insan
bir mucize...
bir mucizeye bakar gibi sana bakıyordum
sen yine her zamanki gibi
bana bakıyor gibi bana bakıyordun
sevmedin hiçbir zaman süslü cümleleri
dümdüz bakıyor
dümdüz konuşuyor
dümdüz seviyordun işte beni
sen sonsuzluğuma giden o çukursuz yolun mimarı
ben ise yolun kenarlarına çiçekler koyan çocuk
ne yapayım
rengarenk seviyorum işte seni
gökkuşaklarının kıskançlığında seviyoruz birbirimizi
bu gürültülü, kalabalık ama bir o kadar da samimi koca bir semtin ortasında
deniz manzaralı evimizde
seviyoruz birbirimizi
Yorum Bırakın