Oysa… İşte, ne idiysen o değilsin.
Ne olduğunu da aramıyorsun ya,
Arasan da bulamıyorsun ya,
Dön dön bir çemberin etrafında yürüyorsun bir düzlemde yürüdüğünü sanarak.
Oysa birlikte yürüdüğün sen değilsin, olduğun sandığın da-
İşte önünde yürüyor, sen ne kadar koşsan o kadar kaçıyor senden
Yaşamın sonsuz bir döngüye girmiş, sonsuzluk da bir çıkmazdır -biliyorsun
Sonsuzluğun içindesin ama sığ-a hapsolmuşsun
Kır, şu yosun bağlamış duvarlarını -nasıl, bilmiyorsun
Ara öyleyse, neyi arayacağını bilmeden neyi araman gerektiğini önce
Bilmediğin sokaklarda yürü, derinliğini bilmediğin sulara at aklının taşlarını
Düş yürüdüğün yolda, kalk, sonra dal o sulara, aklının taşları ara, ne oldu onlara?
Bul yüreğinin taşlarını bulamasan da aklınınkileri-
Düş-le biraz.

Yorum Bırakın