Osman Hamdi Bey'in Oryantalizmi ve Kaplumbağaları Terbiye Etmek

Osman Hamdi Bey'in Oryantalizmi ve Kaplumbağaları Terbiye Etmek
  • 16
    0
    1
    3
  • Osman Hamdi Bey, Türk sanatının Batıya yönelmeye başladığı dönemlerde bu yönelmeye büyük ölçüde katkı sağlayan aydınlanmacı bir sanatçıydı. 1842 yılında İstanbul'da doğmuş olsa da resme olan ilgisi yolunun Paris Güzel Sanatlar Okulu’na düşmesini sağladı. Paris'te kaldığı dönem boyunca başarılı ressamların atölyelerinde eğitim görme fırsatı buldu.

    Kendisi resimlerinde Doğu toplumlarındaki figürleri, bu toplumların kültürünü ve yaşamlarını başarılı kompozisyonlar halinde tasvir edebilen bir sanatçı haline geldiğinde döneminde öne çıkan tek oryantalist ressamımız olduğunu söyleyebiliriz.

    Doğu kültürünü tuvaline taşımanın yanı sıra Türk aydınlanmacılığının öncü ressamlarından olan Osman Hamdi Bey, 1880’lerin sonuna doğru yaşadığı dönemin modernleşme izlerinin belirtisi sayılan eserler de geliştirdi (Üşenmez, 2013). Kendisi sanata yalnızca resimleriyle değil birçok faaliyetle de katkıda bulunarak bugünkü ismiyle İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin ve yine bugünkü ismiyle Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nin kurulmasında öncülük etti, ilk Türk arkeolog olarak tarihe geçti.

    Osman Hamdi Bey, her ne kadar çok yönlü bir sanat insanı olup Kaplumbağa Terbiyecisi adlı eseriyle hakettiği hürmetin ve ilginin bir kısmını görse de gözden kaçan birçok eseri bulunduğunu düşünüyorum. Modern ve dönemine göre cesur eserlere imza atan sanatçının "aykırı" veya "tartışmalı" denilebilecek eserleri mevcuttur. Kendisinin fikir dünyası hakkında ipuçları bulabileceğimiz bu resimler Türk modern resminin de öncülerinden sayılmaktadır.

    İşte sanatçının bazı eserleri:

    1. En cüretkâr: Mihrap

    Mihrap (Osman Hamdi Bey, 1901)

    Osman Hamdi Bey'in en tartışmalı tablolarından biri olan Mihrap, birçok farklı şekilde yorumlanmış olsa da hiçbir zaman sergilenmemiş olup günümüzde ise kayıptır. 

    1901 yılında yapılan tabloda, açık saçları ve göğüs dekoltesiyle dikkat çeken bir kadın rahlede oturmaktadır. Kendinden emin ve cesur görünen bu kadın figürünün ayaklarının altında ise kutsal kitaplar olan Kur-an’ı Kerim, Zerdüştlüğün kutsal kitabı Zend-Avesta ve Budizm’in kitabı Sakiya -Muni bulunmaktadır. 

    Doğu'ya ait olan bu dinlerin kutsal kitaplarının bir kadının ayaklarının altında bulunması bulunduğu döneme göre, hatta günümüzde bile oldukça cesur bir iş. Birçok sanat tarihçisi bu tabloyu "dinin kadının özgürlüklerini kısıtlamasına karşı bir başkaldırı" olarak yorumlarken bir grup sanat tarihçisi ise rahle üzerinde oturan kadının hamile olduğunu ve bir insan "yaratmak" üzere olan kadının yaratıcı olduğunu yani tanrının dişi olduğunun altının çizilmek istendiğini belirtir.

    2.  Doğu'ya Gerçekçi Bir Bakış: İki Müzisyen Kız

    İki Müzisyen Kız (Osman Hamdi Bey,1880)

    Dönemin yabancı oryantalist ressamları, Doğu toplumu insanlarını genelde tembel, vasıfsız ve yabanıl olarak tasvir ederken Osman Hamdi Bey, birçok tablosunda bu klişeyi yıktı. Ayrıca, Avrupalı ressamlar, Doğu toplumu kadınlarını genelde harem içerisinde ve cinselliği ön planda (çoğunlukla çıplak veya yarı çıplak) resmederken Osman Hamdi Bey, kadın figürlere harem dışında da yer verdi ve bu figürleri giyinik bir şekilde resimledi.

    İki Müzisyen Kız isimli eserinde, Doğu kültürüne özgü kıyafetler içerisinde iki kadın enstrüman çalmaktadır. Kadınlar bu resimde cinsel obje veya "haremin gözdesi" olmaktan çok uzak, öğrenmeye ve sanata hevesli, uğraşları ve vasıfları olan bireyler olarak resmedilmiştir.

    3. En Pahalı Resim: Kur'an Okuyan Kız

    Kur'an Okuyan Kız (Osman Hamdi Bey,1880)

    Oryantalist desenler ve kıyafetlerle çizilen bir resim olsa da, Kur'an Okuyan Kız, yer yer Avrupai niteliklere sahiptir. Durağan ve sakin bir içeriği olan tabloda, Kur'an okumakta olan kadının başının açık olması sıradışı bir durumdur. 

    Gökyüzünün yeni aydınlanmaya başladığını anladığımız tabloda, sabah saatlerinde Tanrı ile kurulan bağın huzuru tablodaki sadelikle aktarılırken kadının başı açık bir şekilde Kur'an okuyabilmesi, Tanrı'nın huzurunda kadınların bu şekilde de kabul görebileceği ve ibadet edebileceği alt metnini taşır.

    Bir açık arttırmada satılan bu resim, bir Türk ressama ait en pahalı resim unvanına sahiptir.

     

    Dönemine göre ilerici ve eşine az rastlanır türden eserlere imza atan Osman Hamdi Bey'in çağdaş ve aykırı yanını yansıttığı bu resimlerin daha çok ön plana çıkması gerektiğini düşünüyorum. 

    Yalnızca ülkemiz özelinde değil, Doğu kültürüne olan gerçekçi ve tarafsız bakışıyla Avrupalı oryantalistlerden ayrılması Osman Hamdi Bey'i evrensel anlamda da çok önemli bir sanatçı haline getiriyor.

     

    Kaynakça:

    Üşenmez, M. S., (2013). “Türk Figüratif Resminden Yansıyan Giysi Görünümleri (1880- 1940)”, 9-11 Ekim I. Ulusal Sanat Tasarım Sempozyumu ve Sergisi, Konya, 445-455.


    Yorumlar (1)
    • Kpss çalışıyorum Osman Hamdi Bey kulağıma oradan aşinaydı tablolarını görmek ve anlatımla okumak bende çok kalıcı oldu emeklerinize sağlık:)

      Yorum Bırakın

      Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.