Asırlardır süre gelen dillere destan olan Romeo ve Juliet'in acıklı trajedesi, okurken içimizi dağlar hep. Nedeni iki amansız gencin aşkının imkansızlaşması. Peki ya onlar gerçekten aşıklar mıydı birbirlerine? Yoksa birbirlerini bu kadar sevmelerinin sebebi imkanı olmaması mı bu aşkın? Trajedideki ortalığı karıştıran rahibimiz şu sözleri söylüyor;
Çok şiddetle başlayan ihtiraslar, sevinçler
Aynı şiddetle biter
Ölür henüz tadarken şanlı galibiyeti,
Öpüşürken mahvolan ateşle barut gibi,
En tatlı balın bile tadı bıkkınlık verir.
En tatlı balımız Juliet, Romeo için ulaşılması güç olduğu için çok tatlı gelir Romeo'ya. Yoksa Romeo daha iki gün öncesine kadar zavallı Rosaline'yi arzuluyordu. Erkek milleti işte! Olanağı olmayan işin peşinden gidince alacağı zevkin ne kadar çok katlandığını düşünür. Bizim meftun Romeo da onlardan birtanesi.
Yorum Bırakın