Yüzyıllar boyunca filozofların, yazarların, şairlerin hatta devlet adamlarının bile aşk üzerine düşünüp neredeyse birbirinden zıt şekilde tanımlar ortaya koyması, aşkın varlığının ne kadar meçhul olduğunu kanıtlar nitelikte.
Nedir bu aşk ?, ölçüsüz sevgi mi, eksikliği kabullenmek mi, bir kin veya insanlığın acı kaynağı mı ?, kişiye özel kimi zaman insanın hayatına mâl olacak kadar kudretli bir duygu nasıl mümkün olabiliyor ?
Benim bakış açımdan insanların kendi karmaşık zihinlerinde evrimleşerek gelişen, bir takım insanlar için varoluş sebebi, bazıları için kişinin kendinden üstün, hayran duyulan kişi algısıyla birlikte gelişen üstün sevgi olarak anlamdırdığı insan yapımı kurmaca yüce bir kavram.
Yorum Bırakın