BALAT’IN KALBİNDE ÜÇ YENİ SERGİ!

BALAT’IN KALBİNDE ÜÇ YENİ SERGİ!
  • 0
    0
    0
    0
  • Yıllarca metruk halde kaldıktan sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından restore edilerek Haliç Sanat 1, Haliç Sanat 2 ve Haliç Sanat 3 adıyla birer kültür sanat merkezine dönüştürülen Balat’taki Fener Evleri’nde üç yeni sergi, İstanbullu sanatseverlerle buluştu! Tansu Kırcı’nın mekân, bellek ve kimlik arasındaki ilişkiyi irdelediği ilk kişisel sergisi “Taşın Belleği” Haliç Sanat 1’de; Özge Kahraman’ın mağara metaforu üzerinden hafıza, zaman ve bilinçaltı arasındaki bağı irdelediği sergisi “Karanlığın Hafızası” Haliç Sanat 2’de; Mine Kemertaş’ın bireysel ve kolektif belleğin iç içe geçtiği bir alan olarak evi yeniden yorumladığı “Boş Ev” sergisi ise Haliç Sanat 3’te ücretsiz olarak sanatseverleri bekliyor. Birbirine çok yakın noktalarda bulunan galeriler, peş peşe ziyaret edilebilecek sergileriyle İstanbullulara sanat dolu bir gün vadediyor.

    İBB Miras’ın evrensel koruma ilkeleri doğrultusunda gerçekleştirdiği restorasyon çalışmalarının ardından yeni yaşam alanlarına dönüşerek İstanbullulara açılan, Balat’taki Fener Evleri, İBB Kültür’ün düzenlediği etkinliklerle yeniden hayat buluyor.

    TANSU KIRCI – “TAŞIN BELLEĞİ”

    Sanatçı Tansu Kırcı’nın “Taşın Belleği” başlıklı ilk kişisel sergisi, mekân, bellek ve kimlik arasındaki ilişkiye odaklanıyor. Mekân algısı ve taşa bakışı, çocuk yaşta tanık olduğu 17 Ağustos 1999 depremi tarafından belirleyici biçimde şekillenen sanatçının eserlerinde merdiven, kapı ve koridor gibi geçiş formları, bireyin kendini tanıma sürecinin ve varoluşun sürekli dönüşen doğasının metaforları olarak beliriyor. Kırcı, taşı yalnızca biçim verilen bir malzeme değil, coğrafyanın kolektif belleğini taşıyan bir tanık olarak ele alıyor. Taşın damarları, kırıkları ve direnç noktaları, eserin oluşum sürecine yön veriyor. Bu karşılaşma, insan iradesiyle doğanın sınırları, bugünün deneyimiyle tarihsel süreklilik arasında kurulan bir diyaloğa dönüşüyor. Sanatçının üretiminde, yaşadığı coğrafyanın kadim uygarlıklarından miras kalan kültürel birikimle bugünün kimliksizleşen kent yapısı arasındaki gerilim görünür hâle geliyor. Haliç Sanat 1’de ziyarete açılan “Taşın Belleği”, izleyiciyi şu soruyla düşünmeye davet ediyor: “Bir toplum, unuttuğu taşların ağırlığını ne kadar taşıyabilir?”

    ÖZGE KAHRAMAN – “KARANLIĞIN HAFIZASI”

    Özge Kahraman kişisel sergisi “Karanlığın Hafızası”nda yeraltını zaman, hafıza ve bilinçaltı arasındaki ilişki üzerinden ele alıyor. On iki yıllık mağaracılık deneyiminden beslenen Kahraman, mağaraya inişi hem bedensel bir keşif hem de zihinsel bir derinleşme eylemi olarak tanımlıyor. Sanatçı için mağara, yalnızca doğal bir oluşum değil; insan zihninin görünmeyen katmanlarını, geçmişin tortularını ve duygusal birikimlerini açığa çıkaran içsel bir bellek mekânı. Kahraman’ın üretiminde çizim, 3D modelleme, LiDAR taramaları, haritalama, video ve fotoğraf gibi farklı araçlar bir araya gelerek zamanın jeolojik ve psikolojik katmanlarını görünür kılıyor. Sanatçı, bu teknikleri teknolojik bir amaçtan ziyade hafızanın maddesel izlerini yeniden okuma yöntemi olarak kullanıyor. Nokta, onun eserlerinde yalnızca bir form değil; hem taşın hem bilincin hem de geçmişin mikroskobik temsilcisine dönüşüyor.

    Mağaranın karanlığında beliren her mineral yüzey, zihnin içindeki görünmez katmanların yansıması hâline geliyor. “Karanlığın Hafızası”, Haliç Sanat 2’de ziyaret edilebilir.

    MİNE KEMERTAŞ – “BOŞ EV”

    Sanat pratiğinde, ev ve mekân kavramlarını yalnızca fiziksel karşılıklarıyla değil, aynı zamanda zihinsel ve duygusal katmanlarıyla birlikte ele alan Mine Kemertaş’ın “Boş Ev” sergisi, ev, kimlik ve aidiyet kavramlarını bireysel ve toplumsal belleğin iç içe geçtiği bir düzlemde irdeliyor. Sanatçı için ev, yalnızca fiziksel bir mekân değil; aynı zamanda sığınılan, kaçılan ve yeniden inşa edilen psikolojik bir alan, yani insanın kendisiyle kurduğu en yakın ilişki biçimlerinden biri. Kemertaş’ın pratiği, yerleştirme, heykel, resim ve fotoğraf gibi farklı mecraları bir araya getiren disiplinlerarası bir üretim anlayışına dayanıyor. Sanatçı, kişisel belleğinde yer etmiş mekânları yeniden kurgularken bazen yalnızca kendi hatırasına ait bir odayı, bazen de başkalarının izlerini taşıyan ortak alanları görünür kılıyor. Aidiyet duygusuyla yabancılaşma hâlinin, içsel güvenlikle dışsal belirsizliğin arasında salınan bir varoluşu sorguluyan “Boş Ev” sergisi, Haliç Sanat 3’te görülebilir.

    Haliç Sanat 1, Haliç Sanat 2 ve Haliç Sanat 3’te düzenlenen sergiler, 13 Kasım 2025 – 15 Şubat 2026 tarihlerinde pazartesi hariç her gün 10.00 – 17.00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.