DC evreninin Jokerleri arasından başarılı performansıyla seçilen, yeteneğiyle hızlıca yükseldiği kariyerinin zirvesindeyken trajik bir ölümle aramızdan ayrılan Heath Ledger'ın hayatına birlikte göz atalım.
Heathcliff Andrew Ledger 4 Nisan 1970 tarihinde Batı Avustralya'da Fransızca öğretmeni bir annenin ve maden mühendisi bir babanın oğlu olarak dünyaya geldi. Heath ve kız kardeşi Catherine'in isimleri Emily Bronte'nin bilinen eseri Uğultulu Tepeler'in iki baş karakterinden gelmektedir. Mr. Heathcliff ve Catherine Howard. Ledger, 10 yaşında Guilford Grammar Okulu'nda eğitim alırken Peter Pan oyununda ilk oyunculuk deneyimini yaşadı ve geleceğinde şekillenecek oyunculuk kariyerine adım attığı bu sene aynı zamanda anne ve babasının ayrılmasıyla çocukluğu için zor bir dönemden geçtiği bir seneydi.
Büyük bir satranç sever ve başarılı bir satranç oyuncusu olan Ledger 10 yaşında bu alanda katıldığı bir turnuvayı kazandı ve gelecekte de hobi olarak uğraşısına zaman zaman devam edeceği bu alanda yetenekli olduğunu ispatladı. Ölümünden hemen önce hobisini sanatıyla birleştirmek isteyen Heath, hem yönetmen koltuğunda oturacağı hem de oyunculuk hünerlerini sergileyeceği aynı isimli romandan uyarlanacak olan The Queen's Gambit isimli filmle ilk uzun metrajlı filmini çekmeyi planlıyordu.
Çocuk dizisinde, televizyon programında ve televizyon dizilerinde boy gösteren yetenekli oyuncu, '10 Things I Hate About You' filmiyle Hollywood'a giriş yaptı ve ilk kez bu filmiyle uluslararası alanda izleyici kitlesiyle buluştu. 'Monster's Ball' ve 'A Knight's Tale' filmleriyle yeteneğini ispat eden Ledger, bir Hollywood siması olarak People dergisinde '50 En Güzel İnsan'dan biri olarak seçildi.
2005 yılına kadar birçok bağımsız filmde çalıştı ve 2005 yılında 'Brokeback Mountain' filmiyle En İyi Erkek Oyuncu dalında Altın Küre Ödülü'ne ve Akademi Ödülü'ne aday gösterildi. Birçok eleştirmen tarafından olumlu eleştiri yağmuruna tutulan yetenekli genç New York Film Eleştirmenleri ve San Francisco Film Eleştirmenleri'nin 2005'in En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazanarak yeteneğinin karşılığı olan ödülleri aldı.
Kariyerinde film yönetmesi için aldığı tekliflerin yanı sıra yönettiği müzik klipleri de bulunan Ledger için sanat yalnızca tek bir daldan ibaret olmadı hiçbir zaman.
2008 yılında yetenekli oyuncu spot ışıklarının üzerine dönmesini sağlayan, karakteri yalnızca oynamayıp aynı zamanda yaşadığı harikulade bir performansla beyaz perdeye yansıdı. Milyonların beğenisini kazandığı performansıyla 'Batman: The Dark Knight' filminde Joker rolünü canlandıran Ledger bu karakterle ilgili ''Joker psikopat, empati kurma yeteneği olmayan bir katil palyaço.'' ifadelerini kullandı ve aynı zamanda verdiği bir röportajda bu rolün onu sürekli düşünmeye ittiğini ve uykusuzluktan bedeninin yorgun düştüğünü de söylüyordu. Uykuya dalamama ya da gece boyunca uyuyamama sorunu olarak bilinen insomnia ile bu dönemde mücadele eden aktör, mental ve fiziksel açıdan büyük çabalarla hazırlandığı bu rolle çok beğenildi ve ismini DC evreninde sergilenen performanslar arasından unutulmaz olanlara şüphesiz ki yazdırdı.
"Film endüstrisindeki pek çok aktörün problemi aynı. Hepimiz harika olduğumuzu düşünüyoruz, biliyor musun? Ve yüzde doksan sekizimiz berbatız. Ve kendimizi geliştirmeden önce bunu fark etmemiz gerekiyor."
Yeteneği ve oyunculuğu kadar ölümüyle de konuşuldu Ledger. 22 Ocak 2008 tarihinde Heath Ledger, yardımcıları tarafından evinde ölü bulundu. Polis raporlarına göre yardımcısı aktörün telefonunu polisi aramak yerine Ledger'ın arkadaşı Mary-Kate Olsen'ı aramak için kullandı ve bu arama sonucunda Mary'nin gönderdiği korumalar polislerden önce eve ulaştı. Şüpheleri üzerine toplayan bu olayın ardından tıbbi görevliler Ledger'ın evine geldiler fakat Ledger için yapılacak bir şey kalmamıştı. Ledger'ın ölümü 22 Ocak tarihinde saat 15.36'da ilan edildi ve ünlü aktör için hayat, kariyerinin zirvesindeyken son buldu.
New York Adli Tıp raporuna göre, Heath Ledger'ın aldığı türlü ilaçların etkisiyle akut zehirlenme sonucu aynı gün gece 01.00-02.45 saatleri arasında öldüğü yetkililerce bildirildi. Bu trajik ölüm başarılı genç oyuncunun ailesini, arkadaşlarını ve hayranlarını derinden etkiledi ve ciddi bir yükselişe geçen kariyerinin erkenden son bulmasına sebep oldu.
İnsanların çok başarılı bulduğu Joker performansını beyaz perdede izleyemeyen Heath Ledger, ölümünün ardından bu performansıyla En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında içinde Oscar ödülünün de yer aldığı 6 ödül aldı.
Ardında unutulmaz performanslar bırakan, hayat verdiği karakterlerle hafızalarda yer edinen başarılı aktör, eski hayat arkadaşının da söylediği üzere bir Batman filminde daha oynamak istiyordu. Bu mümkün olmasa da 'Batman: The Dark Knight' filmindeki performansıyla Heath Ledger'ın Joker'i sempati duyulan kötü karakterler arasında yer almaktadır.
Daha detaylı bilgi edinmek isterseniz Heath Ledger'ın hayatını anlatan 'I Am Heath Ledger' belgeseline göz atabilirsiniz.
Kaynak:1
Heathcliff Andrew Ledger 4 Nisan 1970 tarihinde Batı Avustralya'da Fransızca öğretmeni bir annenin ve maden mühendisi bir babanın oğlu olarak dünyaya geldi. Heath ve kız kardeşi Catherine'in isimleri Emily Bronte'nin bilinen eseri Uğultulu Tepeler'in iki baş karakterinden gelmektedir. Mr. Heathcliff ve Catherine Howard. Ledger, 10 yaşında Guilford Grammar Okulu'nda eğitim alırken Peter Pan oyununda ilk oyunculuk deneyimini yaşadı ve geleceğinde şekillenecek oyunculuk kariyerine adım attığı bu sene aynı zamanda anne ve babasının ayrılmasıyla çocukluğu için zor bir dönemden geçtiği bir seneydi.
Büyük bir satranç sever ve başarılı bir satranç oyuncusu olan Ledger 10 yaşında bu alanda katıldığı bir turnuvayı kazandı ve gelecekte de hobi olarak uğraşısına zaman zaman devam edeceği bu alanda yetenekli olduğunu ispatladı. Ölümünden hemen önce hobisini sanatıyla birleştirmek isteyen Heath, hem yönetmen koltuğunda oturacağı hem de oyunculuk hünerlerini sergileyeceği aynı isimli romandan uyarlanacak olan The Queen's Gambit isimli filmle ilk uzun metrajlı filmini çekmeyi planlıyordu.
Çocuk dizisinde, televizyon programında ve televizyon dizilerinde boy gösteren yetenekli oyuncu, '10 Things I Hate About You' filmiyle Hollywood'a giriş yaptı ve ilk kez bu filmiyle uluslararası alanda izleyici kitlesiyle buluştu. 'Monster's Ball' ve 'A Knight's Tale' filmleriyle yeteneğini ispat eden Ledger, bir Hollywood siması olarak People dergisinde '50 En Güzel İnsan'dan biri olarak seçildi.
2005 yılına kadar birçok bağımsız filmde çalıştı ve 2005 yılında 'Brokeback Mountain' filmiyle En İyi Erkek Oyuncu dalında Altın Küre Ödülü'ne ve Akademi Ödülü'ne aday gösterildi. Birçok eleştirmen tarafından olumlu eleştiri yağmuruna tutulan yetenekli genç New York Film Eleştirmenleri ve San Francisco Film Eleştirmenleri'nin 2005'in En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazanarak yeteneğinin karşılığı olan ödülleri aldı.
Kariyerinde film yönetmesi için aldığı tekliflerin yanı sıra yönettiği müzik klipleri de bulunan Ledger için sanat yalnızca tek bir daldan ibaret olmadı hiçbir zaman.
2008 yılında yetenekli oyuncu spot ışıklarının üzerine dönmesini sağlayan, karakteri yalnızca oynamayıp aynı zamanda yaşadığı harikulade bir performansla beyaz perdeye yansıdı. Milyonların beğenisini kazandığı performansıyla 'Batman: The Dark Knight' filminde Joker rolünü canlandıran Ledger bu karakterle ilgili ''Joker psikopat, empati kurma yeteneği olmayan bir katil palyaço.'' ifadelerini kullandı ve aynı zamanda verdiği bir röportajda bu rolün onu sürekli düşünmeye ittiğini ve uykusuzluktan bedeninin yorgun düştüğünü de söylüyordu. Uykuya dalamama ya da gece boyunca uyuyamama sorunu olarak bilinen insomnia ile bu dönemde mücadele eden aktör, mental ve fiziksel açıdan büyük çabalarla hazırlandığı bu rolle çok beğenildi ve ismini DC evreninde sergilenen performanslar arasından unutulmaz olanlara şüphesiz ki yazdırdı.
"Film endüstrisindeki pek çok aktörün problemi aynı. Hepimiz harika olduğumuzu düşünüyoruz, biliyor musun? Ve yüzde doksan sekizimiz berbatız. Ve kendimizi geliştirmeden önce bunu fark etmemiz gerekiyor."
Yeteneği ve oyunculuğu kadar ölümüyle de konuşuldu Ledger. 22 Ocak 2008 tarihinde Heath Ledger, yardımcıları tarafından evinde ölü bulundu. Polis raporlarına göre yardımcısı aktörün telefonunu polisi aramak yerine Ledger'ın arkadaşı Mary-Kate Olsen'ı aramak için kullandı ve bu arama sonucunda Mary'nin gönderdiği korumalar polislerden önce eve ulaştı. Şüpheleri üzerine toplayan bu olayın ardından tıbbi görevliler Ledger'ın evine geldiler fakat Ledger için yapılacak bir şey kalmamıştı. Ledger'ın ölümü 22 Ocak tarihinde saat 15.36'da ilan edildi ve ünlü aktör için hayat, kariyerinin zirvesindeyken son buldu.
New York Adli Tıp raporuna göre, Heath Ledger'ın aldığı türlü ilaçların etkisiyle akut zehirlenme sonucu aynı gün gece 01.00-02.45 saatleri arasında öldüğü yetkililerce bildirildi. Bu trajik ölüm başarılı genç oyuncunun ailesini, arkadaşlarını ve hayranlarını derinden etkiledi ve ciddi bir yükselişe geçen kariyerinin erkenden son bulmasına sebep oldu.
İnsanların çok başarılı bulduğu Joker performansını beyaz perdede izleyemeyen Heath Ledger, ölümünün ardından bu performansıyla En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında içinde Oscar ödülünün de yer aldığı 6 ödül aldı.
Ardında unutulmaz performanslar bırakan, hayat verdiği karakterlerle hafızalarda yer edinen başarılı aktör, eski hayat arkadaşının da söylediği üzere bir Batman filminde daha oynamak istiyordu. Bu mümkün olmasa da 'Batman: The Dark Knight' filmindeki performansıyla Heath Ledger'ın Joker'i sempati duyulan kötü karakterler arasında yer almaktadır.
Daha detaylı bilgi edinmek isterseniz Heath Ledger'ın hayatını anlatan 'I Am Heath Ledger' belgeseline göz atabilirsiniz.
Kaynak:1
Yorum Bırakın