Ayrılık sonrası herkesin biraz rahatlamaya ihtiyacı vardır. Ancak çoğumuz genelde romantik filmler izleyip ağlamayı tercih ediyoruz. Tabi bu öncelik kadınlar için geçerli ama gizliden gizliye bunu yapan erkeklerin de olduğunu biliyoruz. İşte size bu dönemler için biraz ağlayacağınız aynı zamanda da hüznünüzü azaltıp mutluluk verecek birkaç filmi bırakıyoruz.
Iris Simpkins, Londra’da yaşayan bir gazete köşe yazarıdır. Aynı zamanda meslektaşı Jasper Bloom’a platonik olarak aşıktır. Yılbaşı yaklaşırken Jasper’ın nişanlandığını ve evlenmek üzere olduğu haberini alır ve Iris’in tüm dünyası altüst olur. Diğer yanda Los Angeles’da yaşayan Amanda Woods, kendisine ihanet eden sevgilisinden yeni ayrılmıştır ve onu unutmaya çalışmaktadır. Kader bu iki kadının yollarını kesiştirir. Bir internet sitesi üzerinden yaşadıkları evi takas etmeye karar verirler. Amaçları hayatlarında tamamen bir farklılık yaratmaktır.
2. High Fidelity
Rob, plakçıda çalışan sıradan bir adamdır. Kız arkadaşı Laura ile aralarında normal ilerleyen bir ilişki vardır. Bir gün Laura, Rob’u terk eder. Bu Rob’un hayatında ardı ardına dizilmiş ayrılıklara eklenen yeni bir halkadır yalnızca. Rob, Laura’nın onu terk edişinden sonra eski ayrılıklarına doğru bir serüvene atılır. Rob’un oldukça kişisel olarak adlandırılabilecek bu yolculuğu, kadın-erkek ilişkisini geniş bir şekilde masaya yatırmasına neden olacaktır.
3. Love, Rosie
Rosie ve Alex 5 yaşından beri birbirleriyle çok yakın bir dostluk içerisindedir; bu yüzden aralarında aşka ve sevgili olmaya dair hiçbir ihtimal olmamıştır. Ancak ne zaman olay sevgili seçimlerine gelse, birbirlerinin en büyük düşmanı olmuşlardır. 18 yaşında yapılan bir seçim, kaçırılan bir fırsat ise hayatlarını bambaşka yönlere sürükler. Ama aralarındaki bağ, kilometrelerce mesafeye, akıp giden zamana yenilmez. Bu arada hayal kırıklıklarıyla sonuçlanan ilişkiler, evlilikler, boşanmalar da cabası.
4. The Broken Circle Breakdown
Kendi halinde yaşayan ve müzisyen olan Peter, televizyon yıldızı sevgilisi Sarah'tan ayrılmış olmanın üzüntüsünü hafifletmek için Hawaii'de bir tatil yapmaya karar verir. Sarah'ı da orada yeni sevgilisiyle görünce kıskançlık krizlerine giren Peter, daha sonra resepsiyonist kız ile yakınlaşmaya başlar.
6. Me Before You
Yarı felçli ve yakışıklı bir adam olan William tekerlekli sandalyeye bağlı olarak yaşamını sürdürmek zorundadır. Bakıcı olarak, küçük bir kasabada yetişmiş güzel ve genç bir kadın olan Louisa gelir. Bu genç adam ve kadının bir araya gelişi, hayatlarını yeni bir yola sürükleyecektir. Bu ikili zamanla hayatla ilgili bilmedikleri şeyleri birbirlerine öğretmeye başlarlar. Birbirlerine aşık olan karakterleri şimdi daha da zorlu bir sınav beklemektedir.
7. The Longest Ride
Luke, eskiden şampiyonlukları olan bir boğa matadorudur ve eski parlak günlerine geri dönme arzusundadır. Sophia ise New York’un sanat camiasında hayallerinin işini kovalayan bir üniversite öğrencisidir. Luke ve Sophie’nin yolları bir şekilde kesişir ve ikisi de ideallerine ulaşmaya çalışırken ilişkileri güçlü bir sınavdan geçer.
8. More Than Blue
Ailesinin kendisine büyük bir para bırakarak terk ettiği K ile tüm ailesini bir trafik kazasında kaybetmiş olan Cream, birbirleriyle lisede tanışırlar. Bir süre sonra, Cream K’nin evine taşınır ve ikili bazen abi ve kız kardeş, bazen baba ve kız, bazense karı ve koca olarak yaşamaya başlarlar. K, Cream’a büyük bir aşk beslemektedir ve Cream’ın sürekli erkek arkadaş değiştirmesini, uzaktan sakin bir şekilde izlemektedir. Ta ki ölümcül bir hastalığı olduğunu ve sadece birkaç ayı kaldığını öğrenene kadar.
Genel olarak herkesin bildiği ama hâlâ izlemeyen varsa da ısrarla tavsiye ettiğimiz birkaç film...
9. The Notebook
Yaşlılar için yapılmış bir bakımevinde yaşayan ve çevresindekiler tarafından 'Duke' diye çağırılan ihtiyar adam sararmış defterinde yazılı olan bir aşk hikayesini okumaya başlar. Hikaye 1940 yılında başlar. Güney Carolina'da yer alan Seabrook Adası'na Allie Hamilton isimli 17 yaşında bir genç kız gelir. Ailesiyle birlikte tatile gelen Allie, burada yaşayan Noah isimli bir gençle yakınlaşmaya başlar. Aralarındaki sınıfsal ve ekonomik farklılıklara rağmen birbirlerine duydukları hissi engellemez, doyasıya yaşamaya başlarlar. Ancak onları bekleyen ayrılık 2. Dünya Savaşı'nın kızışmasıyla birlikte gelmek üzeredir.
10. Love Me If You Dare (Jeux d'enfants)
Çok yakın arkadaş olan Julien ve Sophie, çocukken başladıkları tuhaf oyunu, yetişkinlik dönemlerinde de sürdürürler. Korkusuzluk içeren bir tür yarışmadır bu oyun. Cüretkar hünerlerini ortaya koyarak birbirlerini yenmeye çalışırlar. Sophie’nin Polonya kökenli olduğu için ırk ayrımı yapan çocuklarca tacizi ve Julien’in hasta annesi ve sorunlu babası ile yaşadıkları sorunlar her ikisini birbirlerine daha da fazla yakınlaştırır. Bu oyun aracılığı ile sık sık birbirlerinin acılarını dindirmek için çaba sarf ederler. Ancak bir açıdan bu oyun, onların birbirleri için yaratılmış olma ihtimalleri gerçeğini savuşturuyor da olabilir.
11. P.S. I Love You
Bir kadın, sevdiği adama bütünüyle teslim olmuş ve bütün hayatının anlamını onun üzerine kurmuştur. Bir gün adamın hastalık nedeni ile çekip gidecek olması kolay kaldırabileceği bir şey değildir. Holly, kocasına aşıktır ve Gery bir gün ölümcül bir hastalığı olduğunu öğrenir. Tek istediği kendisinden sonra Holly için hayatı kolaylaştırmaktır. Bu vesile ile karısına ölmeden önce bir sürü mektup yazar. İşte bu mektuplar sayesinde Holly yeniden hayata tutunmayı öğrenecektir.
Hoover ailesi, uzaktan bakılırsa oldukça sıradan ve modern bir Amerikan ailesidir. Ancak birbirlerine zıt olan üyeleriyle ve aralarındaki çatışmalarla aslında hiç de öyle değildir. Küçük, akıllı ancak şişman kızları Olive'in tüm hayali ülkenin öteki yakasında düzenlenecek bir güzellik yarışmasına katılmaktır. Eski bir minibüse atlayarak yola çıkan aile, bu yolda bir aile olmanın ne demek olduğunu yeniden keşfedecektir.
13. Chef
Carl Casper şık bir restoranda çalışan bir baş aşçıdır. Kendi mutfağına ait yemekleri nefistir ama lokantanın menüsüne bağımlı çalıştıkça yaratıcılığı ve ona bağlı olarak da yemeklerinin lezzeti düşüşe geçer. Üstelik önemli bir gurmenin yemekleri hakkında yaptığı olumsuz eleştiriler Carl için bardağı taşıran son damla olur. Yeteneğine rağmen kariyerinde düşüşe geçtiğini hisseden Carl'a tam da bu dönem bir teklif gelir: ikinci el bir bir yemek karavanı al ve kendi işinin patronu ol! Oğlu Percy ve eski bir arkadaşı olan Martin’in yardımıyla Carl Amerika yollarında yemeğe ve yeni lezzetlere ve de en önemlisi hayata dair tutkusunu yeniden keşfedecektir.
Kaynak: 1
Iris Simpkins, Londra’da yaşayan bir gazete köşe yazarıdır. Aynı zamanda meslektaşı Jasper Bloom’a platonik olarak aşıktır. Yılbaşı yaklaşırken Jasper’ın nişanlandığını ve evlenmek üzere olduğu haberini alır ve Iris’in tüm dünyası altüst olur. Diğer yanda Los Angeles’da yaşayan Amanda Woods, kendisine ihanet eden sevgilisinden yeni ayrılmıştır ve onu unutmaya çalışmaktadır. Kader bu iki kadının yollarını kesiştirir. Bir internet sitesi üzerinden yaşadıkları evi takas etmeye karar verirler. Amaçları hayatlarında tamamen bir farklılık yaratmaktır.
2. High Fidelity
Rob, plakçıda çalışan sıradan bir adamdır. Kız arkadaşı Laura ile aralarında normal ilerleyen bir ilişki vardır. Bir gün Laura, Rob’u terk eder. Bu Rob’un hayatında ardı ardına dizilmiş ayrılıklara eklenen yeni bir halkadır yalnızca. Rob, Laura’nın onu terk edişinden sonra eski ayrılıklarına doğru bir serüvene atılır. Rob’un oldukça kişisel olarak adlandırılabilecek bu yolculuğu, kadın-erkek ilişkisini geniş bir şekilde masaya yatırmasına neden olacaktır.
3. Love, Rosie
Rosie ve Alex 5 yaşından beri birbirleriyle çok yakın bir dostluk içerisindedir; bu yüzden aralarında aşka ve sevgili olmaya dair hiçbir ihtimal olmamıştır. Ancak ne zaman olay sevgili seçimlerine gelse, birbirlerinin en büyük düşmanı olmuşlardır. 18 yaşında yapılan bir seçim, kaçırılan bir fırsat ise hayatlarını bambaşka yönlere sürükler. Ama aralarındaki bağ, kilometrelerce mesafeye, akıp giden zamana yenilmez. Bu arada hayal kırıklıklarıyla sonuçlanan ilişkiler, evlilikler, boşanmalar da cabası.
4. The Broken Circle Breakdown
Elise ve Didier ilk görüşte birbirlerine aşık olurlar. Elise konuşkan ve çılgın bir kadındır ama Didier daha içine dönük yalnız bir kovboydur. Elise dövmecilikle hayatını kazanan, inançlı ve ruhani bir karaktere sahipken, Didier ise hakikati tercih eden ve bir banjo grubunda müzisyenlik yapan bir atesitir. Bu iki farklı karakter birbirlerini tamamlayıp, mutlu bir hayat sürmektedirler. Ama küçük kızları Maybell altı yaşına geldiğinde ciddi bir hastalığın hastalığa yakalacak ve aşkları, ilişkileri de büyük bir sınavdan geçecektir. Kızlarının tedavi süreci ve beraberinde yaşananlar her ikisini de hayata dair ciddi sorgulamalara yöneltecektir.
Yarı felçli ve yakışıklı bir adam olan William tekerlekli sandalyeye bağlı olarak yaşamını sürdürmek zorundadır. Bakıcı olarak, küçük bir kasabada yetişmiş güzel ve genç bir kadın olan Louisa gelir. Bu genç adam ve kadının bir araya gelişi, hayatlarını yeni bir yola sürükleyecektir. Bu ikili zamanla hayatla ilgili bilmedikleri şeyleri birbirlerine öğretmeye başlarlar. Birbirlerine aşık olan karakterleri şimdi daha da zorlu bir sınav beklemektedir.
7. The Longest Ride
Luke, eskiden şampiyonlukları olan bir boğa matadorudur ve eski parlak günlerine geri dönme arzusundadır. Sophia ise New York’un sanat camiasında hayallerinin işini kovalayan bir üniversite öğrencisidir. Luke ve Sophie’nin yolları bir şekilde kesişir ve ikisi de ideallerine ulaşmaya çalışırken ilişkileri güçlü bir sınavdan geçer.
8. More Than Blue
Ailesinin kendisine büyük bir para bırakarak terk ettiği K ile tüm ailesini bir trafik kazasında kaybetmiş olan Cream, birbirleriyle lisede tanışırlar. Bir süre sonra, Cream K’nin evine taşınır ve ikili bazen abi ve kız kardeş, bazen baba ve kız, bazense karı ve koca olarak yaşamaya başlarlar. K, Cream’a büyük bir aşk beslemektedir ve Cream’ın sürekli erkek arkadaş değiştirmesini, uzaktan sakin bir şekilde izlemektedir. Ta ki ölümcül bir hastalığı olduğunu ve sadece birkaç ayı kaldığını öğrenene kadar.
Genel olarak herkesin bildiği ama hâlâ izlemeyen varsa da ısrarla tavsiye ettiğimiz birkaç film...
9. The Notebook
Yaşlılar için yapılmış bir bakımevinde yaşayan ve çevresindekiler tarafından 'Duke' diye çağırılan ihtiyar adam sararmış defterinde yazılı olan bir aşk hikayesini okumaya başlar. Hikaye 1940 yılında başlar. Güney Carolina'da yer alan Seabrook Adası'na Allie Hamilton isimli 17 yaşında bir genç kız gelir. Ailesiyle birlikte tatile gelen Allie, burada yaşayan Noah isimli bir gençle yakınlaşmaya başlar. Aralarındaki sınıfsal ve ekonomik farklılıklara rağmen birbirlerine duydukları hissi engellemez, doyasıya yaşamaya başlarlar. Ancak onları bekleyen ayrılık 2. Dünya Savaşı'nın kızışmasıyla birlikte gelmek üzeredir.
10. Love Me If You Dare (Jeux d'enfants)
Çok yakın arkadaş olan Julien ve Sophie, çocukken başladıkları tuhaf oyunu, yetişkinlik dönemlerinde de sürdürürler. Korkusuzluk içeren bir tür yarışmadır bu oyun. Cüretkar hünerlerini ortaya koyarak birbirlerini yenmeye çalışırlar. Sophie’nin Polonya kökenli olduğu için ırk ayrımı yapan çocuklarca tacizi ve Julien’in hasta annesi ve sorunlu babası ile yaşadıkları sorunlar her ikisini birbirlerine daha da fazla yakınlaştırır. Bu oyun aracılığı ile sık sık birbirlerinin acılarını dindirmek için çaba sarf ederler. Ancak bir açıdan bu oyun, onların birbirleri için yaratılmış olma ihtimalleri gerçeğini savuşturuyor da olabilir.
11. P.S. I Love You
Bir kadın, sevdiği adama bütünüyle teslim olmuş ve bütün hayatının anlamını onun üzerine kurmuştur. Bir gün adamın hastalık nedeni ile çekip gidecek olması kolay kaldırabileceği bir şey değildir. Holly, kocasına aşıktır ve Gery bir gün ölümcül bir hastalığı olduğunu öğrenir. Tek istediği kendisinden sonra Holly için hayatı kolaylaştırmaktır. Bu vesile ile karısına ölmeden önce bir sürü mektup yazar. İşte bu mektuplar sayesinde Holly yeniden hayata tutunmayı öğrenecektir.
BONUS: Hüzünden, mutluluğa...
12. Little Miss Sunshine
Hoover ailesi, uzaktan bakılırsa oldukça sıradan ve modern bir Amerikan ailesidir. Ancak birbirlerine zıt olan üyeleriyle ve aralarındaki çatışmalarla aslında hiç de öyle değildir. Küçük, akıllı ancak şişman kızları Olive'in tüm hayali ülkenin öteki yakasında düzenlenecek bir güzellik yarışmasına katılmaktır. Eski bir minibüse atlayarak yola çıkan aile, bu yolda bir aile olmanın ne demek olduğunu yeniden keşfedecektir.
13. Chef
Carl Casper şık bir restoranda çalışan bir baş aşçıdır. Kendi mutfağına ait yemekleri nefistir ama lokantanın menüsüne bağımlı çalıştıkça yaratıcılığı ve ona bağlı olarak da yemeklerinin lezzeti düşüşe geçer. Üstelik önemli bir gurmenin yemekleri hakkında yaptığı olumsuz eleştiriler Carl için bardağı taşıran son damla olur. Yeteneğine rağmen kariyerinde düşüşe geçtiğini hisseden Carl'a tam da bu dönem bir teklif gelir: ikinci el bir bir yemek karavanı al ve kendi işinin patronu ol! Oğlu Percy ve eski bir arkadaşı olan Martin’in yardımıyla Carl Amerika yollarında yemeğe ve yeni lezzetlere ve de en önemlisi hayata dair tutkusunu yeniden keşfedecektir.
Kaynak: 1
Yorum Bırakın