Sokrates'in Ölümü Tablosunun İncelemesi

Sokrates'in Ölümü Tablosunun İncelemesi
  • 3
    0
    0
    1
  • 1787 yılında yapımı Jacques-Louis David tarafından tamamlanmış Sokrates’in Ölümü sahnesi ressam tarafından güçlü duygu izlenimleri vererek insan hafızasında yer edinmiş ve ressamın en önemli tablolarından biri olarak bilinir. Bugün New York, Metropolitan Museum of Art’da sergilenen bu resim detaylarında birçok anlam barındırmaktadır. İdeallerini kahramanca sonuna kadar savunması ile bilinen Sokrates, Antik Yunanistan’ın en önemli filozoflarından birisiydi. İdealarını korkusuzca söylediğinden o dönem birçok insan üzerinde tesir yaratmıştı. Gittikçe daha fazla kitleye hitap eden hatta gençler tarafından taklit edilir bir rol model halini alan Sokrates o dönem için Yunan Tanrılarına inanmayı ret ettiğinden büyük bir tehlike haline gelmişti. Bundan dolayı Atina mahkemesinde yargılanan Sokrates’in fikirlerini yalanlaması ve sindirilmesi beklendi fakat o tüm bunların aksine doğru bildiklerini haykırırcasına bir de mahkeme önünde korkusuzca söyledi. Bunun sonucunda toplumun değerleri ile alay ettiği ve değersizleştirdiği iddiası ile ölüme mahkûm edildi. Zehir ile ölmesi kararlaştırılan Sokrates o dönemin Yunan siyasetine kurban seçildi. Oğulları ve öğrencileri tarafından fikirlerinden vazgeçmesi için birçok kez ikna edilmeye çalıştı fakat o bu tutumu katı bir şekilde ret etti. Bu nedenle devrimci Fransa’da o yıllar birçok insana ilham olmuş ve çok sevilen bir idol haline gelmişti. Haksız yere ölüme mahkûm edildiğinde inandıklarını ret etmek ya da kaçmak yerine idealleri için ölüme razı gelmiştir. O yıllardaki devrimciler bu hareketi bir ayaklanma tasviri olarak görmüş, ölümle dahi sonuçlansa da haklı olanı savunmanın bir imgesi haline getirmişlerdir. Bu tuval Fransız devrimin öncüsü olacak Trudaine Kardeşler tarafından sipariş edilmiştir. Ressam ise duyguyu verebilmek için Platon’un Phaidon’dan kitabından kesitleri okumuş ve bu ölümsüz anı bizler için betimlemiştir. Sokrates’in zehrini aldığı andaki yüz ifadesi ve vücut hareketleri bize birçok ipucu vermektedir. İnfazı saniyeler içerisinde gerçekleşecek olan Sokrates’in yüzünde onurlu bir ifade yer alırken vücut dili ise ölümden korkmadığını dile getirir. Platon bu sahneyi kitabında betimlerken o an Sokrates’in ruhun ölümsüzlüğüne dair bir konuşma yaptığını dile getirir. Sokrates’in zehri verildiği esnada Platon’un sırtı konuşmaya dönük, büyük bir keder içerisinde yatağının ucunda oturduğunu görürüz. Çevresindeki birçok insana rağmen Platon ondan uzakta ve aktif bir eylem halinde olmadığını fark ederiz. Bu tutumunun Sokrates’i çok iyi tanıdığından ve Sokrates’in kararını çoktan verdiği için çaresizce kabullendiğini anlarız. Sokrates son konuşmasını yaptığı esnada bacağını kavramış ve bu fikrinden onu vazgeçirmeye çalışan öğrencisi Crito’yu görmekteyiz. Resime detaylıca bakıldığında ise Sokrates’in Crito ile göz kontağı kurduğunu kavrarız. Resmin dramatizesini arttırmak adına böyle güçlü bir karakter ile kontrast yarattığından dolayı bu betimleme sahnenin odak noktası olmaktadır. Öğrencisi tarafından ikna edilmeye çalışan Sokrates’in kararını çoktan verdiği yüzündeki ifadeden hissedilmektedir. Resmin önemli kısımlarından birisi ise bir grup insanın mekânı terk ettiğini ve eşinin el salladığını ona son kez veda ettiğini görmekteyiz. Sokrates yaşamına son verileceği bu anda insanların ona acır gözlerle bakmasına dayanamamış ve yakınlarının zehir verilirken mekânı terk etmelerini istemiştir. Kaynakça :Resim Nasıl Okunur? (Patrick De Rynck)

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.