Öncelikle çevremizde olup biten her şeyin enerjiden ibaret olduğu gerçeğini kabul ettiğimizi var sayıyorum. Olumlu şeyler düşündüğümüzde, karşımıza olumlu olayların çıktığını, olumsuz şeyler düşündüğümüzde ise beklentilerimizin olumsuz sonuçlandığını defalarca tecrübe etmişsinizdir. Olumlu düşünmek, olumlu düşünmek diyoruz. Peki nedir bu olumlu düşünmek? Olumlu düşünelim demekle gerçekleşebilen bir durum mu? Hele ki zor hayat şartları içerisinde? Tabi ki hayır. Olumlu düşünebilmek için, hayat enerjimizin hatta varlığımızın temellerine inmeniz gerektiğini biliyor muydunuz?
Atalarımızın geçmişten süregelen hataları ve olumsuzluklarının enerji bazında bizi etkilediğini? Ya da sonu olumsuz biten hikayelerimizde etrafımızı suçlarken aslında bütün kaynağın bizden meydana gelmesi bilincinden haberdar mısınız?
Ho'oponopono, bize olumlu düşünmenin yanında kendimize saf kabullenmeyi ve hayat enerjimizi kontrol etmeyi öğretiyor öncelikli olarak.
Çok isteyip, hayalinizi kurduğunuz hedefiniz için hiçbir şey yapmadan evde oturmak sizi ne kadar hedefinize ulaştırır? Size sadece zaman kaybettirir. Olumlu düşünmek sadece düşünce bazında değil, kendinizi bu alanda teslim etmenizi istiyor. Ho'onoponono'yu anlatırken öncelikle biraz kişisel enerji konusuna girmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Bir dönem ortalığı kasıp kavuran Secret belgeseli ve kitabından haberiniz vardır. Secret, bir hedef belirleyip, bu hedefte olumsuz hiçbir etkeni düşünmeden çabalamanızı ve her zaman olumlu düşünmenizi öğütler. Bir süre sonra aşmış olduğunuz zorluklar ve yapmış olduğunuz eylemler sonucunda hedefinize ulaşmayı vadeder. Güzel bir yöntemdir. Gerçekleştirmek için mutlak optimizm ve gözünüzü odaktan ayırmamanızı ister. Ho'oponopono ise Secret'ın bizden istemiş olduğu olumlu düşünce eyleminin gerçekleştirilmesi kısmıdır.
Büyük güçler, büyük sorumluluklar getirir demiş Ben Parker. Hayatımızda olumlu ya da olumsuz gerçekleşen bütün olayların kaynağının kendimiz olduğumuzu kabul etmeliyiz. Biz istediğimiz ve o yola girmeye karar verdiğimiz için yaşadık hepsini. Sağdan değil, soldan gitmeyi tercih edebilirdik ama gitmedik. Hayır diyebilirdik ama demedik ya da arkamıza bakmadan gidebilirdik ama gitmedik. Geldiğimiz noktaya kendi isteğimizle, kendi irademizle geldik ve bu da yaşadıklarımızın tek sorumlusu olarak bizi göstermektedir. Eğer bunu kabul etmeyi başarırsak, olumsuz hayat tecrübelerimizin kaynağı biz olduğumuz gibi, olumlu hayat tecrübelerimizin kaynağının da yine kendimiz olduğumuzun bilincine varırız ve oluşturacağımız olumlu düşünce tarzı ile hayat döngümüzün etrafında gerçekleşen enerji akımını istediğimiz gibi yönlendirebileceğimizin farkına varabiliriz ve bu da ciddi anlamda büyük bir güç demek.
Şimdi bu felsefenin kendisine geçebiliriz.
Ho'ponopono'nun temeli dört düşünce temelinden oluşmaktadır. Bunlar nelerdir peki?
Yorum Bırakın