Mike Shinoda; samimiyeti ile insanları güldüren, Linkin Park'ın Türkiye konserinde piyanosuna Türk bayrağını asarak kalbimizi fetheden bir müzik dehası. Rus bir anne ve Japon bir babanın oğlu olarak Kaliforniya'da doğan Mike, müzikle küçük yaşta annesinin isteği üzerine piyano çalmayı öğrenmeye başladı. Piyano sayesinde müzik hayatına klasik müzik ile başlayarak sıkılmadan tam 12 sene boyunca bu yönde ilerledi. 12 yılın sonunda Mike rap müziğe ilgi duymaya başladı. Public Enemy, N.W.A gibi gruplardan etkilenerek kendi sözlerini yazıp bestelemeye de bunun sonrasında başladı. Sadece rap müziğe bağlı kalmayan Mike, aynı zamanda Nice Inch Nails, Depeche Mode, U2, The Roots, Bon Jovi ve Deftones gibi gruplardan da etkilendi. Aguora Lisesi'ne gittiği zamanlarında şu an Linkin Park'ın gitaristi olan Brad Delson ile tanıştı ve Brad sayesinde gitar çalmayı öğrendi. bunun sonrasında ikili Xero isimli grubu kurarak Linkin Park'ın temellerini attı.
[caption id="attachment_63630" align="aligncenter" width="594"] (Mike Shinoda ve Brad Delson)[/caption]
Grup kurulduktan sonra bir davulcu arayışına geçen Mike, Karma isimli bir grupta çalan Rob Bourdon'a gruplarında çalmayı teklif etti. Rob'un da teklifi kabul etmesiyle Mike lise yıllarını bu üçlü ile müzik yaparak geçirdi. Liseyi bitirdikten sonra Art Center College of Design'a kabul edilen Mike burada resim ve görsel tasarım bölümüne başladı. Burada geçirdiği yıllar içerisinde Linkin Park'ın DJ'liğini üstlenen Joe Hahn ile tanıştı ve gruba dahil olmasını istedi. Hemen arkasından bassist Dave Farrell'da dahil oldu. Kolej yıllarında çok başarılı olan Mike daha 21 yaşındayken, 1998'de mezun oldu ve farklı gruplar için albüm kapakları tasarlamaya başladı. Aynı zamanda kendi gruplarının tasarımlarını da Mike yapıyordu. O sırada vokalde Mark Wakefield ile devam eden grup bir süre sonra Mark'ın ayrılmasıyla grubun geçtiğimiz yaz intihar eden vokali Chester Bennington'u buldu ve grup tamamlanmış oldu. Chester'ın ardından da ilk isim değişikliğine gidildi ve grubun adı grubun efsanevi albümünün de ismi olan Hybrid Theory oldu. İsim değişikliğinden sonra grup hızlı bir yükseliş yakaladı ve Hybrid Theory EP isimli ilk çalışmasını yayınladı. Mike EP'de etkili rap vokalleri ve gruba prodüksiyonluğu ile yaptığı önderlik ile EP'nin hazırlanışında büyük pay sahibi olmuştu. ''Mikrofon icat edildi, onu kutsamaya başlayabilirim.'' sözlerini söylediği High Voltage parçasında da ne kadar iddialı bir rapper olduğunu gözler önüne seriyordu. Grup, bu EP sayesinde dördüncü denemelerinin sonunda, Warner Bros ile bir kontrat imzalamayı başardı. Kontrat ile birlikte de grubun son isim değişikliği gerçekleşti ve grubun ismi Linkin Park oldu.
Ekim 2000 ayında üstlendiği Hybrid Theory ismiyle çıkardıkları albüm ile birlikte 21. yüzyılın başına damga vurdular. Albümün kapağının da tasarımını ve prodüktörlüğünü üslenen Mike, kırmızı saçları ve etkili vokalleri ve aynı zamanda Crawling gibi albümün hit parçalarında da gitar çalışı ile birlikte grubun önemli bir ismi haline geldi. Albüm, 21. yüzyılın en çok satan albümü olarak tarihe geçti. Crawling sayesinde de bir Grammy kazanan grup mükemmel bir çıkış yakalamıştı. Albüm sonrası Joe ile birlikte X-Ecutioners'in It's Going Down şarkısına konuk olan Mike yetenekli gruplara destek olmaya başladı.
2003 yılında Mike, Linkin Park ile birlikte ikinci albümleri Meteora'yı piyasaya sürdü. Faint parçasına hem gitarıyla hem de rap vokali ile eşlik eden Mike yine albümde büyük bir pay sahibi olmuştu. Aynı yıl içerisinde çocuk kitapları yazarı sevgilisi Anna Lovejoy ile evlendi. Mike 2004 yılında Depeche Mode'un Enjoy The Silence isimli parçasını yeniden düzenledi. Bu düzenleme arkasından Linkin Park ve Jay-Z ortaklığını getirdi. Birlikte çıkardıkları Numb/Encore isimli parça ile grup ikinci Grammy'sini kazandı.
İkinci Grammy'nin de ardından grup 2 senelik bir araya girdi. Bu sırada da Mike kendi rap grubu projesi olan Fort Minor'u hayata geçirdi. 2005 senesinde grup The Rising Tied ismiyle bir albüm yayınladı. Mike albümün baş yapımcısı olarak Jay-Zyi gösterse de albümün kapak tasarımından tüm altyapıların kaydedilmesine kadar her şeyi üstlenerek albümün baş mimarı oldu. Albümdeki karısı için yazdığı Where’d You Go isimli şarkı ve Remember The Name isimli şarkı ile büyük bir başarı yakaladı.
2007 yılına geldiğimiz zaman ise iki yıllık araya son veren Linkin Park, Minutes to Midnight isimli albümlerini yayımladı.Mike, Bleed It Out isimli şarkıda yine rap konusundaki yeteneği bize gösterse de bu albümde vokal anlamında diğer albümlere göre daha geri planda kalmıştı. 2010 yılına geldiğimizde A Thousand Suns ismiyle dördüncü albümlerini yayınlayan müzik ilk zamanlarından farklı bir sound ile karşımıza çıkmıştı. Daha protest bir tavır içeren albümde Mike daha geri planda işin mutfak kısmında rol aldı. 2012 yılında Living Things isimli beşinci albümlerini yayınlayan grup neden bir efsane olduğunu tekrardan kanıtlamıştı. Mike yine işin mutfak kısmında daha çok bulunsa da önceki albüme göre daha ön plandaydı. Linkin Park sert bir geri dönüş yaparak 2014'de 6. albümleri olan Haunting Party isimli albümünü çıkardı. Albüm grubun başlangıçtaki köklerine daha bağlı bir albüm olduğundan hayran tarafında çok beğenilmişti. Mike 2015 yılında Fort Minor ile Welcome isimli bir tekli yayımladı. 2017 yılına geldiğimiz zaman ise Mike, Linkin Park ile son albümleri olan One More Light'ı yayınladı. Albüm çok fazla eleştiri aldı. Bu eleştirilere cevap olarak Mike yeni şeyler denemekten mutlu olduklarını söylese de 20 Temmuz 2017'de grubun vokali Chester Bennington intihar etti. Chester'ın ölümü Mike için şok edici bir olay oldu. Kendini toparlamakta bir süre zorluk çeken Mike 2018 yılında Chester'a bir sürü gönderme bulunan iki şarkılık bir EP yayınladı. EPnin şarkılarındaki sözler Mike'ın içindeki acı ve üzüntünün bir yansımasıydı. Şu zamanlar daha çok ailesi ile vakit geçiren Mike bu EPsi ile birlikte sahnelere geri dönmüş bulunmakta. Ve bize daha göstereceği çok şey olduğuna hiç şüphemiz yok.
Yorum Bırakın