Giyinme ihtiyacımızın ani bir zevke dönüşerek modayı icat etmesiyle fark etmeden başka şeyleri de dünyamıza getirmiş olduk. Stil etiketleri.
Glamour-girl, cover-girl, bathing-beauty, doll-girl, pin-up-girl, it-girl, e-girl, digital-queen, golden-girl...
Şu zamana kadar kendinden çok bahsettirmiş, sahip olanların hayatlarının mucizevi bir şekilde değiştiği ve benim için yarışmayı kazanan etiket #it-girl oldu.
‘It’ Türkçede ‘o’ kelimesi dışında cazibe ve şahsiyet anlamlarını taşıyor. Yani bir bakıma cazibeli kadınlara takılan bir sıfat bu. It-girl terimi ilk olarak 1904’te Rudyard Kipling’in Mrs. Bathurst adlı kısa hikayesinde ortaya çıktı. Rudyard yazısında ‘It’s just ’It’.’ diyerek bu anlam verilemeyen hissiyatı kelimeye dökmek istemiş. Anlatmak istediği şeyi de kısaca şöyle özetlemiş: ’’Bazı kadınlar, bir adamın hafızasında, sokakta bir kez yürümüş olsalar bile kalırlar.’’
O zamanlar, kelimenin tam anlamıyla cazibeli kadınlar için söylenen It-girl, zaman içerisinde çok değişip günümüzde, herkesin olmak istediği ‘o’ kız haline geldi. Peki ama ne bu it-girl?
En doğru tanımıyla bir moda ikonu, kendine güvenen, tam olarak ne istediğini bilen ve bunu almak için elinden geleni yapan, kim olduğundan asla çekinmeyen, kibar, zeki, alımlı, kısacası herkesin olmak isteyeceği o mükemmel kadınlara; özellikle günümüzde sosyal medyada varlığını göstermiş olanlara It-girl deniyor.
1927’de ‘It’ isimli, Elinor Glyn’in romanından uyarlanmış sessiz romantik komedi filminde rol almasından sonra, Clara Bow, tarihte ilk it-girl ünvanına sahip olan kadınımız oldu. Fakat ilk It-girl’ümüz Clara Bow değil, dünyanın ilk supermodeli Evelyn Nesbit’tir.
Evelyn; manken, oyuncu ve koro kızıydı. Ayrıca kocasının bir cinayete karışmasından sonra Nesbit kariyerinin altın dönemini yaşadı ki bu, onu mükemmel bir It-girl adayı yaptı.
Eğer çok daha geriye, resmi kayıtların olmadığı bir döneme gidersek, bence tarihin ilk It-girl’ü, tahminlerin aksine Afrodit değil, Frine olmalı. Frine, ünü tüm Atina’ya yayılmış bir hetaeradır. Fahişelere göre, çok daha eğitimli ve ilişkiye gireceği insanları kendileri seçen hetaeraların arasında, Frine en zengini ve en önemlisiydi. Öyle ki Büyük İskender’in yıktığı Thebai surlarını onartmayı teklif edebilecek kadar servetliydi. Atina’daki yerleşik inançlara karşı çıkmasından dolayı yargılanırken, ceza alacağını anlayıp elbisesini yırtmış ve vücudunu sergilemiştir. Bu hareketiyle jüriyi etkileyip ceza almadan kurtulmayı başarabilmiştir. Daha iyi bir #first-it-girl adayı düşünemiyorum!
Sıralamak rekabete yol açar ama benim kazananlarım bu şekilde:
O zamanlar, kelimenin tam anlamıyla cazibeli kadınlar için söylenen It-girl, zaman içerisinde çok değişip günümüzde, herkesin olmak istediği ‘o’ kız haline geldi. Peki ama ne bu it-girl?
En doğru tanımıyla bir moda ikonu, kendine güvenen, tam olarak ne istediğini bilen ve bunu almak için elinden geleni yapan, kim olduğundan asla çekinmeyen, kibar, zeki, alımlı, kısacası herkesin olmak isteyeceği o mükemmel kadınlara; özellikle günümüzde sosyal medyada varlığını göstermiş olanlara It-girl deniyor.
1927’de ‘It’ isimli, Elinor Glyn’in romanından uyarlanmış sessiz romantik komedi filminde rol almasından sonra, Clara Bow, tarihte ilk it-girl ünvanına sahip olan kadınımız oldu. Fakat ilk It-girl’ümüz Clara Bow değil, dünyanın ilk supermodeli Evelyn Nesbit’tir.
Evelyn; manken, oyuncu ve koro kızıydı. Ayrıca kocasının bir cinayete karışmasından sonra Nesbit kariyerinin altın dönemini yaşadı ki bu, onu mükemmel bir It-girl adayı yaptı.
Eğer çok daha geriye, resmi kayıtların olmadığı bir döneme gidersek, bence tarihin ilk It-girl’ü, tahminlerin aksine Afrodit değil, Frine olmalı. Frine, ünü tüm Atina’ya yayılmış bir hetaeradır. Fahişelere göre, çok daha eğitimli ve ilişkiye gireceği insanları kendileri seçen hetaeraların arasında, Frine en zengini ve en önemlisiydi. Öyle ki Büyük İskender’in yıktığı Thebai surlarını onartmayı teklif edebilecek kadar servetliydi. Atina’daki yerleşik inançlara karşı çıkmasından dolayı yargılanırken, ceza alacağını anlayıp elbisesini yırtmış ve vücudunu sergilemiştir. Bu hareketiyle jüriyi etkileyip ceza almadan kurtulmayı başarabilmiştir. Daha iyi bir #first-it-girl adayı düşünemiyorum!
Sıralamak rekabete yol açar ama benim kazananlarım bu şekilde:
- Frine (M.Ö 4.YY)
- Evelyn Nesbit (1884-1967)
- Clara Bow (1905-1965)
- Gloria Vanderbilt, Breakfast at Tiffany’s-Holly Golightly’nin ilham kaynağı. (1924)
- Françoise Hardy, Fransız şarkıcı. ( 1944)
- Jane Birkin, ikonik Birkin çantalarının ilham kaynağı. (1946)
- Twiggy (1949)
- Iman (1955)
- Cindy Crawford (1966)
- Naomi Campbell (1970)
- Kate Moss (1974)
- Blake Lively, Gossip Girl’in tescillenmiş it-girl’ü. (1987)
- Cara Delevingne (1992)
- Gigi Hadid (1995)
- Lily-Rose Depp (1999)[gallery size="full" ids="153486,153491,153488"]
Yorum Bırakın