"Hayatta hiçbir zaman aşırı şık giyimli ya da aşırı eğitimli olamazsınız." -Oscar Wilde
İrlandalı dahi yazar Oscar Wilde muhtemelen bütün zamanların en başarılı yazarlarından ve şairlerinden biri. Ayrıca kendisinden sonra gelen yazarların üzerinde çok büyük bir etkisi olduğunu da söylemek gerek. Fakat Oscar Wilde yazarlık konusundaki başarısının yanı sıra aynı zamanda bir moda ikonu. Eleştiri amaçlı da olsa kendisinden "Estetik Profesörü" olarak bahsettirmeyi başarmış Oscar Wilde'ın daimi yüzeysel görünüş endişesi ve enerjisi eşsiz ve değişken bir imaj yaratmasını sağlıyor. Daha sonraları bu imajı yenilikçi ve aşırı giyinenlerin ilham kaynağı oluyor.
Oscar Wilde'ın tarzına genel olarak baktığımızda kürk, kadife, pamuk, keten gibi her türlü kumaş çeşidini giydiğini, çoğu zaman birçok farklı dokudaki kumaşı bir kombinde birleştirdiğini görüyoruz. Pelerin o dönem için giyilmesi normal bir parça ve modaya uygun olarak da görülüyor. Wilde genelde pelerininin altına bir yelek giyiyor ve bir de papyon ekliyor. Aksesuarları kullanmayı oldukça seviyor gibi görünüyor, genelde kıyafetlerini geniş kenarlı bir şapkayla tamamlıyor. Şapkayı bazen sadece yanında taşıyor bazen de takıyor. Kendisinin bu şapkalarına ve pelerinlerine çok yakışan uzun saçları var.
"Bir insan ya bir sanat eseri olmalı, ya da bir sanat eseri giymelidir." -Oscar Wilde
Henüz öğrenci yıllarındayken Wilde, ekose takımlarıyla ve melon şapkalarıyla modaya uygun ve güzel giyinimli olarak fotoğraflara yansıyor.
"İyi görünmek ve iyi giyinmek bir ihtiyaçtır, hayatta bir amacının olması değil." -Oscar Wilde
O zamanların popüler sanatsal ruhunu kabulleniyor gibi görünse de 1870'lere göre Oscar Wilde'ın saçları toplum normlarının beklentilerinden biraz daha uzun.
"Çok basit bir zevkim var: her zaman ancak en iyisiyle tatmin olurum." -Oscar Wilde
Bir yandan yazarlığıyla ünlenirken, öbür yandan uzun saçları, gevşekçe bağlanmış yakası, çiçekli aksesuarları ve kadife takım elbiseleriyle karikatürler için açık bir hedef oluyor. [caption id="attachment_188942" align="aligncenter" width="434"]
Thomas Nast[/caption]
1881'de Oscar Wilde'ın ünü öyle bir noktaya ulaşıyor ki, görüşleri ve görünüşü Gilbert ve Sullivan'ın "Sabır" operetinde amatörce felsefe yapmasına, "estetik" giyinmenin ve iç tasarımın metropolitan tarzına değinerek eleştiriliyor. Wilde bu eleştirileri lehine kullanarak evin iç tasarımı gibi konularda ders verdiği bir tura çıkıyor ve bu tur boyunca pelerinler, golf pantolonlar, uzun çoraplar, topuklular, yakaları kürklü kabanlar ve geniş kenarlı şapkalar giyiyor.
"Hakkında konuşulan insan olmaktan daha kötü bir şey varsa o da hakkında konuşulmayan insan olmaktır." -Oscar Wilde
Bu dönemdeki stili Napoleon Sarony'nin çektiği fotoğraflarla ölümsüzleşiyor.
"Moda, kişinin kendi giydiğidir. Moda olmayan ise diğerlerinin giydikleridir." -Oscar Wilde
"Moda o kadar katlanılamaz bir çirkinlik şeklidir ki, her altı ayda bir onu değiştirmek zorunda kalırlar." -Oscar Wilde
Sonraki dönemlerde, Roma İmparatorluğu'nun pagan ahlak yasalarından Londra'nın Savile Row terziliğine birden fazla stilden etkilenip uzun saçlarından ve yumuşak kadifelerden vazgeçiyor ve karşımıza daha kozmopolitan bir tarzla çıkıyor.
[caption id="attachment_188406" align="aligncenter" width="865"]
Alfred Bruce Douglas ile[/caption]
"İyi bağlanmış bir kravat hayata atılmış ilk ciddi adımdır." -Oscar Wilde
1960'larda Oscar Wilde'ın tarzı karşıt kültür tarafından estetik açıdan bir devrim olarak kabul ediliyor. Wilde, o zamanlardan bu yana insanlara ilham olmaya devam ediyor. Her ne kadar bugünlerde günlük hayatta pelerin giymek pek mümkün olmasa da trençkot gibi parçalarla Oscar Wilde'ın tarzını bir şablon olarak kullanmak mümkün. Ama Oscar Wilde'ın tarzından asıl öğrenilmesi gereken şey cesur olmak ve kendin olmak. Kendisinin de zamanında söylediği gibi:
Yorum Bırakın