Doksanlı yılların hemen başlarında, o güne kadar adı pek de duyulmamış bir müzik grubu olan "Seyir Defteri", çoğunluğu çağdaş şairlerimizin şiirlerinden, kendi bestelerinden oluşan bir müzik albümü (kaset) ile müzik dünyasına adım atar.
Genç tıp doktorlarından oluşan bu yeni müzik grubu, albümlerine yapımcıların isteği ile "çok sevdikleri" şair, Ahmed Arif'in dizelerinden, besteledikleri bir şarkıyı da eklemek durumunda kalırlar. Yapımcı söz konusu albümün, satış kaygısı içindedir. Fakat ortaya güzel bir beste de çıkmış olur.
Seyir Defteri' nin lirik bestelerden oluşan bu albümü, hiç promosyon çalışması yapılmamış olması ve o zamanlar hayatımıza yeni yeni girmeye başlayan "özel" radyoların pek de dikkatini çekmemiş olması sebebi ile olsa gerek, çok az sayıdaki meraklısı dışında, geniş kitlelere ulaşamaz...
Albüm kasetini bulmak çok zor olmakla birlikte internete yüklenen kayıtları da kısıtlıdır. Bulabildiklerimi Aşağıda paylaştım. İyi dinlemeler.
Albümde yer alan parçalar şunlardır;
A Yüzü;
Uzun Yağmurlardan Sonra (Gülten Akın)
Behr-i Hazer (Nazım Hikmet)
Nerde Böyle Hüzünlenmek (Orhan Veli)
Hasretinden Prangalar Eskittim (Ahmed Arif)
Geride Kalan (Tayfun)
Bir Çizerin Gülünç Olmayan Geceleri (Adnan Özer)
Karşıla"ş"ma (Enstrümantal)
B Yüzü;
Akşam Erkan İner Mapushaneye (Ahmed Arif)
Gemiler (Orhan Veli)
Hafif Aşk Şarkısı (Tayfun)
Göçmen (Bülent Ecevit)
Müvevver'e (Nazım Hikmet)
Bir Küçük Pembe Bulut (Cahit Külebi)
UZUN YAĞMURLARDAN SONRA:
"...
sen yağmurlu günlere yakışırsın
yollar çeker uzak dağlar çeker uzak evler
ıslanan yapraklar gibi ışır yüzün
ışırsa beni unutma
alır yürür sıcak mavisi gökyüzünün
kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra bir gün
bir yer sızlar yanar içinde büsbütün
her şeye rağmen ellerin üşür
üşürse beni unutma
yeni dostlar yeni rüzgarlar gelir geçer
yosun muydum kaya mıydım nasıl unuttular
kahredersin başın önüne düşer
düşerse beni unutma
..."
BEHR-İ HAZER:
(...)
-yaman esiyor be karayel yaman!
sakın özünü hazerin hilesinden aman!
aman oyun oynamasın sana rüzgâr!
-aldırma anam ne çıkar?
ne çıkar
kudurtsun
karayel
suları,
hazerde doğanın
hazerdir mezarı!
(...)
NERDE BÖYLE HÜZÜNLENMEK:
nerde böyle hüzünlenmek o zaman;
içip içip ağlamak,
uzaklara dalıp şarkı söylemek;
hayat sekiz ben eğlentide;
bugün saz, yarın sinema,
beğenmedin aile bahçesi;
onu da beğenmedin, parka;
sevdiğim dillere destan;
sevdiğim,
meyil verdiğim;
ben dizinin dibinde elpençe divan,
samanlık seyran.
nerde,
nerde,
nerde böyle hüzünlenmek o zaman!
HASRETİNDEN PRANGALAR ESKİTTİM:
Ard-arda kaç zemheri,
Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu.
Dışarda gürül-gürül akan bir dünya...
Bir ben uyumadım,
Kaç leylim bahar,
Hasretinden prangalar eskittim.
Saçlarına kan gülleri takayım,
Bir o yana
Bir bu yana...
GEMİLER:
...
gemiler geçer rüyalarımda,
allı pullu gemiler, damların üzerinden;
ben zavallı,
ben yıllardır denize hasret,
bakar ağlarım.
...
MÜNEVVER'E:
Yorum Bırakın