Antonia Salieri,  özetle 1750-1825 yılları arasında yaşamış başarılı bir saray müzisyeni, bestekar, müzik öğretmenidir. Öyle başarılıymış ki Bethoven, Schubert, Lizst, Franz gibi ünlü bestecilerin müzik hocalığını yapmıştır. Ama çok büyük bir şanssızlığı vardır: ''Mozart'la aynı döneme denk gelmesi.''

Mozart, tam anlamıyla bir müzik dahisiymiş. 5 yaşında kendi bestelerini yapmaya başlamış, ilk senfonisini 8 yaşında yazmıştır. 17 yaşında Salzburg sarayında müzisyenlik yapmıştır. Adeta bu iş için dünyaya gelmiş. Öte yandan Salieri, bu iş için büyük emek vermiş, dişiyle tırnağıyla kazıyarak gelmiş fakat en az Mozart kadar başarılı bir müzisyenmiş. Salieri bir beste için aylarını harcarken Mozart gibi bir dahi için günler yeterliymiş.Salieri ne yaparsa yapsın hep Mozart'ın gölgesindeymiş. İşte kıskançlık belki de hazmedememezlik burada başlıyormuş. Mozart'ın başarısıyla Salieri'nin kıskançlığı birlikte büyüyormuş. Öyle ki Salieri bir noktadan sonra beste yapamaz olmuş. Hatta bu durum intihara kadar gitmiş. Bazı kaynaklar Mozart'ı zehirleyip öldürdüğünü bile söyler.  İşte Salieri'nin girdiği bu ruhsal bunalıma, bu kıskançlık, çekememezlik durumuna ''Salieri Kompleksi'' denmiştir.

Tabi başka başka kaynaklar bu ikilinin durumundan farklı şekilde bahseder. Arkadaş olduklarını bile söyleyenler var. Bu ikilinin ilişkisini merak ediyorsanız 1984 yapımı''Amedeus'' filmini izleyebilirsiniz.