Quentin Tarantino Ve Sineması

Quentin Tarantino Ve Sineması
  • 2
    0
    0
    0
  • Quentin Jerome Tarantino 1963 doğumlu Amerikalı film yönetmeni, aktör ve Oscar ödüllü senaryo yazarıdır. 27 Mart 1963 tarihinde Knoxville Tennessee'de dünyaya gelmiş olan yönetmenin babası İtalyan asıllı bir aktör ve yönetmendi. 16 yaşında oyunculuk eğitimi için James Best tiyatro grubuna katılan ünlü yönetmen ilk senaryosunu 22 yaşında yazmıştır. 1984'te bir video kaset dükkanında kasiyerlik yapmaya başladığı dönemde senaristliğe yoğunlaşmıştır. 1992 yılında ilk uzun metraj filmi olan Rezervuar Köpekleri ile Sundance Film Festivali'nde yer almıştır. Film sıra dışı senaryosu, kullanılan müzikleri ve oyuncu performansları ile büyük bir beğeni toplamış ve yönetmen ilk filmiyle çok hızlı bir şekilde efsane olmuştur. 1993 yılında gösterime girmiş olan ünlü yönetmenin yazmış olduğu Trie Romance adlı film senaryosu satıldığında Tarantino dikkatleri çekmeyi başarmıştır. 1994 Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye ödülü kazanan Pulp Fiction adlı filmini çekerek bağımsız filmlerin de gişe başarısı gösterebileceğini kanıtlamıştır. Bu filmi karmaşık kurgusuyla ilgi çekmiştir. Sonrasında Allison Anders, Alexandre Rockwell ve Robert Rodriguez ile ortak yapımları olan Four Rooms adlı filmin dördüncü öyküsünü çekmiştir. Bir sonraki filmi ise Jackie Brown adında Rum Runch adlı kitabından uyarlanan bir eserdir. Pulp Fiction yapımı esnasında Tarantino ve başaktirs Uma Thurman tarafından geliştirilmiş olan "Kill-Bill" adlı Çin dövüş sanatları, Japon sineması, Spaghetti Western ve İtalyan korku filmi tarzlarını bünyesinde barındıran intikam filmi projesini hayata geçirmiştir. Sonrasında bir Robert Rodriguez ile Frank Miller yapımı olan Sin City adlı filmde konuk yönetmen olarak yer almıştır. 

    Quentin Tarantino'nun sinema diline bakıldığı zaman; Şiddet üzerine kurmuş olduğu filmlerinde kullandığı parçalanmış kurgu, pop-kültür takıntısı ve bol miktarda kan sahneleri barındırıyor olsa da Tarantino çağın önemli yönetmenleri arasına girmeyi başarmıştır. Çizmiş olduğu karakterleri ve görkemli filmografisine temel oluşturan referansları eşliğinde farklı bir dünyaya adım atmamıza vesile olmaktadır. Kamera açıları, yakın çekimler, siyah ve beyazın kontrastı, plaklara olan sevgisini sinemaseverlere başarılı bir şekilde aktarıyor olması, karakterlerin aynalarla olan münasebetleri, oldukça eğlendiren dans sahneleri ve bir o kadar da ter döktüren işkence sahneleri, olmazsa olmaz restorant diyalogları ve tabiki de araba sahneleri motiflerini bir araya getirmesiyle hayat bulmuştur Tarantino sineması. Tarantino sineması kısaca; kan, vahşet ve gözyaşıyla tanımlanabilir. Tarantino sinemasını net bir akımın içerisine yerleştiremeyişimiz hem popcorn hem de arthouse seven kitleye hitap etmesi onu muadilleriden ayıran en önemli özelliği olmuştur. Quentin Tarantino için "birleştirici güç" desek herhalde doğru bir tanım yapmış oluruz. Çünkü filmlerine bakıldığında şiddetin, mizah ile harmanlanması olan popüler kültüre göndermeler yaptığını görmekteyiz. 

    Quentin Tarantino filmlerinden bir tanesini birlikte inceleyelim.

    RESERVOİR DOGS

    Birbirlerinin gerçek adlarını dahi bilmeyen ve kendilerine takılan renk isimleriyle hitap edilen bir grup hırsızın hikayesinin anlatıldığı Reservoir Dogs, başarısız giden ve sonrasında kanın oluk oluk aktığı bir soygun girişimini merkezine almaktadır. Tarantino'yu burada farklı kılan husus soygunu değil, sonrasını ve hırsızlar arasındaki olağan dışı yaşananları konu almasıdır. Sinema tarihinde görülmemiş teknikleri bünyesinde barındıran ve zaman zaman rahatsız edicilik düzeyini şaha kaldıran şiddet sahneleriyle akıllarda yer eden film, çoğunluğu tek mekanda geçmesine rağmen bir an olsun seyir zevkinin düşmesine izin vermemesiyle dikkat çekmektedir. 

     

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.