Atalanta, Yunan mitolojisinde avcı ve okçu yarı tanrıçadır. Atalanta , mitolojide av sırasında Tanrıça Artemis’e eşlik eden bir kadın olarak anlatılır. Atalanta kimi rivayetlere göre Artemis'tir. Babası İasus , Atalanta’nın yerine erkek bir çocuk beklemektedir. Fakat doğan çocuk kız olunca Atalanta’nın babası onu vahşi doğaya terk edip gider.  Fakat, Artemis bunu fark edip Atalanta’yı büyütmesi için dişi bir ayıyı görevlendirmiştir. Nitekim bu dişi ayı onu usta bir avcı olarak büyütür. Arkadya Prensesi olan Atalanta okçulukta hiç kimsenin yenemediği, kimse ile de evlenmek istemeyen hamisi   Artemis gibi evlenmemeye ant içen avcılık, okçuluk, iffet, bakirelik, el değmemişlik sembolü bir yarı tanrıça olarak tarif edilir. Kendisi ile evlenmek isteyenlerle okçuluk yarışmalarına girmekte yarışı kaybedenleri de öldürmektedir. Hippomenes ise Atalanta’ya aşıktır. Artemis yardımcısının evlenmesini istediğinden olsa gerek Atalanta’ya âşık olan Hippomenes’e yardımcı olur. Kimi rivayetlere göre yardım eden Afrodit’tir.  Hippomenes de Atalanta ile evlenebilmek için Atalanta ile ok atmak yarışına girer. Artemis ya da Afrodit Hippomenes’e  yarış esnasında Atalanta’nın önüne üç tane altın elma düşürmesini tembih eder. Böylece Hippomenes , üç altın elma ile Atalanta'nın dikkatini çekmeye ve yarışı kazanmaya çalışacaktır. Atalanta okunu atarken Hippomenes’te Atalanta’nın önüne üç altın elma düşürür. Atalanta'nın dikkati dağılıp, elmaları almak isteyince Hippomenes’e yenilir ve onunla evlenmek zorunda kalır. Her ne kadar zorunda kaldı desekte Atalanta, Hippomenes ile evlenmeye gönüllüdür. Hippomenes ve  Atalanta birbirlerini çok arzulamışlardır. Fakat bu tutkulu aşk onların başını döndürmüş olmalı ki evlenmelerini sağlayan Artemis’e veya Afrodite şükran duygularını iletmeyi de unutmuşlardır.  Birlikte olmak için Zeus Tapınağını seçen Atalanta ve Hippomenes  Zeus’u çok kızdırmış ve bu olayı tanrılara bir isyan veya hakaret olarak değerlendirerek onları birer erkek ve dişi aslana dönüştürür. Kimi rivayetlere göre ise Afrodit kendisine teşekkür edilmediği için kızmış ve onlara Kibele’ye göndermiştir. Kibele bir tapınaktır ve bu çift burada birlikte oldukları için cezaya çarptırılmışlardır. Bundan sonra Kibele de arabasını çekecek yumuşak başlı hayvanlar olacaklardı. Mitolojide ünü olan bu hikaye, onlarca sanatçının tablolarında da kendini göstermiştir. Bu sanatçılarımızdan biri de Noel Halle'dir. Sanatçı, tabloda Atalanta'nın ikinci altın elmayı almak üzere olduğu anı resmetmiştir. Tabloda yarışma heyecanını ve hareketliliğini izleyicilere göstermeyi tercih eden sanatçı, hem halktan kişileri hem tanrıları tablosuna konu almıştır. Tabloda Atalanta ve Hippomenes'in aşkını simgeleyen bir figür olan Aşk Tanrısı Eros da gözümüzden kaçmıyor.