Tutankhamun, Mısır tarihinin başa geçmiş son kralıdır.

Başlangıçtaki ismi Tutankhaton'du ama babasının ölümüyle çok tanrılı dine geçiş yapıp ismini Tutankhamun olarak değiştirdi. Babası tek tanrı dinine inanan Akhenaton'du. Akhenaton zamanında ilk defa bir din rejimi değişikliğine gidilmiş ve kral yıllarca tapılan amon tanrısını reddedip tek tanrı dinine geçiş yapmıştı. Başkent Teb' i terk edip yeni başkenti Tel el amarna'ya taşımış ve öldükten sonra ülkede bir karışıklık meydana gelmişti. Bu ortamda başa geçen Tutankhamun daha 9 yaşındaydı. Bu yüzden çocuk kral olarak anılıyordu.

Yağ ve reçineden kararmış mumyası

 

Kraliyet ailesi, nesiller boyu soylu kanlarının dışarı çıkmaması için aile içi evlilikleriyle bilinir. Çünkü dıştan yapılacak evliliğin soylu kanlarının bulandıracağını düşünüyorlardı. Nitekim bu evliliklerin ailenin soyunu tüketeceklerini bilmiyorlardı. Babası Akhenaton, üvey kardeşi Nefertiti'yle evliydi. Tutankhamun da üvey kardeşi Ankhesenamun ile evlendi.Nesiller boyu devam eden bu gelenek neslin bozulmasına yol açtı. Yapılan araştırmalar Tutankamun'un vücut bozukluğunun sebebinin yıllar boyu devam eden ensest ilişkiden kaynaklandığını söylüyor. Mezarının yanında bulunan çeşitli bastonlar da aslında tam olarak sağlıklı bir şekilde yürüyemediğini gösteriyor.

Yapay zaka kullanılarak resmedilmiş tahmini çizim

 

Daha 19 yaşındayken hayatını kaybeden bu kral, ardında herhangi bir varis bırakamamıştı. Ama mezarının içinde kendisiyle birlikte gömülen mumyalanmış iki fetüs bulunmuş ve bunun kendi çocukları olduğu laboratuvarlar tarafından kanıtlanmıştı. Bunlar iki kız çocuğuydu ve daha doğmadan ölmüşlerdi...

 

Erken ölümü beklenmeyen bu kralın mezarı diğer Kralların mezarına göre çok daha küçüktü. Bu alışıldık bir durum değildi. Hatta mezar kapağının ayak kısmı orantısız bir şekilde büyük yapıldığından lahit kapatılınca ayak ucunda kırılmalar meydana gelmiş. Ve ilginç olanı, bu mezar kapağının aslında kendisi için yapılmadığı tespit edilmiş. Gömülmesi için kullanılan malzemeleri ve tabutu başka birinin eşyası gibi görülüyordu. Yani Tutankhamun bir nevi ikinci el eşyalarla gömülmüştü. Sanki mezar bir başka kişiye aitti. Mumyalama işleminde kalbinin alınması da dikkat çeken bir diğer noktaydı. Çünkü uzmanlar, diğer mumya kralları incelediğinde kalp hariç diğer organlarının alındığını belirtiyorlar ama Tutankhamun'un kalbi mumyalanırken alınmıştı. Belki de yanında uzman bir ekip yoktu.
         

Küçük mezar odası

Odasına resmedilmiş figürler de diğer kralların odasındaki figürlere oranla özensiz çizilmiş, yarı yarıya süslenmiş gibiydi. Muhtemelen mezar odasını erkenden bitirebilmek içindi...

 

Tutankamun'un maskesi Kahire'de sergileniyor. Uzmanlar maskenin ikinci el olabileceğine dair birtakım izlerin olduğunu söylese de zanaatkarların yüz için ayrı, maskenin arka tarafı için ayrı altın kullanmasının sebebini, beklenmedik ölümün yarattığı çabukluktan kaynaklandığını söyleyebiliriz. Yine de teknolojinin bu kadar az olduğu bir dönemde çok kısa sürede değerli taşların işlenmesi, yüzdeki ince ayrıntıların çizilmesi(Gözdeki kırmızı damarlar bile çizilmiş) hayranlık uyandırıcı...

 

 

Bir diğer dikkat çekici nokta ise Tutankhamun'un diğer insanlara göre kafatasının çıkıntılı ve düz olmasıydı. Mısırbilimciler bunu önceden sanatsal stil olduğunu düşünseler de bu kafatası şekli yapay bir şekilde oluşturulmuştu. Babası Akhenaton ve annesi Nefertiti'nin kafatası şekli de aynı şekilde tepesi düz ve arkası bombeliydi.

 

Daha çok gençken ölen bu firavunun ölüm nedeni hala bilinmiyor. Bazı tahminlere göre evlilik ilişkilerinin getirdiği bazı rahatsızlıklardan dolayı öldü ya da savaş sırasındayken aldığı darbelerden...

 

kaynak:">1 , 2