Gruplaşma Ve Etkileri

Gruplaşma Ve Etkileri
  • 6
    0
    1
    0
  •  Gruplaşma ve Etkileri                                   

     


    Çağımıza yansıyan ve çok ciddi etkileri olan, bu nedenle çözülmesi gereken, üzerine düşünüp sonrasında harekete geçilmesi gereken çok ciddi bir hastalık mevcut. Gruplaşma ve gruplaşmaya misyonerlik yapmak. Gruplaşma çatışmayı getirir. Çatışma kavramının özünde ne demek olduğunu kavradığımız takdirde gruplaşmanın yıkıcı etkilerini görebiliriz. Anlık bir duygu çok ciddi gruplaşmalara ve savaşlara sebep olabilir. Örneğin, kan davası, intikam üzerine oluşmuş bir gelenek. Bir kavgada ölen birisinin kanı sadece kanalizasyonlarda kalmıyor, aileye miras olarak geri dönüyor ve çatışmalar, kavgalar başlıyor. Belki de yıllar sürecek düşmanlıklar oluşuyor.

     


    Gruplaşmayı düşünmeye başladığımdan beri fark ettiğim bir şey oldu. Normalde not almaya değer şeyler hariç, not defterime düzyazı yazmadığım aklıma gelmiş olsa ki kalemi tutup bu meseleyi incelemeye, soru sormaya, cevaplar aramaya çalıştım. Ardından, belli bir kalıp oluşturması açısından başlıklara ayırıp, atlına küçük notlar aldım. En basit şekilde, sebep-sonuç ilişkisi üzerine belirgin kanılara vardım. En temel gruplaşmanın, temelde farklı düşünceler, farklı fikirler ve farklı yaşam tarzları görülür. Tarih  bu noktada bize ayna olabilir. Fransız İhtilali’nin ardından başlayan ‘Milliyetçilik’ akımının eteklerinden dökülen çeşitli ideolojik sınıflar ve sonrasındaki savaşlar. Ki ‘Milliyetçilik’ ideolojisinin gerçek amacını farkedince bazı şeyleri daha yukarıdan ve aydınlık olarak görebildim. Bir başka örnek ise, Vikinglerin Avrupa’yı yağmalaması olabilir. Farklı dil, din, düşünce yapısı, olaylara özellikle farklı durumlarda farklı yorumlanan, en sonunda ise işi istilaya kadar götüren bir olay. Bir Viking, İngiltere’ye gittiğinde, onların kiliselerini yağmalıyor, savunmadaki İngiltere kalan Vikingleri köle olarak çalıştırıyordu. Birbirlerine karşı besledikleri kin dinmedi. Farklı düşüncelere saygılı olmak zihinlerinde yer edinmemişti. Farklı yaşam kültürleri ışığında, bütün bunların gruplaşmadan meydana gelen durumlar olduğunu gördüm ve sonuçları irdelemeye başladım. Bunun en başında bariz bir şekilde, farklı düşüncelere ve hayatlara saldırıları gözlemledim. Bir kimsenin, kendi ruh haline, kendi acılarına ve kendi fikirleriyle oluşmuş bir düşünce yapısı saldırıya uğruyor. Bu düşünce yapısı kendi nezdinde sorgulanabilir belki yanlışlanabilir ama ne olursa olsun sonuçta değeri olan ve dokunulmazlığı olması gereken bu düşüncelere yapılan saldırılar ise belli başlı kılıflarla makul hale getiriliyor. Bir başkasının gelip, ezip, kırıp bir köşeye atması kabul edilebilir olmamasına karşın, günümüzde durumun ne olduğunun sanırım birçoğumuz farkındayız. Bir diğer kötü sonuç is gruplaşmanın yönetim sistemlerindeki yanlışlıkların görülmesinin engellenmesi ve yönetim başındaki insanların, gruplaşmalar ışığında manipüle edilip, makul kararlar almasını engellemesidir. Zaten bozuk bir slot makinesine demir para atmakla aynı şey. Hem bireysel hem toplumsal olarak etki eder. Slot makinesinin kullanılaması toplumsal, demir para kaybı ise bireysel olarak yorumlanabilir.

     


    İdeolojiler bu noktada devreye girer. Siyasal ideolojiler, devletleşme esnasında büyük bir gruplaşma sebebiydi çünkü en sonunda ülke sahibi, toprak sahibi olmak gibi bir güç vardı. İronik.

    İdeolojiyi kendi kavramının dışında, gruplaşmanın bir alt dalı olarak da  inceleyebiliriz. İdeoloji bir fikir bilimi olduğundan farklı fikirlerin bulunması muhakkaktır. Bu farklı fikirlere gösterilen yabani saygısızlık ise en başta bilgi için bir araç olarak ortaya çıkan ancak daha sonrasında amaç haline gelen, insanların güç için bu kavramla insanları manipüle edip fayda sağlamasını yine bu dönemde gözlemleyebiliriz. İnsanların ölümü, isyanlar, fakirlik buradan, ideoloji kavramının gruplaşmayla birlikte oluşturduğu gözlemlenebilir. Gruplaşmada, grubun başındaki kişi; erdemli, bilgili, cesaretli, tutkulu ve akl-ı selim olması en iyi senaryo olarak nitelendirilebilir. En kötü senaryo ise, grubun başındakilerin; hürmete, güce, paraya karşı verdiği kazanılması imkansız olan bir savaşı kaybetmesi olabilir. Açgözlülük birçok felaketin habercisidir. Açlık, fakirlik  açgözlülüğün aynadan büyük insanların görmek istemediği veya yok saydığı sonuçlardır. En tepenin her zaman en fazla alması, en alt tabakaya nasıl yansıyor bunu birçok gelişmekte olan ülkede veya topluluklarda görebiliriz. Eğer alt-üst dengesini sağlayamadığımızda çeşitli ‘ideolojik akımların’ varlığı bile kurtarmayabilir. Bir insan evine ekmek götüremiyorsa, çocuğunu okutamıyorsa başka hiçbir şeyin esamesi okunmaz. Gruplaşmanın kötü etkilerinden nasibini alanlardan bir tanesi ise şüphesiz dinlerdir. Bütün kötülükler bir kişi yüzünden bütün bir dini karaladığında bile kendini elçi zannedip, hayal satanlar yollarına devam eder. Mezheplerde burada başka bir gruplaşma konusu. Söz konusu kitabı kendilerine göre yorumlayıp ardından yanına bir güruh toplayan daha sonrasında bu güruhun içinden birisinin- veya birileri- fütursuz bir yorumunun ardından vuku bulan meselelerin yaşamımızı ne kadar kötü etkilediğini yine görebiliriz. Dinlerin yozlaşmasının sebebi etkisiz yönetimler ve sistemlerdir ve bu sistemin çıkardığı çürük elmalardır. Son olarak, gruplaşmadan doğan çatışmalardan birisi de ırkçılık. Farklı ırka karşı yapılan ve dünyanın büyük bir kısmının ‘ saygısızca’ olarak nitelendirdiği bir konu. En azından bazı şeyleri görmeye başlayabildik. Siyahi ve beyaz insanlar arasında kıvılcamlaşmış, günümüze kadar siyahi insanlara yapılan haksızlık sürmüştür ve sürecektir. Ten rengine gore bir taraf seçip, karşı tarafı öldürme arzusu ile dolup taşan zehirli ve hastalıklı zihinler.. 

     


    Gruplaşma kisvesi altında tarihin en derinliklerinden  günümüze kadar gelen düşünceler, olaylar, savaşlar, katliamlar, isyanlar devam edecektir. Yanlış yorumlamanan kavramlar üzerinden gruplaşmanın yıkıcı örnekleri çok fazladır. Sadece grup liderleri bu yıkıcı örneklerden fayda sağlamadığı için bu hastalık gerekli öneme sahip olmamıştır.

     

     

     

                                                                                                                                      Abdullah Irmak


    Yorumlar (1)
    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.