Room 8 | (2013)

Room 8 | (2013)
  • 1
    0
    0
    0

  • Room 8, En İyi Kısa Film dalında BAFTA (İngiliz Film ve Televizyon Sanatları Akademisi) ödülünü kazandı. Oscar ödüllü senarist Geoffrey Fletcher'ın senaryosuna dayanan, beş bölümlük Bombay Sapphire Imagination serisinin bir parçası olmak için çevrimiçi bir yarışmada seçildi. 

    Yeni bir mahkum, dehşet verici bir Rus hapishanesindeki hücresine yerleşir. Yerleşmeye ve yeni oda arkadaşı ile rahat olmaya çalışırken istenmeyen hücre arkadaşı, yatağa oturan gizemli kırmızı kutuyu açmaması için yeni gelen kişiyi uyarır. Elbette tam tersini yapacak ve içerik,hücrenin tam bir kopyası olarak ortaya çıkacak. Yeni mahkum,sanat eserine iltifat etmeye başladığında, düşünülemez olan şey gerçeklecek ve kutuya biraz önce ittiği kendi eli, gözlerinin önünde devasa bir şekilde görünecektir. Bu, her şeyin anlamının derinleştiği andır ve hikaye halüsinasyonlu, mantıksız,klostrofobik bir hal alır.

    Hikayeyi,bir hücreye yerleştirme seçiminin mahkumların yaşamlarının ve parmaklıkların ardındaki bir varoluşun kaçınılmazlığıyla ilgili bir metafor olup olmayacağı merak edilebilir ama bence asıl yansıtılmak istenen bu değil.

     
      
    Hücre numarasında kullanın 8 sayısı aslında sayının yan çevrildiğinde sonsuzluk işareti geldiğini anlatan bir metafordan ibaret. Buna bir döngü adını da verebiliriz. Mahkumun açma diye söylemesine rağmen kutuyu açması ve kutunun kırmızı renkli olması ise Hz. Adem ve Hz. Havva’nın yasak elma hikayesini akıllara getiriyor. Kutuyu açmaması gerektiğini söyleyen diğer bir mahkum ise aslında filmde tanrıyı simgeliyor. Hz Adem ve Havva yasak elmayı yedikleri için cezalandırılmışlardı. Filmdeki mahkum da benzer bir sebeple kutuyu açtığı için cezalandırılıyor ve yaşamını bir kibrit kutusunda geçirmek durumunda kalıyor. Kibrit kutusu ise bizim içerisinde sıkıştığımız, ne yapacağımızı bilmediğimiz hayat oluyor.
     
    Zor bir paradoksal soruyla baş başa kalıyoruz burada: Hayatı merak edip kafamızda bir şeyler belirip çıkış noktasını bulduğumuz noktada, her ne kadar seçim şansı bize ait diye düşünsek de, seçimlerimiz de özgür değil miyiz dersiniz?  Ya ruhumuz, o da bedenimiz gibi bir hapishanede mahkumiyet mi yaşıyor? Kaderin ipleri elimizde değil gibi görünüyor bu bakış açısına göre..



    Senarist her bir mesajı ince ince dantel gibi örüp bizlere sunmuş. Birçok alegoriyi ve paradoksu içeren bu kısacık felsefi filmi izlemenizi kesinlikle öneririm.


    KAYNAKÇA: http://www.goodshortfilms.it/en/time/0-5/room-8
    https://www.filminquiry.com/room-8-short/
    https://www.slideshare.net/arsenal1886/room-8-analysis







    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.