Görsel: "Why do men have nipples?"

Hepimizin olmasa da çoğumuzun aklından geçirdiği tuhaf bir soru: "Erkeklerin neden memeleri var?"

Bu soru başlarda biyolojinin ve evrim teorisyenlerinin incelediği bir konu iken, tarihte feminizm hareketlerine ilham vermiş ve hatta üzerine bir bilim kitabı yazılmıştır. Sorunun cevabı aslında oldukça basit. Anne karnında cenin meydana geldiğinde kadın olarak oluşmaya başlar. Fetüs evresindeyken erkek bebekler için Y kromozomu faaliyete geçer. Bebek doğduğunda yalnızca cinsel organları onun cinsiyetini doğrulayacak biçimde oluşmuştur. Ancak biyolojik olarak cinsiyeti her ne olursa olsun ergenlik dönemine değin çocuğun kaslardan oluşan meme yapısı ve bunun üzerinde meme uçları mevcuttur.

Ergenlik döneminde hormonların salınımı ile erkeklerde testesteron baskın gelir ve meme gelişimi devam etmez. Yani beylerin göğüslerinde yağ birikmesini engelleyen şey hormonlardır. Bunun yanı sıra kadınlarda memelerin bir işlevi varken, erkekler büyüme sırasında hormon engeli ile işlevsiz bir meme yapısına sahip olurlar. Belki düzenli barfiks çalışmaları erkeklerde göğüsleri işlevli hale getirebilir tabii. Fakat kadınlarda memeler anne olduktan sonra süt verebilmek için kıymetlidir. 

İşte, sorunun biyolojik ve en basit açıklaması bu. Yine de bu hikaye her zaman tatmin edici olmayabiliyor. Şöyle eleştiriliyor, "Eğer erkeklerde meme işlevsizse neden evrim bir işe yarayıp bu iki kası erkek bireylerden almamış?"

Çünkü evrim yüzyıllardır bilinen tanımıyla insanlar ve cinsiyetler için yük olan parçaların kaybolmasına yardımcı olmuştur. Bu anlayıştan yola çıkarak memelerinin olmasının ya da olmamasının erkek bireylere bir etkisi olmadığından evrim buna bir çare bulamamıştır. 

Diğer ve asıl önemli olan konu ise bu biyolojik hikayenin yıllardır "Aslında hepimiz önce kadın cinsiyetinde oluşuruz" şeklinde anlatılmasıdır. Bu söylem erkekleri rahatsız ettiği için feminist bakış açısından bir mit gibi anlatılagelmiştir. Oysa feminizm pozitif ayrımcılık peşinde değildir ve kadın olarak doğduk, diyenler de bunu erkek egemenliğine bir baş kaldırı söylemi olarak görmek istemişlerdir. Neyse ki bu söylem de yanlıştır zaten. 

Anne karnında kadın olarak doğmuyoruz. Çünkü meme kadına özgü bir cinsel organ değildir. Yıllardır meme ve kadını ilintili veya kadın memesini tahrik edici bir unsur olarak öğrendiğimizden başta iddia ettiğimiz bu düşünceyi çoğumuz yabancılamayız. Oysa her bireyin memesi vardır. Erkekler de dahil olmak üzere bu memeler çok düşük bir ihtimal süt üretebilir ve çok yüksek oranda erekte olmaya yarayabilir. Anne karnında her birey cinsiyetsiz bir memelidir, genler ve hormonlar devreye girdiğinde fiziksel ve duygusal görünümümüz değişir.