1494 senesinde Floransa'nın batısında , ''Mula'' adı verilen , erken Etrüsk kubbe mezarı , Chianti , Castellina' daki anıtsal höyük mezar (1507) ya da bugün hala bilinen tek örnek olan bronz Arezzo Kimerası 1553 ( Yunan mitolojisinde bir gövdede çeşitli hayvanların uzuvlarına sahip, ağızdan ateş püskürten yaratık. Tunç Arezzo Kimerası Etrüsk sanatının en bilinen örneklerinden biridir. 1553 yılında Toskana'da antik Etrüsk şehri Arezzo'da bulunmuş ve Medici ailesinin koleksiyonuna eklenmiştir. ) ve Trasumennus gölünün kuzey kıyısında ortaya çıkan togalı '' Hatip'' heykeli (1566) gibi anıtların önce tesadüfen , daha sonra bilinçli olarak keşfedilmesi Rönesans'ta Etrüsklere olan ilginin uyanmasına neden oldu. Etrüsk adı Tiren Denizi gibi tanımlarda , Tuscania gibi yer isimlerinde hep güncel kalmıştır.
Özellikle Medici ailesi Roma ile tartışmaya girmeyi bile göze alarak kendini bu en eski uygar halkının soyundan geldiğini düşünüyordu ve bu durumda araştırmalar yapmakta hep kararlıydı.
18. yy'da Etrüsklerle ilgili bilimsel çalışmalar başlamış , 1726'da Cortona'da ''Accademia Etrusca '' bilimsel forum olarak kurulmuştur. Anıtları belgeleyen ilk kişiler ise Anton Francesco , Luigi Lanzi , Mario Guarnacci 'dir.
Etrüskler Yunan sömürgeleştirilmesi nedeniyle Yunan kültürünün baskın etkisinde kalmıştır. İ.Ö. 7. yüzyıldan itibaren Etrüskçe birkaç ''Örnek Alfabe'' aktarılmış , Yunan harflerini içeren , Vulci'nin taşrası Marsiliana d'Albegna ' daki yazılı tablet bunlardan biridir. Etrüsk dilinde b,d,g ve o'ya karşılık gelecek ses değerleri yoktur , pratikte de kullanılmamıştır. Alfabeye çeşitli s harfleri eklenmiştir. (Islıklı ünsüz)
Etrüsk Tanrıları;
Aita- Yunan Hades gibi Etrurya'da yeraltı dünyasının hakimidir.
Aplu- Yunan Apollon'un karşılığı
Cavtha- Güneş Tanrısı
Culsans- iki yüzlü genç tanrı, kapıların koruyucusu
Fufluns- Şarap Tanrısı
Hercle- Yunan Tanrısı Herakles gibi, şifa tanrısı
Laran- Savaş Tanrısı
Maris- Aşk ve Bereket
Menerva- Kehanet yetenekli yeraltı tanrıçası Minerva gibi , Athena
Selvans- Sınırların koruyucusu, doğa tanrısı
Sethlans- Zanaatkar ve sanatçıların koruyucusu,
Thesan- kanatı olan tanyeri tanrıçası
Tinia - Tanrıların en yücesi
Turan- Güzellik ve bereket tanrıçası
Turms- Yunan mitolojisindeki Hermes gibidir
Uni- Zeus'un karısı Hera le özdeştirilir
Etrüsklerin sanat oluşumları , Etrüsk kültürünün birçok alanında olduğu gibi Yunan sanatından etkilenmiştir. Etrüsk tapınakları , heykel, duvar resimlerinin tarzı , seramiklerin deseni ,el sanatları , minyatür gibi neredeyse büyün çoğunluğa yakın şekilde benzer ve ilişkilidir. Ancak bu tarzdan anlayan ve yakın görebilen biri etkileşimdeki büyük sapmaların farkına varabilir. Bu da Etrüsk sanatını çekici yapmaktadır.
Etrüsk kentleri Tanrılara adanmış , Tanrı koruması altında olan yerlerdir. Kuruluş ritüelleri manasına uyulması kuralı geçerliydi. Roma'nın kendisi de etrusco rite( yani Etrüsk ritülleri baz alınarak kurulmuştur) Birbirini dik açıyla kesen ve dört öne ayrılan ana caddeler , kuzeygüney yönündeki cardo ve batı doğu yönündeki decumanus gibi şehrin iç yapısı ile ilgili net kurallar olduğu gerçeği vardır. En az üç kutsal kapıya ve Tinia , Minerva , Uni için iç tapınak olmasının gerekliliği aktarılmıştır.
Etrüsk tapınaklarının saçakları ahşap olması havadan korunması için çatı kenarlarının kaplaması sistem gerektiriyordu. Tapınağın biçimi ve yaşının tespitini , hangi tanrıya adandığı gibi bilgileri bu figüratif , süslü kil levhalar aracılığıyla , heykel olan bu figürlerle anlaşılmaktadır. Rölyef süsler Etrurya'da ilk defa geç dönemde , Helenistik Yunanistan'dan gelen etkileşim ile yer almaya başlamıştır.
Seramikte ise ; bronz çağına ait Apenin seramiklerinden erken Villanova döneminin küçük boyutlu seramiklerine geçişte söz konusu olmuştur. En bilinenleri bikonik kül vazoları , amforalar , testiler ve içecek kapları gibi mezar eşyalarıdır : Elle biçim verilerek , henüz çömlekçi çarkı yokken üretilmişlerdir, kaplar parıltılı olması için cilalanmıştır. Bronz ve gümüş gibi değerli madenlerden üretilmişlerdir. Dekor olarak da kullanılan kil kaplar vardır, genellikle çizgili geometrik motifler kullanılıyordu.
Kil , arıtılır, içi kahverengi ,koyu gri dışı kırmızıdan siyaha uzanan bir renk hakimiyle çoğunlukla koyu kahverengiydi. Güney Etrurya'nın kıyı şehri sakinlerinin kendi kültürlerini geliştirmiş olmaları yaratıcılıkları açısından önem arz ediyordu ki zarifliği , simsiyah rengi , figürlü damga ve çizik desenleriyle özgün bir Etrüsk seramik türü olan Bucchero kapları vardır. Bu İspanyolcadan türemiş olan kelime İspanya'da siyah ve kısmen de kırmızı boyalı Hint seramiği olarak bilinir. Rağbet görmeye başlayınca ihraç olarak satılmaya da başlanmıştır. Zarif içki kapları Ligurya kıyısındaki Marsilya civarında ya da Fenike- Kartaca gibi Akdeniz bölgesinde fazlaca popülerdir.
Kaynak : Frıedhelm Prayon / ETRÜSKLER isimli kitabından alıntılamalar yapılmıştır.
Etrüsklerin Türk olduğuna dair tezlerde vardır. Ama bu konuda yeterli bilgiye sahip değilim . Atatürk'ün Etrüsk adını verdiği bir gemimiz de mevcuttur.
Yorum Bırakın