Gökhan Türkmen'den Alışılmışın Dışında Bir Maxi Single: "Synesthesia"

Gökhan Türkmen'den Alışılmışın Dışında Bir Maxi Single: "Synesthesia"
  • 0
    0
    0
    0
  • Gökhan Türkmen her ne kadar çoğu kişi tarafından sadece pop müzik sanatçısı olarak görülse de, kendisi aslında funk rock’ı da başarılı bir şekilde sırtlanmış biri olarak her geçen gün daha kaliteli işlere imza atmaya devam ediyor. Eylül 2018’de çıkarmış olduğu maxi single’ının içeriğini incelemeden önce, seçmiş olduğu isme değinmenin parçalarda kullanılan tekniği daha iyi anlamamıza yardımcı olacağını düşünüyoruz. Synesthesia, bizim dilimizde sinestezi, kökeni Yunanca olan ve “birlikte algılamak/eşduyum” anlamına gelen bir kelimedir. Eski zamanlarda sinestezik insanlar hasta ve anormal olarak görüldükleri gibi, bazı kitleler tarafından da bir mucize bahşedilmiş olarak görülmüşlerdir. Çünkü, onların etrafta olan biteni hepimizden daha farklı bir algılama şekli vardır. Bunu sinestezinin en yaygın şekli olan her harfin yazılış, söyleniş ve vurgulanış şekline göre bir renge kodlanması durumuyla örneklendirebiliriz. Peki, o zaman bu maxi single'a Synesthesia isminin verilmesinin sebebi nedir? Şöyle ki, içeriğe baktığımızda “Dene/Yaşamak İstemem” ve “Seviyorum Sevmiyorum/Personal Jesus” adlı iki tane parça ile karşılaşıyoruz. İsimleri görünce ne düşündüyseniz yanılmadınız, evet, Gökhan Türkmen isimlerini okumuş olduğunuz ve aslında hepimiz tarafından bilinen bu parçaları birinden sözünü birinden müziğini alarak müthiş parçalar ortaya çıkarmış. Dinlemeden önce birleştirilmeye hiç uygun olmayan şarkılar gibi görünse de, dinlemeye başladığınız andan itibaren Türkmen’in besteleri orijinalinden biraz farklı olarak kendine has müzik tarzıyla yorumlaması sizleri ele geçirecek ve bu teklileri dinlemeyi bırakmak istemeyeceksiniz.  Gökhan Türkmen'in "Dene/Yaşamak İstemem" parçasında kendi parçası olan Dene'nin sözlerini Türkiye'deki en değerli rock müzisyenlerinden biri olan Yavuz Çetin'in, neredeyse büyük bir çoğunluğumuzun onu ilk defa tanıdığı parçası olan Yaşamak İstemem'in bestesi ile birleştirdiğini görüyoruz. Sadece, besteler yorumlandığı için Yaşamak İstemem'i orijinalinden farklı olarak daha blues ve daha yavaş bir ritimde dinliyoruz. Öte yandan "Seviyorum Sevmiyorum/Personal Jesus" adlı parça ise kimsenin aklına gelmeyecek bir şekilde, aslı Depeche Mode'a ait olan ama bu parçada kullanılan versiyonunu Marilyn Manson'ın yorumladığı Personal Jesus'ın bestesi ile birleştirilmiş. Nil Karaibrahimgil ve Marilyn Manson gerek müzik tarzları gerekse yaşam tarzları bakımından çok farklı olmalarına rağmen objektif olarak dinlenildiğinde iki şarkının sound'larının birbirine çok benzer olduğu düşünülebilir. Tabii ki, sound'lar ne kadar benzerse benzesin, bu iki insanı birleştirme fikrinin sıradan bir fikir olmadığı ve günlük hayatta pek de rastlayabileceğimiz bir birlik olmadığı aşikar. Şimdi sizi Türkiye'de böyle farklı bir işin yapılmasının verdiği gururla bu maxi single ile baş başa bırakıyor ve keyifli dinlemeler diliyoruz.

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.