Kafka'ya Mektuplar XIII

Kafka'ya Mektuplar XIII
  • 15
    0
    1
    1
  • Bir yola çıkıyorum Kafka,

    Yoluma çiçekler serilebilirmiş, bilmiyordum. İnsan kaderini değiştiremezmiş, görürmüş, anlarmış, kabul edermiş. Kabul etmek sevdirirmiş, sevindirirmiş. Gerçekleşirken öylece izlediğini farkettiğin şeyler bir zaman sonra festivallerde ödül alırmış. Üzerine yıkılan enkaz, biri elini uzatsın, sıkıca kavrayıp çeksin diyeymiş. Bir de unutmadan, mutluluğunu bir ukteyle taçlandırmayan kimse yokmuş. Kalbinde kocaman bir taşla yaşamayan kimse yokmuş. Senin taşın çok büyük mü? Taşıyabiliyor musun onu? Çıkarıp bir başkasına taşıtacak bir şey de değil, çok adi, çok çirkin bir taş. Ama beni bu taşın yaşatacağı gerçeğini de bir odaya koyup dinamitle patlatamıyorum. Kendimce ne ağrılar gördüm de, küçücük bir taşın bütün mutluluklarımın ortasına atılacak olmasını engelleyemiyorum. Öğrenmek ve bilmek değilmiş insanı büyüten, bilmek istememekmiş. Bakmayınız aptal olmak iyidir mutlu eder, biliyordum kadar acı bir kelime duydunuz mu siz hiç? Biliyordum! Ama bilmek istemedim. Değiştiremedim. Bildiğimi unutamam da. Peki ne yapabilirim bu taşın simsiyah, acı karası renginde olduğu bilgisiyle?

    Yazıyorum işte. Belki kırılır, parçalanır, bin yere dağılır içimde, zehirlenirim ben de. En zoru da ne biliyor musunuz Kafka; herkesin orada olduğunu bildiği halde, bir taşım yokmuş gibi davranmak zorunda olmam. Bir gün bağıracağım onlara; ''Görüyorum, senin de taşın var!'' diyeceğim. Neden utanıyorsun ondan? Yemin olsun ki denize bir adım kala göğsüme bastırdığım bu taşı seviyorum. Yere düştüğümde dizimi soyan bu taşı seviyorum. Suratıma fırlatılan ve kaşımı yaran bir gerçek kadar seviyorum hem de. Biliyorum şimdi yolum açık, temizlendi, çiçeklerle süslendi hatta. Fakat yüreğimde kocaman bir taşla nasıl yürüyeceğim? Koş derlerse, nasıl koşacağım? Çıkarıp gösteremem de. Böyle zamanlarda bilgeliğinize ihtiyaç duyuyorum. Siz doğruyu söylerseniz taş yok olmaz ama küçülür, köşesine kaçar susar. Biliyorum susar. Kocaman bir taşla geldiniz bana çünkü. Eğer şimdi mutluysanız, onu susturmanın yolunu bulmuşsunuz demektir. Zaten böyle bir başarıyı da bir tek size kondurabilirim. Yola seve seve çıkıyorum Kafka, düşeceğimi bilerek. Ama her kalkışımda sizi anacağım. Başardım diyeceğim, en iyi öğrencinizim diyeceğim.

    Taşsız ve mutlu kalın.


    Yorumlar (1)
    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.