Diyecekler ki arkamdan
Ben öldükten sonra
O, yalnız şiir yazardı
Muzaffer Tayyip Uslu
Umut ederek bakmalı yarınlara, bir şeyler bekleyerek geçirmeli günleri insan. Yeri geldi mi şiirden, yeri geldi mi de müzikten bakmalı yarınlara...
Ben içimde büyüdüm hep. Neyi yaşarsam yaşayım hep içimde oldum. Beklentilerim, ümitlerim, kırılganlıklarım hep kendime. Manasız savaşların içinde kaldım, derin acıların içinde of’larım vardı benim de. Neyi bekliyordum peki?
Mutluluk için saatlerce düşünür mü insan? İnsan denilen nesnenin kaderinde hep bu savruluşlar mı vardır? Düşünüp duruyoruz saatlerce, gecelerce. Çoğunluk arayışsız bir korkunun peşinde koşuşlarımız. Yarının ne getireceğinden çok bugünün bize ne söylediğini bilmek istiyoruz. Korkularımız, aşklarımız, acılarımız hep yarına dair. İsterdik ki kanamayan yaralarımız olsun, tabipler gelmeye muhtaç olmasın. Mervan’ın büyük kibrinin karşısında susmayışımızdandır belki de. Belki de o yüzden en son damlasını bile bırakmıyoruz şişenin, içiyoruz.
Dünya hep dönüyor. Rüyalarım küçük bir çocuğun hislerinin ötesinde değil… en saf ve en temiz haliyle. Şekten, şüpheden ve katışmışlıktan çok uzak. Düşlerin arkasındaki sonsuz kuvvet belki de ölüme değil de, yaşamaya olan sevdamızdan geliyor.
Yarın değil, şimdi diyorum. Hayata küskünlüğüm kendimden başlıyor. Bir kasım akşamında kapadım ben perdelerimi hayata. Açılmadı o günden beridir. Karanlıklar içinde umudun tınılarını duyuyorum.
Diyorum “Arkadaş”ım var, isyanım var. Korkusuzca çığlıklar atıyorum. İçim ürperiyor esasen ama diyorum yarın değil, şimdi…
Küskünlüklerin büyütüp yola koyduğu bir o kadar da paramparça ettiği yalnızlık. Aramaktan usandığımız her seferinde başına döndüğümüz kitabın sayfalarındaki yaşanmışlık…
Beni yaşarken anlayabildiğin için teşekkür ederim dostum