1. Winter Sleep (2014)

Nuri Bilge Ceylan'ın Altın Palmiye ödülünü alan filmi Kış Uykusu, değindiği sorunların dışında arka planında edebi ve sanatsal bir zevki de sunmaktadır. İlham kaynakları arasında Çehov, Dostoyevski, Tolstoy ve Voltaire gibi isimlerin yer aldığı film, görsel efektleriyle de aynı sanatsallığı sergilemektedir. Trajikomik sahneleri, karakterleri ve mekanlarıyla vermek istediği mesajı bir aydın figürünün etrafında anlatmaktadır.

2. Fargo (1996)

1996 yılında Joel ve Ethan Coen tarafından yazılmış ve yönetilmiş olan Fargo, tüm sahneleri boyunca karı ve soğuğu izleyiciye yansıtmayı başarmıştır. Son derece karanlık bir konuyu gördüğümüz film ayrıca suç ve gerilim türünün önemli yapıtlarından biri konumundadır.

3. The Holiday (2006)

"Tebdili mekanda ferahlık vardır." sözünün bir nevi karşılık bulduğu film, evlerini değiştiren iki insanın hayatlarının da ne kadar değişebileceğini gösteriyor. The Holiday bizleri kısa süreliğine tatile çıkarırken aynı zamanda değişim için biraz uzaklaşmanın ve yeni insanlarla tanışmanın gerekliliğine inandırıyor. Hayata mola vermek için tam da şu sıralar izlenecek düzeyde...

4. Music and Lyrics (2007)

Marc Lawrence'ın yönetmen ve senarist koltuğunda oturduğu filmde ansızın karşımıza çıkan fırsatlar geçmişte başaramadığımız şeylerin yeni habercileri olduğunu görüyoruz. 1980'li yıllara geri dönüşü yaşadığımız bu yapıt müzik kültürünün dönüşümüne ilişkin beyaz perdeye de yansımalarını göstermeyi ihmal etmiyor.

5. Serendipity (2001)

Romantik komedi türündeki bu filmde, karlı bir Noel Gecesi'nde bir eldivenin satın alınması sırasında ortaya çıkan tanışıklık yıllar sonra evlenme arifesinde tekrar kendisini gösterir. Filmin ismini aldığı Serendipity Restaurant da ayrı bir tesadüf olsa gerek!

6. About Time (2013)

Zamanda yolculuk yapabilen Lake ailesinin 21 yaşına basan oğlu Tim Lake'in Mary ile yaşadığı romantik maceraları konu alan filmde, Tim herkesten gizlediği yeteneğini ilişkilerine de yeni bir "boyut" getirmesi için kullanmaya başlar. Filmin konusu sıradan bir aşk hikayesi üzerine kurulu olsa da karakterlerin samimiyeti izleyiciyi de kendisine çekmektedir.

7. Brooklyn (2015)

Bizi 1950'li yılların dünyasına götüren filmde ayakları üzerinde kendi başına durmak için çabalayan bir gencin hikayesini önümüne getirir. Ayrıca Birleşik Devletler'in birçok göçmeni barındırdığı olgusu da filme yansımıştır. Brooklyn'in arka sokaklarını gördüğümüz sahnelerde izleyiciye geçmiş ile gelecek arasında yapılacak seçimi de göstermesi bakımından dikkate değer bir yapıttır.

8. Cold of Kalandar (2015)

Yerli filmler arasında farkını ciddi bir biçimde gösteren Mustafa Kara, bu filmiyle gündelik yaşamın getirdiği zorluklar içinde her zaman yaşamak için umudun varlığına işaret ediyor. Anadolu figürünün yansıtıldığı bu filmde de zamanın insanlar tarafından gerek doğal gerekse tecrübi olarak özümsendiğini ve kendisini bir şekilde göstereceğini fark etmemizi sağlıyor.

9. The Guernsey Literary and Potato Peel Pie Society (2018)

Edebiyat ve Patates Turtası Derneği ismiyle Türkçe'ye çevrilen film, Londralı bir yazarın savaş hakkında bir şeyler yazma amacıyla çıktığı yolda kendisini çok farklı samimi bir ortamda bulmasını konu edinir. Savaşın kaçınılmaz yüzünün getirdiği acı, ayrımcılık ve nefret gibi duygular da edebiyat çevresinde de çok güzel işlenmiş.

10. Let It Snow (2020)

Tam Noel vaktine denk gelen kar fırtınası lise çağlarındaki bir grup arkadaşın kurduğu ilişkiler sarmalını gözler önüne serer. Romantik komedi türünde bir film olsa da içerdiği mesajlar yönünden oldukça önemli bir yapıttır.