Bir Etik Bilmecesi: Truman Show

Bir Etik Bilmecesi: Truman Show
  • 3
    0
    1
    0
  • Jim Carrey'nin muhteşem performansıyla soluksuz izlenebilecek kült bir filmdir Truman Show. İzledikten sonra izlediğiniz yerde kalmaktan ziyade sizi düşündürmeye devam eder çünkü sizi çoktan içine çekmiştir. Aklınızda bıraktığı onlarca soru işaretinin belki de en büyüğü işte bu etik sorusudur; bir insan hayatının her anıyla afişe edilmesi doğru mudur? Televizyon programını izleyen herkesin normalize ettiği bu olay aslında insan haklarına tecavüz değil midir? 
    Peki Truman içinde yaşadığı setin hiçbir zaman farkına varmasaydı da hayatının sonuna kadar mutlu mesut orada yaşasaydı yine aynı düşüncede olur muyduk? Bu sefer bakış açımızı Christof'un yanında konumlandırarak bir adama sevgi dolu, dürüst bir dünya sunulduğunu ve onun iyiliği düşünülerek tasarlanmış bir hikayeye onu konuk ettiğimizi söyleyebiliriz. Bunun yanında her ne kadar o bilmese de onu çok seven büyük bir kitle yaratmış, yine o bilmese de onunla derin ve samimi bağlar kurmuş o insanlara yaşam için umut vermesini sağlamış oluyoruz. Bu düşüncenin gerçek dışılığını da bize Truman'ın ilk aşkı Lauren gösteriyor; yapılanların doğru olmadığını, bir set içinde yaşadığını bilmeye hakkı olduğunu söyleyerek Seahaven Island'dan kovularak. 
    Bir insanın kendi yaşamı hakkında söz sahibi olması o kişinin en temel ve doğal isteğidir, zaten hepimizin "özgürlük " arayışı da bir noktada böyle birleşir. Uzun süre özgürlüğünden mahrum kalmış insanların -ki burada özgürlük pek çok farklı alanda tanımlanabilir, kiminle evlenip ne meslek yapacağına, o gün ne giyeceğine hatta hangi düşünceni paylaşıp paylaşmayacağına karar verebilmek de bir özgürlüktür- mental stabilitelerini korumakta zorlandıkları görülmemiş şey değildir. Bunu da (yine muhteşem performanslar ile) filmde zaten görüyoruz. 
    Son olarak filmin final sahnesinde yeniden malum soruyla ve yönetmenimizin cevabıyla karşılaşıyoruz. Şahsen filmin en güzel detaylarından biri olarak bizim de Truman'ın hayatını izlemekte olduğumuzu bize anımsatan bu sahnede biz tam kavuşma sahnesi beklerken bize "artık Truman kararını verdi, daha fazla izlemek yok" dercesine filmin bitirilmesi için sadece muhteşem diyebiliyorum. Christof'la ilk ve son konuşması, ardından seti epikleşmiş cümlesiyle terk etmesi dördüncü duvarı kırmadan bizimle konuşabilmesi ve bizi böylesine içine çekebilen bir film olması... Her sahnesi kalite kokan Truman Show'un sinemadaki -ve belki de felsefedeki- yeri her zaman başka olacaktir. 

                         "Olur da sizi göremezsem; iyi günler, iyi akşamlar ve iyi geceler!"


    Yorumlar (1)
    • Çok güzel olmuş kaleminize sağlık 💜💜💜💜

      Yorum Bırakın

      Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.